Yanimda duran adamin elindeki kitap bir şekilde tanidik geliyordu. Son anda sabah gördügüm -tam olarak ne gördügümü adlandiramasam da- rüya geldi aklima. Ruyamda da bir tane anahtarsiz kapi vardi. Şimdi neden şaştigimi anlamiştim. Ben böyle dusunurken yanimdaki adam ayaklanip otobüsün stop düğmesine basti. Ben de arkasindan takip edecektim ki sinavim aklima geldi. Bugun gercekten ruh halim hiç iyi değildi. Normalde takmasam da şu an merakli tarafim ağir basiyordu. Ben ayakta adamin arkasindan bakarken otobüsün durmasiyla adam arabadan ibdi. Tam yerime oturacaktım ki başkasının yerime
oturduğunu fark ettim. E... ben de el mahkum ayakta gidecektim.
Bir kaç durak daha ilerledikten sonra stop dügmesine basip otobusten indim. Adimlarimi hizli tutarak Antalya Anadolu Lisesi'nin içine girdim. Herkesin ailesi çocuklariyla uğraşirken bir anda kendimi boşlukta hissettim. Kim istemezdi ki ailesinin yaninda olmasini? Ben hiç böyle aile şefkati görmemiştim. Sadece arayip nasil olduğumu sorarlar ve kapatirlardi. Sanirim bu düsünceyi beynimin en ücra köşesine atmaliydim. Öyle de yaptim. Ne de olsa bugün çok önemli bir sınavım vardi. Yüzüme sahte bir gülümseme koyarak okulun merdivenini çiktim ve sinifima girdim. Önceden okula gelip gezdiğimden sinifimi bulmak çok zor olmamışti. Ve işte sınav olacagim siniftayim. Sirama oturup beklemeye başladim.Ve yuppi!!! SINAV BAŞLASIN...
~2 saat 40 dakika sonra~
Binbir umut ve heyecanla beklediğim üç ay yemeden içmeden -sanirim biraz abarttim- çaliştiğim TIP kazanma umuduyla çalişacağim hastaneye kadar ayarlayan ben, şu an bir ENKAZDIM. Bu öyle bir enkazdi ki içinden çikilmasi çok zor ve hayal kırıklığıyla doluydu.
Okulda ikincilik sendromunu bilirsiniz işte ben de o sendromu yaşayanlardanım. Sürekli Seda'dan sonra geliyordum ve bu sinirlerimi bozuyordu. Tamam anlıyorum zekisin hem de çok ama o ukalaca ve "Bu dağlari ben yarattım" gibi bakması daha da sinir ediciydi. Evet kabul ediyorum kıskanç bir yapım var ve kıskancım ama en azından onunla hiç uğraşmıyordum. Belki de Seda'ya kıskançlıktan çok nefret besliyordum. Çünkü zamaninda bana yaptığı o dengesiz hareketlerini ona çok güzel ödetmiştim. Belki düşünüyorsunuz ağiz burun girdiğimi fakat benim onunla öyle bir ilişkim yoktu. Bizde kural şuydu: YÜKSEK NOT .Belki saçma gelebilir ama ben bir sayısalcı olarak ve tıp okumak istediğimden dolayı notlarımız çok yakındı ve biz dört yıldır okulun birincisi olarak okuldan ayrılmayı hedefliyorduk. Ama bu notla bok birinci olurdum. Birinci olmayi geçtim ilk üçe girebileceğimden şüpheliydim. Size bunları anlatirken ben de yolda paytak paytak ilerliyordum. Bir an başim dönünce duvardan tutundum. Biraz ileride gördüğüm banka ilerlemeye başladim. Tam bankın yanına gelirken benden önce biri oturdu. Bakişlarimi ayakkabilarindan başina doğru çevirirken o da ben de şaşkindik. Çünkü gördüğüm kişi ...
Evet canlarım yeni bir bölümle daha sizlerleyiz. Umarım beğenmişsinizdir. Yorum yapmayı ve vote atmayı unutmayin . İyi akşamlar. BAY BAY!!!😁😁😁😁😁
