Aynada kendimi süzüyordum. Tamam güzel değilim belki ama güzel bir fiziğim vardı üstümdeki kıyafete bir göz gezdirdim. Kot bir şort, beyaz salaş tişört ve deri ceket. Ceket uyumsuz gibi gelsede güzeldi işte onu annem almıştı gerçi bana aldığı tek şey bu ya.. Neyse..
Ben böyle düşüncelere dalmışken telefonumun sesiyle ürkmüştüm. Elime alıp gelen mesajı açtım ve okudum. Cama ilerleyip perdeyi biraz çektim ve aşağıya baktım. Ege çok telaşlı bir halde beni bekliyordu.
"Ne oluyor!"
Diye bağıran iç sesime like atıp aşağıya indim. Ege ilk önce beni görünce koşup sarıldı. Onu itmeliydim ama kokumu içine çekince yapamadım ona aşık değildim sadece seviyordum..
Ege benden ayrılınca yüzündeki gülümseme soldu.. Kaşları çatıldı.. Ooovv yandım! Kesin beni köpeklere vericek! Ne saçmalıyorum ben.
-Hayır seni köpeklere vermicem..vermek zorndkm b..
Gerisini anlamamıştım çünkü yutmuştu. Ona ne ayak la bakışı atarken konuşmaya başladı.
-O şort ne?!
-Bildiğin şort hani kızların giydiğindennn!
-Git değiştir hemen bekliyorum!
-off tamam bekle!
Bağırıp içeri koştum pantolon giyip aşağıya tekrar indim. Ege bana like verince arabaya bindik..
Yol boyunca konuşmamıştık. Ben Ege'ye bakıyordum. O ise direksiyonu sıkıyordu ve arada bana Özür diler gibi bakıyordu. Tırsmaya başlamalıyım..!
Tırsacak gibiyim..!
Lanet olsun tırsıyorum..!
Araba durunca geldiğimiz yere baktım. Depo gibi bir yerdi. Ege gelip elini belime koyunca önce irkilmiş sonrada izin vermiştim.. 4aydır çıkıyorduk gerçi karışık bir hikayem vardı onla neyse.. Yeni yeni dokunmasına izin veriyordum fazlasına izin vermem.
Depoya girdiğimizde dilim tutulmuştu. Ne oluyor acaba!
Ben salak salak düşünürken Ege belimi sıkmaya başlamıştı.
-Ege canım acıyor! Ahhhhh!
Ege bir yere takılmış nefretle bakıyordu.
"La sevgili nereye bakyon yaa"
İç sesimle hiç kavga edemem şimdi ama birazda haklı. Egenin baktığı yere bakınca kaçmayı bile planlamıştım.
-Ege gidelim burdan! Nolur!
Egeye gözlerim dolu bakarken o bana "üzgünüm" bakışları atıyordu.
-O gidecek sen kalacaksın cadı!
Sesini duyduğumda tüm bedenim titremişti.
-Ne saçmalıyorsun sen!
-Ege anlatmadın mı cadıya? Bunu söyledikten sonra sırıtmıştı bu beni dahada meraklandırdı şimdi..
-Ege sevgilim ne o..
Cümlemi bitirmeden Ege'nin sarılmasıyla şoka girmiştim.
Ben tam itecekken ayrıldı ve elimden tutup Mordem'e doğru yürümeye başladı.. Ben dirensemde karşısındaydım o pisliğin.. Ege önümde diz çökünce
"Oha evlilik teklifi edicek"
İç sesim haklı çıkmasın be nolur daha erk.. Ege konuşmaya başladı..
-Alin! Beni affet yapmak zorundaydım! Mecbur kaldım! Özür dilerim! Affet b.
-Midemi bulandırdınız!
Diyen Mordem'di. Onu öldürmek isterdim. Ben ona nefretle bakarken Ege ayağa kalkıp çıkışa doğru gitmeye başladı.
Beni bırakıp gidiyor!
Bırakıp gidiyor beni!
Arkasından koşup kolunu tuttum ama o beni itti yere düştüğümde ise dönüp!
-Alin! İyimisin çok özür dilerim!
Diye bağırıyordu. Bana gelip oda eğildi kafalarımızı aynı hizzaya getirdi. Gözlerime bakıyordu "birdaha bakamayacak" gibi bakıyordu. Yaklaşmaya başladı. Oha çüşş öpemezdi beni birçırpıda ittim onu. Ondan nefret ediyordum Öordemin sesini duyduktan sonra zaten bu yüzden itmiştim. Ne demişti o..
-Sakın! Onu öpmeye kalkma o artık benim unuttun mu sen onu sattın!
Sattın!
Sattın!
Sattın!
Ege beni satmıştı üç kuruşa.. İşte şimdi hayat bitmişti benim için.. Bir Mordem'e bir Ege'ye bakıyordum. En son gözlerim Ege'de takılı kaldı! Bir şey söylemeliydi.
-Bir şey söyle Ege! Diye bağırdım.
Ege ise "Mecburum" dedi ve gitti.
Gitti!
Gitti!
Beni satıp Gitti!
Ben güçlüydüm. Ayağa kalktım kapıya doğru yürümeye başladım taki saçımdan tutup sürükleyene kadar..
-Bırak bırakkk!
Dinlemiyordu! Piç! Karanlık bir odaya geldiğimizde beni içeri soktu ve konuşmaya başladı.
-Burası odan! O yatağın üstündekini giy ve beni bekle!
-Nedenmiş o! Ben gidiyorum!
Dedimde gidemedim.. Çünkü o sözleri bana kal getirdi..
-Sen bana satıldın. Benim malımsın. Şimdi giy yorulacaksın bu gece..
Sakince söylemişti bilerek ama öyle söylemesi canımı yakmıştı kurtulacaktım.. Şimdilik kafamı salladım..(Medyadaki gecelik)
Oha bu ne be bu nasıl gecelik götümden kısa ben giymem bunu giymezsemde Mordem bana kötü şeyler yapar. Hıh buldum..30 dk sonra
Mordem elinde bir tepsiyle gelmişti.. Beni daha görmedi. Tepsiyi alıp yatağa oturdu.
-Çek o çarşafı üstündende şunaları ye!
Onu dinlemiş çarşafı karnıma kadar indirmiştim. Keyifle sırıtmaya başladı piç!
-Aferim giymişsin!
Kafamı sallamakla yetinmiştim utanıyordum ama.. Mordem bana yaklaşmaya başladığında meyve suyu dolu olan bardağı yüzüne atmıştım.
Ben kafayı yemişim yaa ama oh ettim. Ben keyifle ona bakarken gözlerini kapatıp bir iki saniye bekledi ve gözlerini açar açmaz tepsiyi duvara fırlattı.
"Aha boku yedim"
Korkudan ayağa kalkıp kapıya doğru koşarken kolumdan tutup duvara çarptı beni! Sırtım çok fenaydı! İstemedende olsan inlemiştim. Yüzüme yaklaştıkça ben kafamı yana çeviriyordum. Nefesini boynumda hissederken söylediği sözler korkumu arttırmıştı.
-Bedelini ödeme zamanı cadı! Hem öncekileri hemde bunları! Dedikten sonra boynumu öpmeye başladı ben ise hıçkırarak ağlıyordum. Elim kolum bağlanmıştı. Takii o sese kadar! "Kimse Allah razı olsun"
Mordem elini ağzıma koyup beni susturmaya çalıştı.
-Burda bekle!
Dedi ve gitti ben dururmuyum. Hayır! Üstüme önceki kıyafetlerimi giyip kapının aralık kısmından bakmaya başladım. Bir adamla tartışıyordu.. Adamla ikiz gibiydi.. Fırsat bu fırsat diyerekten hemen odanın camından atlayıp koşmaya başladım..
ŞİMDİ OKUDUĞUN
NEFES
أدب المراهقين-Karanlık dünyam, karanlık nefesim var benim, benden uzak durmalısın! Senide nefesimle çekemem karanlık dünyama! Gözleri dolmuştu Alin'in seviyormuyduki bu adamı da bu sözler onu yakıp kavurmuştu. Gözlerini kapattı ve derin bir nefes aldı. Hâlâ ka...