4. Bölüm: Özür

199 14 6
                                    

Lydia

Derek'ten özür dileyip evinden çıktım ve eve gittim. Tabi salak gibi herşeyi kendime bağlarsam. Belki de herşey bir rastlantıydı. Dereğide boş yere suçladım.

1 HAFTA SONRA

1 haftadır Stiles'la görüşmemiştim. Açıkçası onu özlemiştim. En son sinirle okuldan çıkıp gitmişti ve birdaha okula da gelmedi. Beni endişelendiriyordu. Işıkları yanıyordu. Yarın en iyisi ona gitmeliydim. Ama kuru kuru olmazdı. Hem özür dilemem gerekiyordu nedenini bilmiyorum ama sanki ona özür borçluydum.

Aslında ona baya bir özür borçluydum eskiden yaptıklarım için. Ama artık değişmiştim. Ona bir not yazmalıydım o notları çok severdi. Hep saklardı. Açıkçası bunu da saklamasını istemiştim. Çalışma masama oturup boş bir kağıdın üstüne birşeyler yazmaya başladım

3 saat sonra
Bu notu yazmam 3 saat sürmüştü. Aralıksız 3 saat!
Onunla yakın olmak istiyordum. Derek olmadan önce çok yakındık onunla her zaman birbirimizin evindeydik daha çok ben onun evine gidiyordum çünkü onun odası müthişti ve harika oyuncakları vardı. Stiles'ın her zaman mükemmel fikirleri vardı ve oyunlardada çok eğlenirdik. O benim tek ve en iyi arkadaşımdı. Onunla asla sıkılmazdım.

Flashback
"Ya Lydia çok iğrenç oldu. Ve yüzümü acıtıyor." Dedi ve yüzünü silmeye çalıştı ben ona gülüyordum sonra "Gözlerime tutkal falan mı sürdün?" Dedi bende gülerek "Hayır biz kızlar ona Rimel diyoruz" dedim oda anlamış gibi yapıp "hımm" diye mırıldandı açıkçası şuanki ifadesi oldukça komikti kendime karşı koyamayıp güldüm.

Tam biz eğlenirken aşağıdan bir gümbürtü koptu ve sıçradım hemen merdivenlerin başından aşağıya baktık. Salonumuzdaki vazolar yerde paramparça haldeydi ve annemle babam kavga ediyordu. Korkuyordum Stiles'a sarılıp ağlamaya başladım ne yapıcağımı bilmiyordum.

Ya ayrılırlarsa ben kiminle kalıcaktım ? Tek başıma ne yapıcaktım ben. Annem ve babamı tanıdığımdan beri asla kavga etmemişlerdi fakat şimdi kavga ediyorlardı ve oldukça kötü bir şekilde, peki buna sebep ne olmuş olabilir ki ?

Flashback son

Aklıma biran bu gelmişti. Hala nedenini bilmiyordum. Düşüncelerimden sıyrılıp uykuya dalmaya çalıştım ama ne kadar uğraşsamda uyuyamıyordum. Anlaşılan yarın zor geçecekti. Ayağa kalkıp camdan baktığımda Stiles'ın hala ışığı yanıyordu. Işığı hiç sönmemişti bu garipti. Ya öldüyse! Oha uydurdum. Aklıma kötü şeyler geliyordu yarını iple çekiyordum.

Bir gün sonra

Fırından çıkardığım sıcak kurabiyeleri hemen kutuya koyup börekleride fırından çıkarıp tepsiye koydum annem evde olsaydı şimdi benle gurur duyardı o her zamanki iş gezilerindeydi.
Üstüme seçtiğim pembe eteğim ve büstiyerimi giyip kurabiyeleri alıp evden çıktım ve Stiles'ın evine gittim. Kapıyı çaldığımda kimse açmadı. Açıkçası endişelenmiştim. 4-5 kere zile çaldığımda hala kimse kapıyı açmıyordu tam arkamı dönüp gidecekken kapı açıldı arkamı döndüğümde şok oldum. Bu olamazdı!... Hayır lütfen olmasın... Lütfen...

Merhaba arkadaşlar bölüm biraz kısa oldu ama diğer bölümler daha uzun olucak. Umarım bu bölümü seversiniz. Vote vermeyi ve yorum yapmayı unutmayın :)))

Addicted to you [Stydia]Hikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin