honeylee: İyi misin?
whoami: Her zamanki gibiyim.
honeylee: Canını sıkan şey ne?
whoami: Önemsiz.
honeylee: O zaman bana anlatabilirsin.
whoami: Fark ettim de, özel bir şey. Bayağı da önemli.
honeylee: Neden anlatmıyorsun?
whoami: Böyle şeylere alışık değilim.
honeylee: Yine de bana anlatabilirsin ChangKyun.
whoami: Korkuyorum.
honeylee: Neyden korkuyorsun?
whoami: Boşver.
honeylee: Kısa kısa cevaplar vermeyi kes de ne olduğunu anlat.
whoami: Hyung, lütfen. İçime atmak daha rahatlatıcı.
honeylee: Hala dolmadı mı için?
whoami: Sanırım bir sınırım yok.
honeylee: Herkesin bir sınırı vardır.
whoami: Ben de başta öyle olduğunu düşünüyordum ama ne zaman daha fazla kaldıramayacağımı söylesem aslında çok daha fazlasını kaldırabileceğimi fark ediyorum.
honeylee: Sen öyle sanıyorsun. Benim gördüğüm ise her gün biraz daha ölen, biraz daha yok olan birisi.
whoami: Değil mi? Sadece kendimi kandırıyorum. Kendimi kandırdığımı bile bile buna devam ediyorum. Başka türlü nefes almaya devam edemem.
honeylee: Sadece sırtını bana yaslasan olmaz mı?
whoami: Maskemi düşürüp kalbimi açmam uzun zaman alacak.
honeylee: Merak etme, ben sabırlı biriyimdir.
ŞİMDİ OKUDUĞUN
Bookstore [JooKyun]
Fanfictionhoneylee: Selam güzellik! whoami: Selam honeylee: Kim olduğumu sormanı bekliyordum. whoami: Pek de umrumda değil açıkçası. honeylee: Değişik bir çocuksun. whoami: Biliyorum, herkes öyle der.