Cata'nın prensi

696 48 8
                                    

Aha yukarıdakinde benim arka plan

Maria...
Hala kafamdaki sorulara cevap bulamamıştım. Ve justin'e:
- justin...
- ...
- nick?
Birden yüzüme baktı ve şaşkınca:
- ne?
- beni seviyor musun?
-...
Bu ne demekti şimdi? Cevap vermiyo...

OĞLUM SANA KIRK YILIN BAŞI

Bİ SORU SORDUM CEVAP VERSENE

ÇILDIRICAM

ve bana:
- hayır
-...
- başka sorun yoksa evime gideceğim
Sorsan mı? Sormasam mı? Hadi sorayım :
- o gün beni öptüğünü pişman mısın?
-...
Salak ne biçim soru soruyosun ya? Ve justin bana:
- asıl sana sormalı?
- neyi?
- beni seviyor musun?
-...
Çocuk haklı şimdi! Böyle mal bi soru sorarsan böyle mal gibi kalırsın işte! Ve bende:
- sevmiyorum!
- pişmanım
-...
Ha? Şimdi beni öptüğüne mi pişman yoksa , bu soruyu sorduğu ve yanıtını olmuşuz aldığı için mi?

MAL TABİKİ SENİN SORDUĞUN

SORUNUN CEVABI!

Ve içimdeki ses yine haklı olunca ona:
- peki...
- peki...
Kapısının anahtarını çevirdikçe içer giremeyince binadan hızlı adımlarla çıktı. Bende gerizekalı gibi kapısına bakıyordum. Bir dakika evde catarina, onu unuttum! Hemen eve yöneldim ve ona:
- catarina geçiktiğim için üz- ne yapıyorsun sen?
- aaaaaa!
- ne oluyor be?
- bi agreste alık oldum
- ne yani?
- benimde sonum sizin gibi olacak !
- mal mısın ?
- hayır
- o Zaman mal mal konuşma
- belkide haklısın çok fazla abartıyorum
Yorganın altından çıkardığı kafasını bir saniyeliğine gördüm ama şunları söylediği gibi tekrar altına girdi:
- sıçtım!
Ve bende:
- çocuk yakışıklı mı bare?
Ve bana:
- çocuk taş!
- göstersene bi
- tamam
Facebook'a girip profiline baktık. Çocuğun profili yok. Tumblr'a baktık yok. Twitter'a baktık yok. Hadi be instagram dedik ama oda yok. Ve catarina:
- okula gel görürsün
- offf ben konuştuklarımızdan sonra bir iki gün okula gelmeyi düşünmüyorum
- hey!
- ne oldu?
- ben hala bi b*k bilmiyorum anlat artık!
- tamam ama yarın akşam
- çıldırıcam
Ve ben :
- artık akşam yemeği yesek
- tamam ama yarın akşam görüşücez
- tamam Mona gelecek mi?
- o biraz daha marin ile kalacak
- tamam
Bende elime bir dergi alıp karıştırmaya başladım. Tabikide Adrien'ın dergisi ne sandınız. Ve gözüme yeni bir erkek model çarptı...

ABİ BI ÇOCUK ADRİEN'DAN

YAKIŞIKLI. DÜŞÜNÜN ARTIK

ÇOÇUK TAŞ

Ve ben kendime hakim olamayıp:
- oha!
Ve cata bana:
- ne oldu?
- bu çocuk taş değilde ne şimdi ? Meteor oğlum bu!
Ve catarina yanıma gelip bana kızgın kızgın baktı:
- onu ilk önce ben gördüm beniğğim, dedi ve bende ona saf saf baktım. Ardından bana:
- bu aşık olduğum agreste işte
- Adı neymiş peki?
- eric❤️❤️..., dedi aşık olduğunu belli eden bir ses tonu ile. Ve kapı çaldı tahmin edin kim? Adrien! Ve yanında acınası bir pislik ile cata'nın prensi!bende şaşkınca:
- Adrien!burada ne işin var?
- hmm sadece seni görmeye geldim...
- aa neden?
- şey adlında biraz konuşmaya...
- peki eric ve gereksiz neden geldi?
- onlar peşime takıldı da sen eric'i nereden tanıyon?
Ve kulağına:
- cata anlattı
Ve oda bana:
- haa. Tamam
Ve normal konuşarak( kulağına değil):
- içeri gelin!
Ve Adrien ile eric içeri girince . Justin'de arkalarından takip etti ama ben onu elimle durdurdum ve :
- üzgünüm sana bu eve giriş yasak !
Ve kapıyı yüzüne kapattım. Şu anki surat ifadesini çok merak edip kapı deliğinden baktım. Suratı şaşkın ve birazda üzülmüş gözüküyordu. Banana!
İçeri geçtim ve Adrien'a:
- Adrien gel biz senle içeride konuşalım
- tamam
- eric , cata siz burada takılın isterseniz yemeğe başlayabilirsiniz ve Adrien yemeğe kalıyorsunuz değil mi?
- şey...
- marinette'ide çağıracaktık
- bende evet diyecektim zaten( ne demezsin(!))
Marinette'e haber verdikten sonra Adrien'a:
- ne konuşmak istiyorsun?
- şey ben...
- ...?
- marinette'e yılbaşı için bir şey almak istiyorum ama ne bilmiyorum
Ve aklıma gelen fikirle:
- ben halletçem siz yıl başında burada olun yeter
- harikasın Maria ve başka bir şey daha var
- nedir?
- justin bugün çok çökmüş gözüküyordu...
- birşey bilmiyorum
- şey peki... Sence ladybug'a ne almalıyım?
- ona senin imzan olan bir fotoraf ver bence
- ha? Fotoraf mı? Peki illaki bir bildiğin vardır
Olmaz mı gülüm? Ve marinette'e geldikten sonra birlikte cata ve eric'in yanına gittik. Cata'ya baktım. Tam bir çileğe dönmüştü. Hem tatlı hemde kırmızı. Ve bana" seni geberteceğim" der gibi bakıyordu ama bu sefer tam anlayamamıştım( zaten bi justin'inkileri anla) birlikte yemek yerken aklıma gelen sahneyle suratıma sırıtış yayılıyordu. Yılbaşında bana bir ip ve ökse otu verin marinette'in hayallerini gerçekleştireceğim. Peki ya marinette? Acaba o chat noir ve Adrien'a ne hediye alacak? Hmm bunu sonra düşünelim. Adrien bana:
- justin nerde?
- evine gitmiştir herhalde
- bizimle değil miydi?
- gitti
- ama evini anahtarı abisinde ve abisi bugün eve gelmeyecek şirkette
Bende bir hışımla masadan kalktım ve kapıya yöneldim. Kapıyı açınca karşımdaki duvarda yaslanmış uyuya kalmış justin'i gördüm. Çocuğu resmen kapıda bırakmıştım. Demekki mecburiyetten bizim eve gelmişti.( bende yeni öğrendim mecburiyetten olduğunu😀😀😀) uyurken çok tatlı gözükü- saçmalama be! Dışarıda kar yapıyordu ve bu nedenle apartmanın koridorlarımda soğuktu. Onu uyandırmak için dokunduğumda, suratı... Buz gibi olmuştu. Gerizekalı ne inat ediyor alsaydın ya içeri! Onu uyandırdım ve :
- hadi kalk!
- hani eve al-hapşu!
- kalk hadi !
- içeri girmem yasak unuttun mu?
- vizeni hazırladım kalk artık!
- ...
Ayağı kalktı. Bir kaç saattir orada olduğunu düşünürsek soğuktan yürüyememesi normaldi. Bende mecbur kolunu omzuma attım. Onu içeri getirdiğimde kanepeye oturttum ve şömineyi yaktım( evet evimizde şömine var hah! Zenginiz bi kere😂😂😂). Catarina'nın yapmış olduğu çorbadan bir kase önüne koyduktan sonra( sanki köpeğe yemek veriyo) ona:
- üzgünüm
- ...
- abinin evde olmadığını bilmiyordum
- bende
- ne!?
- sonradan fark ettim ama sen nereden biliyorsun?
- Adrien söyledi
- hıh!
Ben içeri diğerlerinin yanına dönünce marinette bana:
- benim gitmem gerek yemek için teşekkürler bir proje ödevini bitirmem gerek
- projelerin tarihi bitmedi mi?
- şey benimki öyle birşey değil Adrien'ın babası bir kıyafet tasarlananımı istedi
Ve Adrien atladı hemen:
- sana yardım etmeye geleyim o zaman
Marinette:
- şey...
Ve ben ona kızgınca bakınca:
- tamam! Evet! tabi !gel!
Suratıma sırıtış yayılınca oda bir oh çekti ve ikisi gittiler. Catarina Masayı topluyordu bende ona yardım ediyordum. Eric ise çoktan gitmişti. Ama justin hala şömünenin yanındaydı. Ve gidip ona artık gitmesini söyleyecekle. Koltukta uyuduğunu gördüm. Kaç gündür bir yerlerde uyuya kalıyordu belliki uykusuz kalmıştı. Bende onu uyandırmak yerine üzerine bir battaniye örttüm ama catarina televizyonu açtı ve televizyona bilgisayarı bağladığını unuttuğu içinde Enes Batur'un bağırdığı bir video çıktı. Justin koltuktan fırlayıp yere düştü. Catarina'ya ise kal geldi( yani çok korktu) justin uyanınca:
- çok kötüsünüz!
- kalk artık evine hadi!
( köpek mi koçuyum lan! Justin'e bulaşma keserim seni o beniğğğm)
- tamam...
Dedi gönülsüz bir şekilde ve bana " teşekkürler" bakışı attı. Evden çıktı ve bende cata'ya döndüm ama o baba bağırmaya başladı:
- LAN GERİZEKALI İNSAN HİÇ KANKASINI SEVDİĞİ ÇOCUĞUN YANINDA YALNIZ BIRAKIP GİDER Mİ?!
- ha ? O mu?
- EVET O!
- eee neler oldu?
- mal gibi oturduk ve ben renkten renge girdim!
- eeee sonra?
- sen geldin!
- hiç bir şey söylemedin mi çocuğa?
- hayır!
- ya mal mısın?
- hayır
- niye mal gibi davranıyor kanka?
- biliyorum
- çocuk sana kafa yapmış
- aynı şey sanada oluyo
- yav hehe!
- mal justin'e uyurken nası baktığını gördüm!
- ne saçmalama
- sonra üzerine battaniye örtülün var tabi!
- ya ne yapsaydım yani!
- enes Batur videosunile uyandırsaydın
- bana kalmadı sen yaptın zaten
- heheheh
Ona sinirlice baktım ve :
- ben yatıyorum
- iyi geceler...

Sizede iyi sabahlar saat 04:59 ve ben size yb yazdım hadi ben uykuya bb( kelime sayısı 1108)

Miraculous ladybug- Miraculous dünyası 1/ 2. Sezon çıkmadan önce yazılmıştıHikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin