Bölüm3:İŞTE TAM BURASI

35 2 0
                                    

"Galiba biri yıkıntılarıma yıkıntı katmaya geliyor."

Derin bir nefes aldım sanki bu nefes onu unutturacaktı. Bu her zaman olan bir şey değildi. Aramızda cidden hiçbirşey yoktu. Koskoca bir 'HİÇBİRŞEY.' Sadece 2 kez konuşmuştuk ve bunlar onun egolu sözleri ve benim suskun hallerimden ibaretti. Okuldaki,dışarıda ki insanlardan bir farkı olmamalıydı. Ama vardı işte. O gün benimle sadece şarkı söylememişti. O şarkı ile ben içimi dökmüştüm,oysa beni toplamıştı. Korktuğumda,yalnız hissettiğimde,bir problemle karşılaştığımda her zaman şarkı söylerdim. Bu beni rahatlatırdı. Ama o gün dilim susmuştu,içimi dökememiştim. İlk kez göz yaşlarım içime değil,dışıma akıyordu. Bunu ilk o görmüştü. Göz yaşlarımı gören ilk erkekti. Farkında değildi belki ama bana yardımcı olmuştu. Beni sinir etsede benimle uğraşması içten içe hoşuma gidiyordu. Ve üzücü gerçekle yüzleşmiştim. Karşı takımın basketbol takımındaydı,turnuva onun okulu için bitmişti. Artık onu göremeyecektim. Benimle biraz daha uğraşmasını isterdim ya da ona teşekkür etmek. Bunu ona borçluydum.

"Kimden bahsediyoruz? Cem mi? O konu kapanmadımı sahi? Şerefsiz! Haysiyetsiz! Pokemonun fırlattığı! İnşallah okulun ortasında altına yapar! İb..."
Almila'nın attığı cimcikle Meyra susmuştu. Somurtarak başımı öne eğdim. Ne diyebilirdim ki. Onlar bunun yanlış olduğunu,üzüleyeceğimi söyleyip durmuşlardı. Bende kafamın dikine gitmiştim.

"Hayır konu o değil... Ah nasıl söylesem ki."
Almila elini elimin üstün koyup tebessüm etti. Bu 'ne bok yediysen de arkandayız' demekti. Gülümsedim. Cidden onlara sahip olduğum için çok büyük bir sevap işlemiş olmalıydım.

"Pekala anlatıyorum ama kesmek,soru sormak,yorum yapmak yok. Ayrıca Meyra küfürlerini kendine sakla?"
Bu bir emir değil soruydu. Herşeye küfür eder,söverdi. Fakat Ushan'a küfür etmesi gerekmiyordu. Hepsi 'tamam' gibisinden sesler çıkardığında tekrar derin bir nefes aldım. Nasıl başlayacaksam anlatmaya başladım bir yerlerden.

"Hani ben kafeteryadan koşarak çıkmıştım ya,müzik odasına gitmiştim. O sinirle gözüm hiçbirşeyi görmüyordu içerde birinin olduğunu görmemiştim. Kapıyı kitleyip oturdum piyanonun başına başladım Şebnem Ferah'tan Yalnız'ı söylemeye. Bilirsiniz beni pianomdan çıkan her nota,ağzımdan çıkan her söze karıştığında rahatlarım. Ama o gün olmadı,yapamadım. O kadar kırılmıştım ki,o kadar ağır gelmişti ki onun sözleri ve hareketleri ilk kez sustum. İlk kez gözyaşlarımın akmasına izin verdim. Sonra arkadan bir ses duyuldu,bana güç verdi o ses. Birlikte şarkı söyledik. Her sözde ben dağıttım içimi, o topladı beni. Ben dağıttıkça o topladı. Sonra şarkı bitince şey oldu...ııı, nasıl desem..."

"Çocuğa sinirden saydırıp çıktın dimi?"
Doğru tahmin Almila'dan geldi. Beni tanıması işime yarıyordu. 'Doğru' anlamında baş sallayıp önümdeki suyu kafama diktim. Kelimeler ağzıma mı dolanıyordu? Hava mı sıcaklamıştı?

"Sonra annemi beklerden yanıma geldi ve ismini söyledi. İsmi,Ushan'mış. Bende bozmadım kendimi mal gibi atar yaptım ya. Annemde gelince ayaklandım,beni durdurup kağıt verdi ve kağıtta numarası yazıyordu."

"Sen kim köpeksin ego yapıyosun?"
Almila'ya susması için gözlerimle işaret yaptım. Konuyu değiştirirsem bir daha anlatamazdım.

"Ardından turnuva günü gördüm onu. Basket potasının altında... Çok değişik oldum. Onu bir daha görmem sanıyordum. Sonrada kafeteryada karşılaştık. Ona ne istediğini sorduğumda adımı merak ettiğini söyledi. Değişik hissettim işte,anlayın."

Bayan GökyüzüHikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin