ORTALIK KARIŞIK

230 24 5
                                    

***
Baya uzun süre oldu farkındayım ama gerçekten hiç hazır olmadım ama genede yb gelmemesine rağmen gün geçtikçe okuyanların çoğalması, istekleriniz beni mutlu etti ve devam etmeye karar verdim. Çok uzun bir bölüm olmadı ama tatmin etmeye çalıştım iyi okumalar...

●●
2 gün tam 2 gün oldu Can'la çıkmaya başlayalı nasıl karar verdim, ağzımdan o tek kelime bir anda neden çıktı bilmiyorum ama sinirlendiğimde veya üzgün olduğumda her şeyi yapabilecek bir hale bürünüyorum. Kimseyi, hiçbir şeyi gözüm görmüyor.

Kendi kendime sesli düşünmeye devam ederken ilerden Rüzgar'ın Can'ın yanına hızlı adımlarla gözlerinden ateş fışkırırmışcasına ilerlediğini gördüm. Ah hayır bir de bu çıktı ! Demek biri ona bu durumu sızdırdı ve Rüzgar da bunun hesabını sormaya gidiyordu.
Rüzgar'a seslendim :

- Dur bir dakika bekle kimseye bir şey demeden hesap soramazsın !

- Senle de konuşacağız küçük hanım bana Arjina'yı kötülerken bizimkisine de bakın...

Dediğim çağrıya cevap vermedi ve Can'ın yanına gitti. Can'la hararetli bir konuşmaya başladı. Bağırış çağırışlar havada uçuşuyordu. Sonra bir anda yanıma geldi ikisi de... Rüzgar değişik bakıyordu benden bir cevap beklercesine...

- Şimdi sana bir soru soracağım Miray Cansoy! Bu olanlar doğru mu sen böyle mi hissediyorsun gerçekten?

Biraz öylece suratına baktım. Onu sevdiğimi zaten biliyordum o da tahmin ediyordu belki de küçük bir kızgınlıkla Can'a evet demiştim. Ama ben onu arkadaş olarak görüyordum. Oysa Rüzgar farklıydı benim için... Bir yandan son zamanlarda o da değişmişti. Tavırları, hareketleri, konuşmaları ama bu gerçeği de inkar edemezdim.

- Miray sana bir şey sordum ve cevabını bekliyorum.

Şimdi söylesem Can'ın gururu kırılacaktı inkar etmezsemsem de Rüzgar'ın. Bazen insanlar ağızlarından çıkan söze dikkat etmezler ama aslında tek bir sözcük ortalığı karıştırmaya, yanlış anlaşılmalara ve hayal kırıklıklarına neden olabilir... Tam tamına da bu olmuştu.

- Evet doğru

diyebildim gözümden ufak bir damla süzülürken. Sadece aklımdan geçen farklıyken iki dudağımın arasından çıkan kelimelerin nasıl bu kadar farklı oluşunu ve ani çıkışını anlayamamıştım.

Bir şey demeden uzaklaştı Rüzgar. Ama gözlerinin hafif doluşunu görür gibi oldum. Can yanıma gelecekti ki küçük bir el işaretiyle şuan yaklaşmamasını gösterdim. Anladı ve olduğu yerden hareket etmedi. Rüzgar ise hızlı adımlarla farklı yöne gidiyordu. Kırılmıştı. Son günlerde ağzımdan çıkan ikinci "EVET" ti. Ve bu da diğeri gibi yersiz ve yanlış çıkmıştı , duygusuz düşünerek...

Ufak bir şakalı tavır, benim kıskançlığım Rüzgar'ın rahatlığı derken bu olayın içinde bulmuştum kendimi. Belki de şuan sağlıklı düşünemiyorum bilmiyorum gerçekten bilmiyorum!

***
Akşam olmuştu ve ben hala kulağımda kulaklık elimde telefon müzik dinleyip kafamı dağıtmaya çalışıyordum. İşe de yaramıyordu gerçi ama olsun işte

Hala Cenklerin çadırında Rüzgar yoktu. En son sabahki meselede görmüştüm herkes en son o zaman görmüştü. Birkaç defa aradım ve çağrı bıraktım ama geri dönmedi. Belki gerçekten yanlız kalmak istiyordu. Çünkü ben başkasını kırmamak adına onu incitmiştim. Onun duygularını bilerek ama hiçe sayarak...

°°
En azından bir kaç gün idare ederiz bu bölümle okuyup vote vermeyi unutmayın. Hepimiz kendinize iyi bakın ve yaz tatilinin tadını çıkarın
:) :) :)

✌GENÇLİK KAMPI✌Hikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin