Tony yanında Steve ile uyandığında mutlu hissediyordu. Her sabah olduğu gibi. Fakat bu sabah farklıydı. Tony'nin bir planı vardı. Steve'in ne kadar harika göründüğünü düşünürken banyoya doğru ilerledi.
Bugünki planının adı 'Wade Wilson'dı. Onu takip etmeli ve hakkında daha çok bilgiye sahip olmalıydı. Oğlunu bir çocuğun eline öylece vermek aklına yatmıyordu.
Stark, yüzünü yıkayıp dişlerini fırçaladıktan sonra aynaya baktı. Gerçekten çok yakışıklı göründüğünü kendine bir kez daha hatırlattı.
Siyah kot ve gri bir penye giydikten sonra kafasına bir bere geçirdi. Tanınmamalıydı.
Peter'ın odasının kapı sesi duyulduğunda Tony harekete geçti. Bisiklete binen Peter'ı koşarak takip etmek zordu. Ama harika Tony Stark bunuda başarmıştı.
Bir duvarın arkasına saklandı ve gözleri kırmızı maske içerisindeki Wade'i buldu. Peter onun yanına gittiğinde birbirlerini kucakladılar. Eh, bu kabul edilebilirdi.
Ağaçların arasına doğru yürümeye başladıklarında, Tony sessiz ve dikkatli bir şekilde takipteydi.
Yapay gölün tam yanındaki banka oturduklarında, Tony oğlunun mutlu göründüğünü fark etti. Bu mutluluğuna engel olmaya çalışmıştı. Bunun için kendini suçlu hissediyordu. Eve gidince Steve'in üstüne çıkıp, ondan iltifatlar duymak Tony'ye iyi gelecekti.
Tony onları rahatlıkla görebilmek için bir ağaca tırmandı.
Peter elini Wade'in maskesine götürüp çıkarmak için bir hamle yaptığında Wade onun elini kendi elleri arasına alarak buna engel oldu. Peter gülümsemesi solarken konuştu.
"Neden çıkarmama izin vermiyorsun Wade?"
"Boktan suratımı görmeni istemiyorum."
Peter sevgilisini dinlemeyip maskesini çıkardı. Wade utangaç bir tavırla kafasını öne eğerek elini kapşonuna götürdü. Peter kapatmasına izin vermeden konuştu.
"Wade yüzüme bak."
"Siktir git örümcek."
Peter aldığı cevabı umursamadan Wade'in yüzünü elleri arasına aldı ve onun gözlerini kendi gözlerine sabitledi. Ondan iğrenmiyordu.
"Nasıl göründüğün umrumda değil Wade. Anlamıyor musun? Vücudundaki lekeler seni sevmeme engel değil. Benim için en güzel sensin."
Wade'in özgüveni yerine gelmişti ve yapmak istediği şeyi düşünmeden uyguladı. Şimdi sevdiği çocukla aralarında hiç boşluk yoktu. Güzel dudaklarının tadına varamadan bir gürültüyle ayrıldılar.
"Siktir."
Peter gördüğü görüntüyle şok olurken, Wade kahkahasına engel olamamıştı.
Yerde yuvarlanan bir Tony Stark.
Peter babasının yanına giderken, Tony ayağa kalkmak istedi. Fakat acıyan bacağı buna engel olmuştu.
Peter babasını ayağa kaldırmaya çalışırken, gülmeyi bitiren Wade ona yardımcı olmaya gelmişti. İkisi beraber Tony'yi omuzladı ve ağaçlık alandan çıktılar ve taksi beklemeye koyuldular.
"İyi misin?" diye sordu Peter.
"Sonunda sormak aklına geldi ufaklık. Ne o? Öpüşmenizi böldüğüm için kızgın mısın? Gözüm üstünüzde, unutmayın."
Peter göz devirdikten sonra geçen taksiye el etti. Duran taksiye Wade'in yardımıyla ilk önce Tony'yi yerleştirdiler. Sonra ikisi oturdu.
Peter hastane adını söyledikten sonra Tony itiraz etsede, o da bunun gerekli olduğunun farkındaydı. Canı acıyordu. En çokta Steve ile ateşli gecelerine ara verme fikri canını acıtıyordu.
Hastaneye gittiklerinde röntgen çekildi ve Tony'nin bacağının kırık olduğu belirlendi. Alçıya alındıktan sonra yeniden bir taksi ile eve döndüler. Wade hastaneden kendi evine geçecekti.
Kapıyı kocaman bir gülümsemeyle açan Steve, kocasının alçıdaki ayağını görünce duraksadı. Değnekleriyle içeriye adım atan Tony koltuğa yayıldı. Kapıyı kapatan Steve, Tony'nin yanına oturdu.
Peter montunu çıkarırken konuştu. "Wade ve beni takip ederken ağaçtan düştü."
Steve bakışlarını kahverengi gözlere dikti. "Ah hadi ama Tony, ciddi olamazsın."
Tony altta kalmak istemediği için sesini yükselterek konuştu. "Issız bir yere gidip öpüştüler Steve. Ben olmasaydım neler yapacaklardı Tanrı bilir."
Peter sırıtarak "Doğru." dediğinde Tony arkasındaki yastığı oğluna fırlattı. Peter koşarak odasına gitti. Sevgilisiyle konuşmak için can atıyordu.
Steve, yüzünde huysuz bir ifadeyle oturan adama dönüp sordu. "Acıyor mu?"
"Koskoca Tony Stark'ı bir kırık durduramaz Yüzbaşı."
Steve sinsice gülümseyip ona yaklaştı. Tony rahatça hareket edemediği için bok gibi hissediyordu. Yatakta kontrolü eline almak her zaman Tony'yi iyi hissettirirdi.
Steve dudaklarını sevdiği adamın dudaklarına yaklaştırıp fısıldadı. "Sanırım bir süre üstte ben olmalıyım."
Peter'ın kapısı açıldığında Steve ani bir hareketle Tony'nin üstünden kalktı. Peter tuvalete girdiğinde bağırıyordu.
"Şunu odanızda yapın!"
🌿🍃🌿🍃🌿🍃🌿🍃
Merhaba arkadaşlar. Hikayelerime yeni bölüm yazamadım. Tatildeydim. Artık hepsini kontrol altına almaya çalışacağım.
Eğer bölüm hoşunuza gittiyse lütfen yıldıza basın ve yorum yapmayı unutmayın. Sizi seviyorum 💕

ŞİMDİ OKUDUĞUN
Super Family
FanfictionBir aile düşünün. Her bireyinin efsane güçlü ve korkusuz olduğunu. Hikayede Stony ve Spideypool konuları hakim olacak...