Bölüm 1
Adnan, yine her zamanki gibi saat yedide hastaneye gitmek üzere evden ayrıldığında az sonra karşılaşacağı olayın hayatını bütünüyle değiştireceğinden habersizdi.
Puslu havanın kasvetli görüntüsüne aldırmadan hızlı adımlarla apartmandan çıkıp arabasına doğru ilerledi. Çankaya'daki evinden İbn-i Sina hastanesine doğru yola çıktığında hava iyice kapatmış, kuru gök gürültüsü kulağını tırmalamaya başlamıştı. Bu durumun az sonra sağanak yağmura dönüşmesi kaçınılmazdı. Hafiften yerleri ıslatmaya başlayan damlalar sağanağa dönüşmeden hastaneye ulaşmayı düşünüyordu. Ankara'da sabah trafiği hayatı felç ederdi. Bu yüzden her sabah yarım saat erken çıkıyor böylece trafiğin kalabalığına yakalanmadan hastaneye varıyordu.
Sakin yolda Kızılay'a doğru arabasını sürmeye devam ederken Atatürk Bulvarı'ında Büyükelçiliklerin bulunduğu caddeden geçtiği anda kulağına gelen silah sesleri bir an da tüylerini diken diken etmisti. Sesler öyle yakından gelmişti ki neler olduğunu anlamaya fırsat bulamadan büyük bir gürültüyle arabasının sarsıldığını hissetti. Bir anda her tarafa yoğun bir sis tabakası çöktü. Arabasını zorlukla Kuğulu Park tarafına kaldırıma yanaştırarak park etti. Hemen torpido gözünde yedek olarak bulundurduğu kutu içindeki ameliyat maskelerinden birini kaptığı gibi arabadan fırladı.
v
