Bugün günlerden pazartesi sanırım herkesin pazartesiyle bir sorunu vardi.Bir hayli zor geldi yataktan kalkmak,Tatilden sonra tekrar işe devam etmek çok sıkıcı olmalıydı buna okulda dahildi. Her Sabah okula giderken annemin ısrarına rağmen hiç bir şey yiyemiyordum Neden diye sorarsaniz ilk okuldan kalma kötü bir anı ,sizlere biraz bahsetmek istiyorum İlk okul öğretmenimden korktuğum için her sabah yedikten sonra kusardim okula zorla giderdim iste Eskiden kalma kötü bir alışkanlikti... Annemin israrlarini kıramadim bir bardak sütü ictikten sonra dislerimi fırçaladım saatte 7.30 olmustu okul formami uykulu gözlerle giyerken bir yandan da anlamsiz isyanlarim sürüyordu Bu saatte okul mu olur !! gibi,sabahları ders programimi hazirlamayi sevmem aksamdan hazirladigim yandan asmali cantami omuzuma takarak ben gidiyorum diye söylendim ,sabah sabah açıkcası konuşmayi hiç sevmem ya siz ? Eminim yalniz değilim bu konuda ,apartmandan çıktığımda oh be dedim çimlerin üstündeki fiskiyeler tı tı tı diye sesleri yüzümü güldürdü ,yağmur yağmışcasina kokan güzel çimler beni benden aldı sabah sabah çok güzel olmuştu kapıcıyı ilk defa sevmeye başladim.Sağa sola bakarak karsi yoldaki sokaga doğru yürüdüm. Eski çiktigimiz evin sokağıydı yürürken sarı renkli apartmanin kapısı acildi beyaz yüzlü,kırmızı eşarplı bir kız çıktı .Bizim okuldaydi evet hatta bizim bölümdeydi Çok fazla konuşmuşluğumuz yoktu açıkcası yüzüm otomatikman gülümseyen yüzden Günaydin diye bir ses çıkıverdi. İnce bir ses kulağıma işledi o an Günaydın diye, yan yana biraz da utanarak gözlerimiz birbirimiz hariç her yere bakıyordu okula yürüyorduk konuştukça güldük,benim gibi espiri yapan birisiydi artık düşünün, konu bulamayınca da derslerden,notlardan konu açıyorduk . Okula geldiğimizde o yol nasıl bitti diye iç sesim isyan etti gibi sanki iyi dersler diyerek sınıflarimiza çıktık ...
Son ders beden di beden derslerimiz de ayni saatti böyle tesadüf isteseniz olmazdi . Beden dersinde karsilastigimizda birbirimize gülerek merhaba ne yapiyorsun diye klasik sorular yönelttik , daha sonra voleybol topunu alarak bir kaç kisiyle maç yaptık aynı takımdaydik tabikide onun vuramadığı topa ben, benim vuramadiğim topa o gülüyordu arada birbirimize laf atiyorduk. Aslında iyi anlaşmıştık ,insan sevdiğine soru sorarmış ya hakkımızda bir çok şey sorduk tek üzücü olan hastalığının Hastalığın ne diye sordum Anne ve Babasindan başka kimse bilmiyormuş ,neden diye sorduğumda doktor söylememeniz daha doğru olur demiş. Anlatırken gözlerine bakıyorum bakıyorum...huzur,mutluluk aşk hepsi gözlerinin rengine karışmış sanki ,Sezan Aksunun şarkısında söylediği gibi "gönül gözüm kapalı bilerek sana yazılıyorum"...4
AY SONRA...
Bu sabah ta mutlu uyandım her sabah olduğu gibi . Kapının önünde beklemeye başladım
Her sabah beklediğim kahverengi kapi açilmamiştı ,erken mi gitmişti okula acaba, beni beklemeden gitmezdiki ama 5 dakika kadar daha bekledim geç kalacaktim okula yoksa gelmeyecekti galiba yürürken kapının sesi duyuldu arkama gülümseyerek baktim.
Annesiyle okula giden küçük çocukmuş.O değilmış off diyerek isyan etmeye başladım ne bitmez yolmuş , ayriyetten de çok sıkıcı geçti yol boyunca, giderken düşündümde belki hastalanmıştır, işi cıkmıştır ya da önemli bir şey olsa söylerdi diye kendimi kandırmaya çalışıyordum.Okulda arkadaşı Merale sorarim ona anlatmadıysa kimseye anlatmazdı .Okula geldiğimde Direk sınıflarına yöneldim gözüm ilk kırmızı şallı sevdiceğimi tek tek göz gezdirerek bakarken şaşkinlikla ne oluyor burada !dedim Kimisi ağlıyor,kimisi düşünceli bir şekilde camdan bakıyor.İlk sıraya oturmuş Meralim yanina giderek noluyor neden ağlıyorsunuz ! dedim.
Meral ; sabah R... gelirken türkçe kitabimı getirmesi için Aradım teyzesi çıktı ağlayarak öldü R... Dedi yıkıldım duyduktan sonra
Büyük bir şaşkınlıkla öldümü,nasıl ölür dün yanimdaydi olamaz yalan yalan söylüyorsunuz ! Diyerek sınıftan çıktım,hatta okuldan uzaklaştım gözlerim dolmuş ama aglayamiyorum sanki ,koşuyorum ama sürünüyor gibiydim, nerde benim beyaz yüzlüm nerde diyerek apartman kapılarının önüne doğru koştum koştum..birde ne göreyim kapının önünde kalabalik ..
İçim yandi o an oturdum kaldirimin üstüne ellerimle gözlerimi kapatmış ağlıyordum doğru söylüyormuş, ne yapabilir ne diyebilirim ki artik,dudaklarim ardı ardına söyleniyordu.Elvada Kırmızı şallım elvada... Hani bi soru sormuştun ozaman cevap verememiştim
Bir şey olsan En çok ne olmak isterdin diye
Şimdi söyleyeyim mi ?
kırmızı bir şal olmak isterdim neden biliyormusun saçlarına benden başka kimsenin eli değmesin kimseler taramasın,sevmesin diye.. kırmizı şal olmak istersim sevdiğim kırmızı şal....
ŞİMDİ OKUDUĞUN
Kırmızı Renge Oluşan Sevda..
RomanceNe Zaman Birine Aşık olsa insanoğlu ,ya söyleyemez içinde bitirir ,ya da elde eder değer bilmez yeteri kadar.