B.S.o K. 4

381 26 5
                                    


Merhabaaa tatlı okurlarım. Okunma ve vote sayısı arttığı için mutluyum. Umarım devamı gelir. Hepinizi çok seviyorum. Ben tarafından seviliyorsunuz. İyi okumalar.


Masal'dan

Ben az önce ne yaptım öyle ya? Yok bu çocuk bana iyi gelmiyor. En iyisi olanları aklımdan silmek. Düşünmemek lazım. Ben uyusam iyi olur. Aynen aynen uyuyayım.

Yarım saat sonra

'Off yeter artık. Uyumak istiyorum ben. Çık aklımdan be çocuk.' dedim ama hiç sevmediğim bir şeyi yapıp telefonu aldım ve Emre'nin instagramını stalklamaya başladım. Evet aferin bana. Ellerim kırılaydıdı da telefonu elime almayaydım. Yanlışlıkla Emre'nin bir fotoğrafını beğenmişim ve tahmin edin nasıl bir fotoğrafını beğenmişim. Hayır ama tahmin etmek bu kadar zor değil. Tabiki de çok çekici göründüğü bir fotoğraf. Ve bizim sapık esas oğlanımızda bana bir mesaj göndermiş.
"Beni stalklayacağını düşünmemiştim."
"Hadi be ordan. Ne stalklayacağım seni."
"O yüzden mi haftalar önceki resmimi beğendin?" zeki çocuk. "Noldu yeşil erik? Laf mı bulamadın?"
"Hiçte bile. İşim vardı o yüzden geç yazdım." he yav he he oda salaktı zaten.
"Tamam. Öyle olsun. Ben senden bir şey isteyecektim."
"Ne var yine?"
"Numaranı yazsana."
"Niye sapık mısın?"
"Hayır. Yarın kaçta görüşeceğimizi falan konuşuruz diye düşünmüştüm sadece."
Veee bilin bakalım noldu? Ben yine yine ve yine kıpkırmızı oldum. Evet kabul ediyorum çok rezil bir kızım.
"Fesat olduğunu söylemiş miydim yeşil erik?"
"Öyle birden yazınca şaşırdım." diye yazdım. Ardından numaramı gönderdim ve "İstersen Whatsapp'tan yazabilirsin. İnstagramda pek fazla takılmıyorum da." diye yazdım.
"Hmm öyle mi? Demek sırf benim hesabımı stalklamak için instagram'da takılıyorsun. Güzel. Çok güzel." 
"Pislik." yazdım ve direk instagramdan çıktım. Biraz tavanla bakışdıktan sonra uyumaya karar verdim. Telefona gelen mesajla içimden küfürler savurdum ve Whatsapp'tan gelen mesajı açtım.
"Seni sinirlendirdiysem özür dilerim. İyi uykular yeşil erik."
Mesaja cavap yazmadan tekrar gözlerimi kapadım ve yüzümde bir gülümsemeyle uykuya daldım.

Ertesi sabah

"Ya Masal uyan artık. Bak uyanmazsan bu suyu kafandan aşağı dökerim."

"Ya Öykü bi git yaaa." dedim tekrar kafamı yastığa gömerken.
"Tamam. Günah benden gitti o zaman."dedi ve ben kafamı yastıktan kaldıracağım sırada buz gibi suyu kafamdan aşağı boşalttı.
"Anneğğğğ. Bittin sen Öykü bittin." dedim ve bir hışımla Öykü'nün saçlarını tutup çekmeye başladım.
"Olmaz olsun senin gibi arkadaş. Ben sana iyilik yapıyorum. Sen ne yapıyorsun."
"Bu iyilik mi sence Öykü?"
"İyilik tabi. Emre şu an evde ve sen uyuyorsun. Seni uyandırmam düpe düz iyilik işte."

"Emre kim ya? Ben burada donuyorum sen Emre diyor.... Ne? Emre mi? " 
Öykü'nün saçlarını bıraktım ve hemen yataktan indim. Ardından banyoya koştum. Öyle hızlı hareket etmiştim ki beş dakikada hazırlanmıştım. Öykü yatakta bağdaş kurmuş, gülerek beni izliyordu.
"Birde 'Ne hoşlanması ya iki gündür tanıdığım çocuktan hoşlanacak değilim Öyküğğğ' diyorsun. Al bak bal gibi de hoşlanıyorsun." dedi Öykü zaferle sırıtarak.
"Bak Öykü hemen şimdi tüm saçımı başımı dağıtır tekrar yatağa yatarım."
"Yok yapamazsın. Yoksa ben Rüzgar'ı nasıl görürüm?"
"Rüzgar?"
"Ya Masal bir görsen çocuk model sanki. Dün Emre'yi stalklarken resmini gördüm. Hesabına girmemle şok oldum resmen. O nasıl yakışıklılıktır ya." dedi ellerini birleştirip hayran hayran tavana bakarken.
"Yürü başımın belası yürü." dedim gülerek ve birlikte salona girdik. Emre tüm yakışıklığıyla oturuyordu. Çok şık giymişti. (tamam spor şık diyelim jlfskjfsssfgs)
"Doruk desene senin Fiona'n birde uykucu Fiona olmuş."
"Adı üstünde Masal işte." dedi abim sırıtarak.
"Masal bu çocuk kim?" dedi Öykü yavaş bir sesle. Sahi bu çocuk kimdi? Emre'nin karşısındaki
koltukta oturmuş telefonla uğraşıyordu.
"Dur dur hemen bir selfie çekilmemiz lazım." dedi çocuk bizi gördüğü gibi. Öykü ve benle ışık hızında bir selfie çekti. Ardından "Çok güzel oldu lan. Kesin binlerle beğeni gelecek" dedi sırıtarak.
"Berk senin kafanı dağıtırım. O benim kardeşim lan. Ayrıca yanındaki de kardeşim sayılır." dedi abim adının Berk olduğunu öğrendiğim çocuğa.
"Şey..ben şey sanmıştım. Eve kız attınız sanmıştım."
Öykü ve ben gözlerimizi pörtleterek Berk'e baktık. Ama Berk çok rahat bir şekilde telefonuyla uğraşmaya devam etti.
"Bir kaç dakika o telefondan kafanı kaldırıp bize baksaydın Masal'ın Doruk'un kardeşi olduğunu öğrenebilirdin benim asosyal kardeşim." dedi Emre. Demek ki Berk Emre'nin kardeşi. Çok tatlı çocuk ama fazla asosyal birine benziyor. Zaten teknolojik aletlerden nefret eden ben şimdi bu kadar asosyal biriyle aynı ortamdaydım. Ne var bu telefonda bu kadar bağlanacak anlamıyorum doğrusu.
Çocuğun oturduğu koltukta oturdum ve "Merhaba ben Masal." dedim elimi uzatarak.
"Memnun oldum. Ben de Berk. Özür dilerim az önce sana biraz şey muamelesi yapmış olabilirim."
Emre Berk'e 'Sus Allahın cezası' bakışları attıktan sonra Berk hemen söylediği şeyi düzeltmeye çalıştı. Ya da daha da batırdı desek daha doğru olur.
"Yani seni diğer kızlar gibi sanmıştım. Öyle bir ton makyaj falan. Pek anlamam ama biraz sade olsan iyi olur." dedi ve dediği şeylerin daha yeni farkına varmış olacak ki eliyle ağzını kapattı ve abisine baktı.
"Senin kafan karışmış abicim. Sen çık bir hava al." dedi Emre gülmesini bastırarak. Evet şu an baya komik görünüyordum. Çünkü Berk'in söyledikleri karşısında şok geçirmiş ve ağzı açık bir şekilde kalmıştım.
"Kardeşimin kusuruna bakma. Fazla asosyal bir çocuk. İnsanlarla konuşmayı unuttu heralde."
"Yok canım ne kusura bakıcam. Ergen işte. "
Dedim ve gülümsedim.

BENİ SEVECEKSİN O KADAR | #Wattys2016 | #Enİyiyim | #meribellHikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin