Arya Ve Edis'in Aşkı

Bölüm-1 İzmir'e yolculuk

Medyada Arya

Arya'nın ağzından:

Yine sıradan, sıradan olmasına karşın sıkıcı bir güne uyandım. Çalar saatim sağ olsun. Yaz tatilinde daha fazla uyurum diyordum da, insanlar okul boyunca yaz tatilini bekler, peki gelince ne oluyor? Sıkılıyoruz.

Tebrikler konuyu çok iyi özetledin ilk defa.
İlk defa derken?
Normalde çok saçmasın da ondan.
Allah'ım iç sesim bile bana hakaret ediyor yaa.

Bu arada ben Arya soyadım Deniz. 18 yaşımdayım. İstanbul'da oturuyorum. Lise sona geçtim.

Her neyse iç sesimle tartışmayı bırakıp kahvaltıya indim. Annem babam başlamış bile.

Günaydın.

Annem: Günaydın tatlım.

Afiyet olsun. Bakıyorum da başlamışsınız.

Babam: Saol saol, hadi gel sende ye.

(Babam demese yemeyecektim ya ben,)
Her neyse sandalyeye oturdum. Kahvaltı da menemen (yazarınız çok sever.) peynir, zeytin, domates, hıyar vb. vardı. Ne yani benden kibar olmamı beklemeyin.

Kahvaltı da annem ile babama İzmir konusunu açtım. Edis'i burada unutamazdım, hergün görüyordum. Ama İzmir farklıydı. Orada Edis'i görmeyeceğim için onu unutabilirdim. Belki yeni bir sevgilim bile olabilirdi..

Annem: Bence bir sakıncası yok. Zaten Edis ile görüşmeni ben de engellemedim. Söz babanda.

Babam: iyi benim için de bir sakıncası yok ama birkaç şartla...

Babamın sözünü kestim.
Ne şartı baba?

Babam: O Edis denen gerizekalıyla konuşmayacaksın. Ve bizi arayacaksın. Kuzeninle gez mümkünse. Ziyaret edeceksin.

Tamam baba. Dememe rağmen içimde bir sızı hissettim. Annemi babamı aramamda kuzenimle gezmemde bir sakınca yoktu. Sorun Edis' i bırakmam ve babamın ona gerizekalı demesiydi. Biraz sonra toparlandım.

Her neyse babam telefonda konuşarak bana ev almaya çalışırken ben de yukarı bavulumu hazırlamaya çıktım.

1. Valize normal kıyafetlerimi, içliklerimi vb. koydum, 2. valizime deniz ürünlerimi yerleştirdim. Bir de sırt çantası aldım ona da kozmetik ürünlerimi koydum. Fazla bir şey almama gerek yoktu. Sonuçta alışverişe çıkacağım.

Üzerime de koyu mavi steletto, tek kolu düşmüş bir t-shirt, ve kot dar pantolonumu giydim. Küçük beyaz bir çanta alıp çıktım. Korumalar valizlerimi yerleştirirken ben de telefonumla uğraşıyordum. Nar çiçeği ferrarimle hava alanına gittim. Uçak biletimi aldıktan sonra beklemeye başladım.

Peki Edis?
Neden bahsediyorsun?
Bilmem farkında mısın ama Edis' i arkanda bırakıyorsun.
Sen bana vicdan azabı mı çektirmeye çalışıyorsun?
Evet hihihi.

Evet sonunda uçağımın vakti geldi. Birazdan İzmir de olacağım. Bekle beni İzmir geliyorum...!

Edis'in ağzından:

Yine Arya'sız berbat bir güne uyandım. Ya her gün o çalar saatin acı sesini duymak zorunda mıyım?
Babası birazdan işe gidecek, zaten yaz tatilindeyiz. Biraz gezeriz.

Vu arada Ben Edis soyadım Savaş 19 yaşındayım üniversiteye geçtim. İstanbul'da yaşıyorum.

Neyse aşağı indim. Hizmetçimiz kahvaltı hazırlıyordu. Annem babam da masada oturuyordu. Babamın elinde gazete anneminkinde de kahve vardı. Günaydın dedim.

Annem: Günaydın canım.

Babam: Günaydın, dedi başını gazetesinden kaldırmadan. Oturdum. Biraz sonra hizmetçi kahvaltıyı yerleştirdi. Kahvaltıda omlet, domates, peynir, zeytin vb. vardı. Yedikten sonra da babam işe gitti.

Ben de üzerimi giyindikten sonra (siyah düz t-shirt ve altıma bol koyu mavi kot pantolon, siyah ayakkabılar.) Güneş gözlüğümü de taktım aynada kendime baktım. Off ne yakışıklıyım bee.

Egoist ne olacak?
İç ses, ses kes!
İyi tamam tamam.

Evden çıktım. BMW'mi Arya'nın evine sürmeye başladım. Biraz sonra evlerinin önündeydim. Kapıyı çaldım. Kapıyı annesi açtı.

Elif Hanım (Arya'nın annesinin ismi)
Niye geldin?

Şey kızınız için. Biraz gezeriz diye düşündüm de...

Elif Hanım: Kızım İzmir'e taşındı.

Nee?!

Elif Hanım: Hemde temelli. Bence sen de evine dön ve onu unut.

Bu nasıl olur?

Elif Hanım: Amaan. Onunla mı uğraşacağım? Açıklamam gerekenleri açıkladım işte. Hayatımdan dakikalar çalma, şimdi işlerim var. Hadi sağlıcakla kal. Deyip kapıyı kapattı.

Hızla BMW'me bindim. Ve oradan uzaklaştım.

Bu benim ilk bölümümdü. Oylarınızı lütfen eksik etmeyin. Devamı gelecektir. Lütfen yorumlara nasıl bulduğunuzu yazın.