Newyork'ta Bir Peçeli

2. Bölüm

Dün ki büyük şoktan sonra eve gidip namazımı da kılıp hemen uyudum.
Gerçekten hâlâ Nina'nın ağabeyinin o değişik insan olduğuna inanamıyordum. Zira Nina müslüman olduğum hâlde bana o kadar saygı gösterirken ağabeyi adete ben ve benim gibilerden nefret ediyordu. Tabi aileside öyle...

Bugün ki tempoda her zaman ki gibi sabah namazıyla başlamıştı. E yani en tatlı sabahlar çokokremle değil sabah namazıyla başlar , şşşiit bu aramızda bir sır :))

Namazdan sonra hemen kahvaltımı yapıp çıktım ama yine o klasik sabahlarımı yaşıyordum. Gerçekten ne zaman bırakacaktı ki o bakışlarını, ayrıca komik durumda oluyordu ve ben her sabah onun bu haline gülüyordum ama o peçemden dolayı bunu göremiyordu. Seni seviyorum peçem...

Bu sabah öbür sabahlardan farklı olarak Bellamy ile birlikte Nina da çıkmış ve benim yanıma gelip hemen sarılmıştı. Bende onun sarılmasına karşılık verince Bellamy adeta uzaylı görmüşe döndü. Sanırım Nina sevgili ağabeyine benimle arkadaş olduğundan bahsetmemiş.

Bellamy bir hiddetle yanımıza gelip Nina'ya bağırmaya başladı " sen ne yaptığını sanıyorsun Nina, bunun gibiler yüzünden ülkemiz yobazlaşıyor, şunun giyimine bak terörist bunlar !" dediği her bir kelime içime işleyip canımı acıtmıştı. Buna sessiz kalamazdım. Fakat Nina benden önce davranmıştı "Kelimelerine dikkat et Bellamy benden büyüksün diye benim kararlarıma saygısızlık edemezsin. Ben kendime dost seçebilecek yaştayım ve senin Hira'ya böyle ağır itemlerde bulunma gibi bir hakkında yok o yüzden hemen ondan özür dile !!" Tabiki bunu yapmayacağını biliyordum. Ve yapmadı da ...

Yine bir hışımla yanımızdan uzaklaştı. "Sen onu boşver Hira o böyle ani çıkışlar yapar ama sonra pişman olur, üzülür." Nina beni teselli etmeye çalışıyordu. Ama dediği her bir kelime boştu çünkü bu ülkede onun gibi düşünen binlerce hatta milyonlarca insan vardı ve bu maalesef değişmiyordu. Çünkü medya denen lanet bir terim bütün insanlığa İslam'ı sanki sadece Allahu Ekber diyerek kafa kesmekmiş veya bulunduğu her yerde bir bozgunculuk çıkartıyormuş gibi göstermişti yıllar boyu. Oysa ki bilmiyorlardı ; Kusursuz olan müslümanlar değil, İslamiyettir.
Ayrıca ben Türk bir Müslüman olarak ülkemizin çok şükür ki rahat ve güzel bir ülke olduğunu düşünüyorum. Ve hatırlatırım o İslam düşmanlarına ; Türkiye'nin %98 'i de Müslüman...

***

Sonunda iş yerimize gelebilmiştik. Nina hemen tezgahının başına oturdu. Bende onu taklit ederek yerime geçtim ve işe koyulduk.

Başımızda ki iş veren maalesef bir adamdı ve üstüne üstlük İslam fobili bir adamdı. Bu yüzden az çekmedim ondan burada lakin başka çalışacak yerim yoktu. Ne kadar saçma değil mi ? Tıp okuyorsunuz onca yıl ve sonun da bir terzi dükkanında çalışıyorsunuz. Gerçekten tam bir hayal kırıklığı...

***

Bu gününde sonuna geldik ve en sevdiğim bölüm olan gitme vaktiydi artık. Nina önde ben arkada, o şekilde evin yolunu tuttuk.

Eve geldiğimde yorgundum ama uyumak istemiyordu canım o yüzden pijamalarımı giyip film izlemeye karar verdim. Bütün abur cuburları kaselere koyup filmi başlattım. Bir iki dakika sonra sokaktan bağırışmalar gelmeye başladı. Başta pek bakmak istemesem de bağırışlarda adımı duyunca merakıma yenik düşerek balkona koşturdum. Balkona çıktığımda gördüğüm manzara şok ediciydi. Çünkü Bellamy , Nina 'yı evden kovup ona hakaretler ediyordu. Üstüne üstlük anne-babası tek kelime dahi etmeden olayı izliyorlardı. Bu durum karşısın adeta kan beynime sıçradı ve hemen üzerimi giyip aşağı indim.

Kapıyı açıp hemen Nina'nın yanına vardım. "İşte geldi terörist arkadaşın Nina !! O seni her şeyden korur ve kollar. Umarım aileni karşına almana değecek bir karardasındır. Çünkü seni de o gerici gibi görmek istemem !" Bu çocuktan nefret ediyordum. Ciddi anlamda nefret ediyordum. Bir insan ne olursa olsun kardeşine bu denli davranamazdı.

Nina'yı hemen eve götürdüm ve koltuğa oturup yanına oturdum. "Ne olduğunu anlatmak ister misin canım ?" Nina'nın yüzü her an ağlıyacakmış gibiydi. Daha fazla dayanamadım ve sarıldım. Sarıldığım an hıçkırıkları adeta boğazına dizildi.
"Bu sabah yaşadığımız olayı anne ve babama anlattı. Onlarda 'sen nasıl bir müslümanı ağabeyine karşı savunursun 'deyip azarladılar biraz beni bende doğru olanın bu olduğunu anlatmaya çalıştım onlara ama o sırada Bellamy dayamayıp bağırmaya başladı bana sonrada kapı dışarı etti. Ama en çok zoruma giden anne ve babamın ona ses çıkarmamalarıydı. Sencede benim yaptığım doğru değil mi Hira? Sonuçta her insanın dinine veya yaşayışlarına saygı duymamız gerekmez mi ? " Nina konuşurken gözümden kaçan iki üç yaramaz damlayı silip " tabiki sen haklısın canım benim. Onlar şuan bunun farkında değiller ama inşaAllah bir gün onlarda bunu anlayıp sana hak verirler. Üzülme Allah sabredenlerle beraberdir." bunun üzerine Nina biraz doğruldu, gözlerimin içine bakarak beni mutluluktan ağlatan o kelimeleri söyledi "Bende Müslüman olmak istiyorum."