Utangaç ama Sert..

43 2 0
                                    

Multide kendini çirkin sanan Sevda....

"Kardeşim sabah yaptığın o hareket paha biçilmez bir yardımdı.!" Enes yine beni öve öve bitiremezken herkes e ona bakıp bakıp 'ya sabır' der gibi kafalarını havaya kaldırıp, ellerini açıp dua ediyorlar. "Sevda sana bir şey diyeceğim." "De bakalım." " Sevda sana 'kanki' diyebilir miyim?". Enes'in bu dediği söz üzerine hemen kabul ettim çünkü yabancı gibi davranmak iyi olmuyor kendimizi bir tuhaf hissediyorduk. "Tamam kanki!" dedim. Hemen yüzünde kocaman gülümseme oluşup kafamı tuttuğu gibi iki yanağımdan şapur şupur öptü. Hahah ben bu hareketine hem gülüp hem onun başını tutup ben de öptüm yanaklarından. Öptükten sonra da sıktım yanaklarını.

Enes: koyu kahve saçlı, yeşil gözlü çocuktu. Boylarımız aynıydı hatta benden de 1-2 cm uzundu.

Selim: koyu sarı saçları, kahverengi gözleri vardı. Onunda boyu Enes'in boyuyla aynıydı.

Yasemin: vişne kızıl renginde saçları, yeşil gözlüydü. Onun boyu benim boyumdan 2-3 cm kısaydı.

Leyla: altın karamel saçları, kehribar gözleri vardı. Onun boyu benim boyumla aynıydı.

Ömer: kum sarısı saçları, ela gözleri vardı. Onun boyu hepimizden uzundu. Enes den 2 cm uzunluk vardı.

"Ee kardeşlerim çıkışta ne yapalım?" Leyla'nın attığı fikir üzerine uzun uzun düşündük. "Sahilde dolaşıp bir şeyler içelim." dedim. Ömer "Ben ne biliyim, yandexx miyim?" diye bağırdı ve bu bağırmayı beklemiyorduk. "Aynen Sevda'nın dediğini yapalım."dedi Yasemin. Selim uzun uzun düşündükten sonra -bilmem- anlamında dudak büzdü. Enese kafamızı döndürdüğümüz de hemen ayağa kalktı, işaret parmağını kaldırarak"Evrekkaaa!!" diye bağırdı. Herkes bize bakarken ben hemen Enesi oturtturdum ve fikrini söylemesini bekledik ki zaten hemen söyledi. "Kankiler Bowling'e gidelim..". Aslında bu fikir fena değildi ben kafamı onaylar biçimde salladığımda onlarda benim gibi onayladı.

Sınıfa çıktığımızda herkes yerini aldı. Birden içeri bir hoca geldi. OY Oy bu nedir Allah seversen? Tipe gel.. Sınıfa giren hocayla hepimiz bön bön baktık. Hocamız içeri cilveli cilveli teşvik ettiğinde hemen sıraya kitaplarını koyup ağzını genişlete genişlete "Günaydın Gençlerr" ayrı yeten 'r' leri de uzatmıştı.

IİIYY, ÖĞĞK ..... Bune kardeşim kendini bir den güzel zannediyorlar. Yani babamda yüzüne badana misali dediğim şeyi sürse Deepika Padukone' ne taş çıkartır. 'Ayy çarpılmam inşallahhh'

Altındaki elbise -Türkçe tabiri ile elbiseye benzemeyen üstündeki çaput parçası- affedersiniz ama g*tüne kadar çıkmış, ayağına da kolum kadar topuklu -hani kendini uzun gösterecek hani uzun gösterecek benim bilgimle belgelerle konuşalım arkadaşım- misali ayakkabılarla sanki podyum tarzı bir yürüyüş sergileyerek masasına geçti ve yoklama almaya başladı. Erkeklerin ismini ağzını gere gere söylerken kızların ismini zıt bir şekilde germiyerek söylüyordu. "Evet gençler, adım Seda ÖZ. Sizinle tanışma faslı yapmayacağım zaten yakında adınızı da yavaş yavaş öğreneceğim. Evet ben İngilizce Öğretmeniyim, bu sene birlikte İngilizcemizi geliştireceğiz arkadaşlar, bu ders serbestsiniz".

Ay ne çok konuştu yürüyen bal kovanı. Size söylemedim o anda çakma sarı saçlı bir de dip boyası gelmiş...

"Len Sevda tırıvırısı bizi duyyon mu hacı??" Enes'in benim kulağımın dibinde bağırmasıyla Seda hocayı analiz etmeyi bırakıp Enes'in olduğu tarafa döndüm. "Hişt ne bakıyon,ayı mı oynuyo bildiğin hoca işte!!Ne abartıyon!!?" Enes'in dediği lafa gülerek cevap verecektim ki burnuma bir koku geldi...

Bu koku, daha çok akşam kuru fasulye yemiş bir çürük kokusu....

"Lan kim patladı???" Selim'in dediği laf üzerine Enes de gülmekten patladı. Ve biz bu vakayada gülerken hoca "Neye gülüyorsunuz , söyleyin bizde gülelim?" Derken Ömer birden "Hocam biri pırt yaptı"!!" Dedi.

Yayımlanan bölümlerin sonuna geldiniz.

⏰ Son güncelleme: Jun 25, 2016 ⏰

Yeni bölümlerden haberdar olmak için bu hikayeyi Kütüphanenize ekleyin!

Siz Kimsiniz?Hikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin