DO WHAT I SAY

3/5

"Harry?" dedi Louis. Uçağa bineli 3 dakika kadar olmuştu ve Harry'nin hızlı nefes alışverişleri dışında bir şey duyulmuyordu. "İyi misin?" diye ekledi. Harry başını iki yana salladı ama karanlıkta oldukları için Louis onu görmemişti. "B-ben karanlıktan korkarım." dedi Harry nefeslerinin arasından. "Sadece karanlık, Harry. Gerçekten, kız kardeşim senden daha erkek." dedi Louis dalga geçercesine. Harry ise hala hızlı nefes alıp veriyordu. "Anlamıyorsun, aptal." dedi Harry ve nefes almaya çalıştı. "Fobi bu. Atak geçirten türden."

Louis hemen telefonunun el fenerini açtı. Harry resmen bembeyazdı. "Aman Tanrım." dedi Louis. "Lütfen ilaçlarının yanında olduğunu söyle." Harry başını iki yana salladı. İstemsizce ağlıyordu. Louis ellerini başına götürdü. Ne yapabilirdi ki? Küçük, kilitli bir kutuda oturuyorlardı. Nefes almasını bile sağlayamazdı. Onu sakinleştirmesi gerekiyordu. "Hadi konuşalım." dedi, belki konuşurlarsa sakinleşirdi? "Bana aileni anlatmak ister misin?"

Harry derin bir nefes aldı. "Babam ben doğmadan öldü, Annem bizi terk etti ve ablam kaçırıldı. Ailemi anlatmamın beni sakinleştirmesi mi gerekiyor?" diye bağırdı. Louis özür diledi. Nereden bilebilirdi ki?

Kıvırcık çocuk titremeye başlamıştı. Louis tek bir hareketle Harry'nin başını kendi göğsüne yasladı ve ona sıkıca sarıldı. "Kapat gözlerini kıvırcık." dedi fısıldayarak. Yüksek sesle konuşmazsa, onu rahatsız etmezdi ve o da sakinleşirdi.

Harry gözlerini kapattı. Louis yavaşça onun saçlarını okşamaya başladı. "Korkmanı gerektirecek hiçbir şey yok Harry," dedi. "Karanlıkta değiliz, yalnız değilsin." Harry'e biraz daha sıkı sarıldı ve onu kucağına çekti. Harry başını onun boynuna gömdü ve ağlamaya devam etti. Hala titriyordu. Louis'nin aklına onu sakinleştirecek tek bir şey geliyordu. Şarkı söylemek? Başını Harry'nin başına yasladı ve mırıldanmaya başladı.

And it's alright
Calling out for somebody to hold tonight
When you're lost, I'll find the way
I'll be your light
You'll never feel like you're alone
I'll make this feel like home.

Sorun değil,
Bu gece tutunmak için birini arıyorsun.
Kaybolduğunda, bir yol bulacağım.
Işığın olacağım.
Asla yalnızmışsın hissetmeyeceksin.
Evdeymişsin gibi hissettireceğim.

Göz ucuyla Harry'e baktı. Nefes alışverişleri normale dönmüş, daha az şiddetle titriyordu. İşe yarıyordu.

So hot that I couldn't take it
Want to wake up and see your face
And remember how good it was being here last night
Still high with a little feeling
I see the smile as it starts to creep in
It was there, I saw it in your eyes

Çok sıcaktın,dayanamadım
Uyanıp yüzünü görmek istedim
Ve hatırla dün gece burada olmak ne kadar iyiydi
Yüksek ve hala biraz içten hissediyordum
Sürünmeye başlarken ki gülümsemeni gördüm.
Orada, bunu senin gözlerinde gördüm.

Harry tamamen sakinleşmişti. Louis bu yüzden şarkıyı bitirmek istedi ama bu sefer Harry ona eşlik ediyordu.

I was stumbling, looking in the dark
With an empty heart
But you say you feel the same
Could we ever be enough?
Baby we could be enough

Tökezleyerek,karanlıkta bakınıyordum.
Boş bir kalp ile
Ama sen aynı hissettiğini söylüyorsun
Biz yeterli olabilir miydik?
Bebeğim, biz yeterli olabiliriz.