9. Bölüm "Lunapark"

270 103 18
                                    


*

Uzay Seçmen'den

Yatağımdan kalktım. Son kez gözlerimi ovuşturup ayaklarımı zeminle değdirdim. Üstümdekilerden sırayla kurtulur kurtulmaz kısa bir duş için banyoma girdim. Banyoda işim bitince altıma havlu bağlayıp odamdan çıktım.

Mutfağa doğru ilerlerken Murat'ın da bizde olduğu aklıma gelince durdum. Uyandıysa o hazırlasın lan kahvaltıyı! Benim evim benim kurallarım!

Salonun koltuğunda birisiyle mesajlaştığını görünce kaşlarımı şaşkınlıkla çatıp yanına gittim. "Kimle mesajlaşıyon lan sen?" diye alay ettim. "Gezegen kardeşim bi iki dakkika sus," diye sitem etti.

Sanırım büyük bir ayrıntı atlamıştım.

"Gezegen?" dedim anlamamışçasına. Bunu sadece Maral söylüyordu. Ne yalan söyeyim onun ağzından çıkınca daha bir tuhaf oluyordum. Tuhaf yani.

Daha fazla sinirleniyordum aslında!

Noluyordu lan bana? Ne bu duygu değişikliği sende? Regl falanmı olcan?

"Maral'dan dolaşmış ağzıma."

"O erkek fatmayla bugün dışarı çıkıcam," dediğimde Murat'ın telefonuna mesaj geldiği için beni takmadı. "Kimle konuşuyon lan sen?" Tam elinden telefonu alacaktımki buna engel oldu. "Boşver. Okuldan akşam çağırıyorlarda işte... o."

Ona yandan yandan kafamı salladım. "Tabi canım öyledir. Kesin," dedim ve mutfağın yolunu ben tuttum. Belliki benim asosyal arkadaşım kahvaltı hazırlamayacaktı! Son anda gelen kararla tekrar Murat'a döndüm. "Lan gelde bana kahvaltı hazırla!"

Çok kibarım.

Tşk.

Ö.d

Murat gözlerini devirdi. "Lan Maral senden daha kibar yeminlen. Kalıbımı koyarım."

Yani belki.

Yok lan yok. O mu kibar olacak. Eğer öylesede, kıyamet yaklaşmış demektir. Hadi hayırlısı.

"Abartma lan. Gel ikimiz hazırlayalım o zaman."

Murat mutfağa girdiğinde bende bir çırpıda odama çıkıp altıma eşofman üstümede sıfır kol siyah penyemi giydim. Abartmayın canım! Bu penyeyle kasarımı falan belli etmeye çalışmıyorum!

Bende mutfağa gittiğimde çekmeceden kadınların sürekli taktığı önlüklerden çıkardım. Hani şu enseden bağlanan. Ha işte onlar.

"Lan bu ne!"

Murat'a baktığımda önlüğün onda güzel durduğunu farkettim. "Lan ne güzel işte. May lidil poniymi nedir işte. 'Çok tatlış' lar benceğ," derken 'çok tatlış' yerini elimle tırnak işarareti yapmış, ve sesimi inceltmiştim.

"Lan başka var mı? Karizmamı yerle bir ettin göt!"

Benimki şu an çok düzgün sanki dedi iç sesim.

"Şimşek mcqueen'li var ister misin?" dedim sırıtarak.

"Uzay!" dedi uyarırcasına ve sonrada yanında duran sarı bezi kafama attı. Bir an dejavu yaşarken şu bezlerden ne çektiğimi düşünüyordum. Bir Maral bir Murat. Ayıp.

"Lan sence başka olsa ben Barbili giyer olur muydum?" dedim kendi önlüğümü göstererek. "Yani o konuda haklısın," dedi ve önlük kavgamız noktalanmış oldu. Ohh be!

"Şu an yeni evlenen çiftler gibiyiz," dedi Murat. Ona hak verdim. Çünkü ben bir elimi belime koymuş öylece boş boş omleti karıştırırken Murat da salatalıkları doğramaya çalışıyordu. Dikkatinizi çekerim doğramaya çalışıyordu.

Okyanus GözlümHikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin