Kara Baş

31 2 5
                                    

Merhaba yine beeeeeennn! Nasılsınız bakalım.
Sizden bir ricam var. Lütfen oylarınızı ve yorumlarınızı eksik etmeyin. Başlayın bakalım...

------------+++-----+-------

Ben geri geri giderken o bana doğru geliyordu.

Aptal! Kaç!

Beni yalnız bırakmayan iç sesime hak vererek, tabanları yağladım.
Giydiğim babet işimi zorlaştırıyordu,

İki seçeneğin var aptal, birincisi ona karşı koyacaksın. İkincisi hayatın boyunca kaçacaksın.

Demesi kolay tabi, köpek seni kovalamıyor. Lan ben o köpeğe karşı koyan, o köpek beni yer valla yer! Bu yüzden en mantıklı
Seçeneğim olan ,yaşamayı seçiyor ve ikinci seçeneği uyguluyordum.

Arkamdan havlama sesi gelince, korkudan dizlerimin titremesine engel olamadım. Elimden geldiğince hızımı arttırdım.

Nefes almam zorlaşırken, elimle göğsümün üzerine baskı uyguluyordum.

Tekrar havlama sesi duyulunca, arkama dönüp

"Ne var be, ne havlıyorsun? Bırak peşimi yav, bıkmadın mı sürekli beni kovalamaktan."

Bana doğru hırladığında

"Ya bak beni bırak,valla sana kovalıyacak başka birini bulacağım."

Köpek aramızdaki mesafeyi kapatırken, çığlık atıp önüme döndüm.

Dizlerimdeki ağrı yavaş yavaş kendini gösterirken, sağdaki köşeden döndüm. Sokağın diğer köşesinde biraz uzun bir duvar vardı. Köpek oraya çıkamaz.
Diye düşünerek son umut oraya doğru koşmaya başladım.

İyi de o duvara sen nasıl çıkacaksın zeki?

İç sesimin bana verdiği gazla(!)
"Hadi Masal o kadar jimnastik kursuna gittin kızım. Yaparsın."
Diyerek kendime gaz veriyordum.

Duvara yaklaştığımda ise herşeyimi ortaya koyarak koşmaya başladım.

Duvarın yanına geldiğimde ise ellerimle uzanıp tutunduktan sonra bedenimi birlikte hareket ettirip duvarın üzerine çıktım.
Ayaklarımı hiç kullanmadığım için kendimi tebrik ettikten sonra
Yüzümdeki zafer gülümsemesiyle beni sürekli kovalayan köpeğe döndüm.

Bana bakıp havladığında

"Git artık. Ya valla ben çok yoruldum." Diyerek olduğum yerde bağdaş kurdum.

Köpek tekrar havladığında ise derin bir nefes aldım. Bacaklarım hala koşmanın etkisiyle ağrıyordu,ve hala nefesimi düzenleyememiştim.

Elimi cebime götürdüğüm sırada telefonu evde unuttuğumu fark edip lanet ettim.

Bulunduğum yere baktığımda ise aşağı mahallenin sonuna geldiğimizi anlamıştım. Hatta diğer mahalleye giriş yapmıştım.

Buralara pek gelmezdim. Çoğunlukla kendi mahallemizde takılırdım.

Fakat bu şekilde de buraya gelmek istediğim söylenemezdi.

Düşüncelerimi bölen havlama sesine kulak vererek, etrafı dikkatlice süzdüm. Buradan kurtulmanın bir yolunu bulmalıydım ama nasıl?

Birden gözüme bir villanın balkonunda oturan,üç kişi takıldı
Üçü de bu tarafa bakıyordu, muhtemelen buraya çıkışından itibaren görmüşlerdi.

Gelen havlama sesiyle dikkatimi köpeğe verdim.

"Düşün Masal, düşün!" Tam o anda sokağın köşesinden bu tarafa doğru yürüyen.

AYAĞIM  TAŞ'A TAKILDIHikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin