O kadar ağlamıştım ki ağlarken uyuya kalmışım, deniz kenarına geldiğimizin farkında bile değildim ki bu en az bir buçuk saat uyuduğum anlamına geliyordu.
"Günaydın uykucu. Kendime yol arkadaşı seçerken kriterlerime 'uyumayan bir arkadaş olsun'u eklemeliyim." dedi Taehyung gülerek.
Arabadan çıkıp kumların üzerinde yürüdük.
"Özür diledim. Neredeyiz?"
"Su insanı rahatlatır. Okyanus, deniz, nehir, göl ve gözyaşları.. Gözyaşlarını bugünlük çok kullandığını düşündüm başka bir su kaynağına gelelim dedim."
"Eve gidince banyoya da girebilirdim." dedim ben de. Bir başka sulu aktiviteye örnek olarak.
"Ahh evet."dedi yeni bir şey fark etmişcesine.
Gülümsedi. Ben de başımı eğip onun bu hareketine gülmüştüm. Yüzüme bakmaya çalışarak.
"O! Güldün!" Parmağıyla beni işaret ediyordu. Çocuksu hareketleri vardı.
"Hayır gülmedim." dedim. Saçımı geriye atma hareketi yaparak. Ama saçımın toplu olduğunu ve elimin boş havaya çarptığını hissedince gülmemi tutamadım. Gülerken yere çömelince fark etmeden kahkahalarım hıçkırıklara döndü. Taehyung da fark edince gülmeyi kesti, yanıma çömeldi ve omzumu sıvazladı.
"Hiç iyi değilim."dedim. "B-ben. Böyle olsun istemedim. Herkes beni sevsin istedim, bir çok arkadaşım olsun istedim. Güzel bir ailem olsun istedim. Öyle de olduğunu sanmıştım. Tüm arkadaşlarımı kaybettiğim gün, ailemin dağılmasını atlatmaya çalışıyordum. Daha o sabah kendime üvey bir kardeşin var diyordum. Ama arkadaşlarıma anlatınca geçecekti. Kim Taehyung ben kötü biriyim sanırım. Yoksa neden bunlar gelsin ki başıma?"
"Kötü şeyler sadece kötü insanların başına gelmez. İnsanların bazı şeyleri görmesi için hayattan ders çıkarması gerekir. Başımıza gelen kötü şeyler de bu dersleri çıkarmak için gereklidir. Bir musibet bin nasihatten iyidir diye bir laf vardı. Aynı bu hesap. Senin de ders çıkarman gerekiyor yaşadıklarından."
Kim Uzaylı dan beklenmeyecek bir konuşma olmuştu. Daha doğrusu ben beklemiyordum. Yine ona bakakaldım.
"Yahh.. Bana hayran hayran bakmayı kes."deyip elini yüzüme sürttü.
"Beni şaşırttın Kim Taehyung."dedim. Yüzündeki tebessüm de çok sıcaktı. Kalkmam için elini uzattı.
"Hadi gel içimizi dökmenin en iyi yolunu biliyorum."dedi ve suya doğru yürüdü.
"YAAHHHH!!! JONG AREUMMM.. BIYIKLI KIZLARDAN HOŞLANIYORUM DESEM BIYIK BIRAKACAKSIN. LANET OLSUN BUNU YAPMAKTAN VAZGEÇ!!"dedi ve Areum'un kafedeki kız olduğunu anlamam hiç zor olmadı. Güldüm.
"Hadi sıra sende."
"Yok. Ben yapamam ki."
"Yaparsın yaparsın. Hadi bir dene. Rahatlayacaksın."dedi gülümserken. Etrafta kimse olmadığına emin olduktan sonra:
"Yaahh.."
"Daha yüksek. Hadi yapabilirsin."dedi beni cesaretlendirircesine. Gözlerimi kapatıp bağırdım.
"YAAHHHH... IM SOOYOUN... SANA ARKADAŞIM DEDİM. SEN BENİM DOSTUMDUN. SANA BUNU YAPTIRACAK NE YAPMIŞ OLABİLİRİM AKLIM AKLIYOR. YAAAHHH!! EUNBYEOLL!! LANET OLASI PİS KISKANÇ. SENİ GRUBA ALMAM İÇİN BANA YALVARIP AĞLADIĞIN ZAMANI DA MI DÜŞÜNMEDİN."
Biraz duraksadım sesim çatallaşmıştı
"Ba.. Baba... Neden? NEDEN BAŞKA BİRİNDEN KARDEŞİM OLMAK ZORUNDAYDI. ANNE... ZOR ZAMANINDA ANNENİN YANINA KAÇTIN AMA şuanda.. Sana çok ihtiyacım var." Gözyaşlarım durmuyordu artık. Gözümü kapatıp yeniden bağırdım. "YAA KİM TAEHYUNG!! SENİ LANET UZAYLI! HEPSİ SENİN SUÇUN!!" " TEŞEKKÜR EDERİM. Şuan için çok teşekkür ederim."
Ağlamaya devam etmiştim. Ellerimle yüzümü kapatıyordum. Taehyung beni kendine çevirip sarıldı. Bir an kalbimin yumuşadığını hissetmiştim. Rahatlamıştım. Bir sarılmanın bu kadar etkili olacağını bilemezdim. Önceden annemin ben ağlarken sarıldığındaki gibi bir histi bu.
"Artık geçti. Artık yeni ve güçlü bir Yoon Hyerim olacaksın. Sana yardım edeceğim."
Sözlerini bitirdikten sonra ona baktım, bana gülümsedi. Ağlamamın durduğunu gördüğü için beni bıraktı. Saniyelik bir dilimde keşke bırakmasaydı diye geçirdim içimden. Kalbimin tekrar kırılmasından korkuyordum. Daha fazlasını kaldıramamaktan...
ŞİMDİ OKUDUĞUN
TESADÜF ⭐ (K.T.H) ✔
FanficHayat dört dörtlük giderken başına gelen olayla aslında hiç bir şeyin yolunda gitmediğinin farkına varan Yoon Hyerim aradığı gerçek aşkın hiç de uzağında olmadığının farkına vardı. Tesadüfler peşinde koşan küçük prenses, prenseslikten köleliğe düşmü...