Sorrow (SasuSaku&NaruHina)

6. Bölüm: Ritim

Yazarın Ağzından

Sasuke endişeyle yutkundu. Sırtından aşağı soğuk terler boşaldı. O koku hala onu kendisine sürüklüyordu, ama önünde bu siyahlar giyinmiş engel duruyordu. Kendisine zorlukla hakim olarak, iç sesinin teskin eden sözlerine konsantre olmaya çalıştı. İç sesi ona her şeyin iyi olacağını söylüyordu, ama sesi gittikçe kısılıyor, gücünü kaybediyordu. Sasuke, böyle giderse sadece karanlık ve açlıktan kafayı yemek üzere olan tarafıyla baş başa kalacaktı. Bunun sonuçlarınınsa ne kadar kötü olabileceği, gittikçe aklını yitirmesinden belliydi. İçindeki korkak Sasuke'yi olabildiğince bastırarak, "Geçmeme neden izin vermediğinizi öğrenebilir miyim?" dedi. Böyle bir durumda ne kadar tehlikeli bir hareket olduğunu bile bile gözlerini kapattı ve o korkunç olayın izlerini beyninden atmaya çalıştı. Zihnini meşgul etmekten başka bir işe yaramıyorlardı.

Sakura, Sasuke'yi şaşırtarak hafifçe güldü. "Ben de neden düşmanınla bu kadar formal konuştuğunu merak ediyorum aslında." Kollarını göğsünde kavuşturunca, dokunaçlar da hareketine uygun bir şekilde içe kıvrıldılar. Görüntü bir kalbi andırıyordu. "Kimsin sen? Senin gibi birini daha önce hiç buralarda görmedim. Ayrıca," kısa bir sessizlikten sonra bilmiş bir edayla başını iki yana sallayarak devam etti, "bir ghoul'a göre fazla narin gibisin."

Sasuke 'ghoul' kelimesini duyunca kafasını hızla yukarı kaldırdı. Artık gözleri açıktaydı. "Ben bir ghoul değilim." Bunu kendi ağzından duyunca irkildi ve bir bacağını geri attı.

Sakura onun bu sözlerine tek kaşını kaldırdı. Ayağını sabırsıca yere vurdu. "Benimle dalga mı geçiyorsun sen? Eğer bu bir şakaysa gözlerin-" Sakura bir şeyi yeni fark etmişçesine durdu. Birkaç saniyelik sessizlikten sonra Sasuke, Sakura'nın omuzlarının gerildiğini gördü. "Senin neden tek gözün kırmızı?" Sakura'nın dudakları incelerek düz bir çizgi halini aldı.

Sasuke'nin eli bilinçdışı bir hareketle sağ gözüne gitti. Dudakları kabullenmek istemeyen, korkmuş bir gülümsemeye kıvrıldı. Gülümseme gözlerine ulaşmamıştı. Çaresizce, biraz önce söylediklerini tekrarladı. "Ben bir ghoul değilim."

Genç kız bıkkınlıkla iç geçirdi. Şimdi biraz daha kızgın görünüyordu. "Elin yanlış gözünde, aptal."

Sasuke elini gözünden çekerek, panikle kendini yansıtacak birşeyler aramaya başladı. Gözleri korkudan dolayı odaksızdı, kafası başka yerlerdeydi ve etrafta acınası bir halde koştururken aradığı şey orada bile olsa onu fark edemeyeceğini biliyordu. Çok korktuğu o kelime zihninde durmadan çınlarken, beyninin hala düşünebilen bir kısmıyla kendini aç bir kedinin merhametine kalmış zavallı bir fareye benzetti.

Sakura birden yanında belirerek Sasuke'yi kafasından kavradı. Güçlü parmakları Sasuke'nin şakaklarına sertçe bastırdı. Sakura, Sasuke'nin kafasını keskin bir hareketle biraz sağa doğru çevirdi. Şu anda Sasuke'nin önünde terden sırılsıklam olmuş, korkuyla buruşmuş bir yüz duruyordu. Sol gözü Sasuke'yi dehşete düşürdü. Göz bebeği kan kırmızısıydı. Gözlerinin akı ise artık siyah renkteydi. Sasuke tir tir titreyen elini çekingen bir şekilde gözüne götürdü. Gözlerini hızla kırpıştırınca kirpikleri parmak uçlarını gıdıkladı. Uzaklardan bir yerden kendi zayıf çığlığını duydu. Kafası birden bire boynunun taşıyamayacağı kadar ağır gelmeye başladı. Camdaki yansıma kendisinin olamayacak kadar yabancıydı.

Sakura, Sasuke'yi kendine getirmeye ve gerçeklerle yüzleştirmeye çalışarak genç adamın kafasını öne arkaya salladı. " Şimdi görüyor musun? O gözü görüyor mu-"

Sasuke'nin kapüşonu kafasından kayıp arkaya düşerek Sasuke'nin yüzünü tamamen açığa çıkartırken, Sakura'nın sözlerini yarıda kesti.