ALİN MERTOĞLU

21 9 6
                                    

Ne anne sesiyle ne de bir alarm sesiyle uyanmadım. Daha doğrusu uyuyamamıştım tüm gece.. Okulun başlamasına 1 saat vardı. Ayağa kalkıp yavaş adımlarla aynanın karşısına geçtim. Beklediğimden kötü gözüküyordum. Gözlerimin altı morarmış ve dudaklarım şişmişti. Neden böyle olduğumu bilmiyordum.
.  Okul kıyafetlerimi giymeye başladım. Önce gömleğimi giydim düğmelerini iliklerken odamın kapısı bir anda açıldı. Korkmuştum evet ama daha çok utanmıştım. Babam içeri girdiğinde bense kendimi yorganın altında saklıyordum. Şaşkın bir şekilde babamı izledim. Etrafı süzüp:
-Yemeğin hazır benim işim var kendin yersin! Dedi ve çıktı.
. O çıktıktan sonra kalkıp hazırlandım ve kahvaltı yapıp çıktım. /Ah kendimi tanıtmadım size pardon!
" Pardonlar çıkalı tipsizler çoğaldı" diyen iç sesimi boşverin o zaten başa bela. Ben Alin Mertoğlu soyadımı annemden alıyorum. Sevgi Mertoğlu' nun öz kızıyım. Annem iş kadını. Babam.. Bende bilmiyorum hala ne iş yaptığını onu boşverin.Çok sıkıcı sade bir hayatım var. Ben mavi gözlü bir kızım -tek güzel yönüm-17 yaşındaym./
Okula vardığım zaman kendimi hemen sırama attım. Evde uykum gelmez okulda uykum gitmez. Bu nedir yaa!
      Karnımın yanında tikimin olduğunu söylemişmiydim. Şuan yerde popomu ovmaya çalışıyorum. Kaşlarımı çatıp kafamı kaldırdım bide gülüyorlar pisozlar.. Evet tamda düşündüğünüz gibi Defne ve Arya -biricik kankilerim-tikimle oynadıkları için sıradan düşmüştüm. Size bir sır popom koptu yaa!
- Bu ne hal be öğlen arası bitti! Hala uyuyorsun!
Bu sözleri söyleyen Defneye ağzım üç karış baktım. Ne yani 5 ders boyunca uyudum mu ben.. 5 çarpı 40 artı 4 çarpı 15 eşittir? Kendimi çok mu zorluyom ya!
-850 dakika! Dedi arya
Sesli düşünmüşüm demekki kafamı kaldırıp Arya'ya baktığımda "zeka fırtınasıyım baby" bakışı atıyordu takii aha beklediğim oldu.
-Mal Arya 860 sonuç! diyerek Arya' nın kafasına vurmuştu Defne.                               
Defne'ye " İyi işti toprağım" bakışı attıktan sonra birbirimize bakmaya başladık ben sarılırız sanarken zil çaldı. Püf hayallerimiz. Kızlar sıralarına geçtikten sonra hoca girdi sınıfa. Biz kızlarla ayrı sıralarda  tek oturuyorduk üç senedir. Hoca bize bir şey söyleyecekken kapı çalındı. Hiç edemiyorum kafamı kaldırayım yaa. Duymak yeter ya!
- Merhaba çocuklar! Dersinizi böldüm kusura bakmayın yeni arkadaşlarınız geldi. Hadi siz kaynaşın! Demi Alin!
   Offf tepinmek istiyorum. Yine bana taktı yaa! Kafamı hiç kaldırmadan elimi kaldırdım uykulu bir sesle.
- He gülüm ay müdürüm biz kısık ateşte kaynaşırız. Ahhhh! Hocam niye şişe atıyorsunuz terliğiniz yokmu yada tahta kaşığınız!
-Aliiin!
Bir anda gözlerim kocaman açıldı ve hemen ayağa kalkıp kıyafetlerimi düzeltmeye çalıştım evet çalıştım ama ne oldu rap! düştüm. Sınıftakiler kahkaha atarken ben yaptığım eşşekliği yeni yeni anladım ve hemen özür diledim! Müdür bana "Son" bakışı atıp sınıftan çıktı. Ben ise renk değiştirip duruyordum. Evet patavatsızdım ama uyurken daha çok patavatsız oluyorum off. Sırama oturdum herkes kahkaha atarken ölmek istedim!
-Tamam ta-tamam susun ay karnım! Siz yeni gelenler kendinizi tanıtın!
Hocanın konuşması beni hem germiş hem rahatlatmıştı. Kafamı tekrar gömdüm sıraya.
-Ben Arda!
-Ben Berke!
-Ben Mordem!
Kafamı hiç kaldırmadan onları dinledim. Son ses farklı gelmişti bana.. "Off nese uyu şimdi." İç ses sus bi yaa uyuyacam"
  Yanıma düşen gölgeyle kafamı çevirdiğimda yeni çocuklardan biri yanıma oturmuştu! Ben mi ben
BEN ŞOK
BEN BİM
BEN A YÜZ BİR
Yüz şekli bir " Hayırdır birader"!!!!
Ben böyle bakarken çocuk beni hiç takmamıştı ve telefonunu çıkarmıştı. "Tipsiz " -Allah çarpar - çocuk yakışıklıydı hemde fazlasıyla..
" Lan Alin senin sevgilin var sanane çocuk taşsa!" diyen iç sesim bu günlerde fazla haklıydı. Tam önüme dönecekken göt oldum.!
-İç organlarımıda görebildinmi. Göremediysen üzgün değilim! Çek o mide bulandırıcı gözlerini üzerimden.!
Gözlerim dolmuştu ne olursa olsun bu kadar kırıcı olmamalıydı. Ayrıca sinirlenmiştim.
-Kimsin be sen züppe! Yanıma oturamazsın!Git başka yere.!
Züppe kelimesi gücüne gitmiş olacak ki Bir anda ayağa fırladı.
- Çıkın dışarı!
Yuh herkes bir lafıyla ortadan kaybolmuştu ve ben korkuyordum.
- Bana bak küçük sürtük. Bana sesini bir daha yükseltmeyeceksin! Hakaret etmeyeceksin! İstediğim yere otururum! İlk günden canını yakarım!
Her kelimesinde sesi daha fazla yükseliyordu. Ne! O bana "sürtük mü" dedi. Başı yana doğru düştüğünde tokat attığımı fark etmiştim. Beklemediği kesindi.
- Ben sürtük değilim!
Ağzımdan çıkan hıçkırığa engel olamamıştım. Sınıftan koşarak çıktığımda gözüme sadece Ege görünmüştü. Yanıma koştuğunda ben hala titriyordum. Şimdi diceksiniz ki sürtük dedi nie bu kadar ağlıyorsun. O kim ki! Bende bilmiyorum ama eminim ki sebebi şuydu:Okuduğum okulda kızlar bir kirli mendil gibiydi ben üç yıldır ilk defa biriyle sevgiliydim. Sevgilim benim elimi tutmamıştı bile.. Bırakmamıştım..
Ege yanıma geldiğinde:
- Alin ne oldu sana Alin Alin kendine gel! Alin! Ambulans!
Son duyduklarım buydu ve yanığımda hissettiğim tokatlar.. Sonrası karanlık..

************************************

MORDEM TAŞKIRAN

Yolculuk iyi geçmişti. Şimdi ise okul vaktiydi. Babam üç araba yollamıştı. Arabalara atlayıp okula sürmeye başladım. Okula geldiğimizde Arda solumda Berke sağımda ben ortada aynı hızda adımlarla okulun bahçesinde yürümeye başladık.
-Kendimi göt gibi hissediyorum!
-Öylesin zaten Arda!
-Hadi lan ordan! Oğlum bu girişimiz böyle olmamalıydı. Tüm kızlar dışarda olup biz girerken içimize düşmeliydi! Ama bakın kız değil insan yok lan burda!
-Aslında haklısın Arda bende bozuldum! Hepsi derstte!
Kaşlarımı çatıp ikisinede bakınca aralarındaki saçma konuşmayı bitirip benintakip etmeye başladılar. Müdürün odasına kapı çalmadan girdik. Konuşmamıza gerek yoktu! Hemen ayağa kalktı önünü ilikledi ve söze başladı.
-Evet Mordem bey herşey istediğin gibi buyrun gidelim sınıfınıza.
Dedi ve kapıyı açıp çıktı bizde onu takip ediyorduk sunıdın önüne gelince kapıyı çalıp içeri girdi bu haline Arda gibi göz deviresim  geldi. Müdür hemen söze başladı ben sadece izliyordum herkesi..
-Merhaba çocuklar! Dersinizi böldüm kusura bakmayın yeni arkadaşlarınız geldi. Hadi siz kaynaşın! Demi Alin!
Müdürün sözleriyle kafamı Alin dedği kıza kaydı kafasını kaldırmadığı için yüzünü görmemiştim. Bir şeyler mırıldanıyordu duyduklarım karşısında ilk defa kahkaha atasım geldi. Ama ben ben duygusuz bir ifadeyle hala izliyordum. Müdür ön sıradaki su şişesini alıp kızın kafasına fırlattı.
- He gülüm ay müdürüm biz kısık ateşte kaynaşırız. Ahhhh! Hocam niye şişe atıyorsunuz terliğiniz yokmu yada tahta kaşığınız!
Ne diyordu bu kız galiba uyku sersemi olduğu için patavatsızlık yapmıştı. Ama müdür elimde kalıcak!
-Aliiin!
Müdürün ikazının üzerine kız gözlerini kocaman açtı. Bu haline gülesim gelsede gülmedim. Yaptığı şeyi fark edince mahçup olup üzerini düzeltmeye çalıştı ve yere düştü. Arda arkasını dönmüş gülerken ben gülmemiş sinirlenmiştim! Müdürle Alin denen kızın arasında geçen bir bakışma sonucu Müdür diktirip gitmişti. Sınıf hâlâ Alin'e bakıp kahkaha atıyordu. Sınıftaki hoca karnını tutarak konuşmaya başladı. Ben ise Alin'e bakıyordum. Renkten renge giriyordu. Anneme beziyordu gözleri..
-Tamam ta-tamam susun ay karnım! Siz yeni gelenler kendinizi tanıtın!
Hocanın konuşması üzerime sırayla tanıttık kendimizi.
-Ben Arda!
-Ben Berke!
-Ben Mordem!
Bu kadar bilgi yeterdi ben tanıtım boyunca Alin'e bakmıştım kız suratıma bile bakmamıştı. Yanına yaklaştığımda yine patavatsızlık yapıyordu dıştan düşünüyordu.
"İç ses sus bi yaa uyuyacam"
Yanmına oturduğumda kafasını kaldırıp bana bakmaya başladı. Bir an bende baktım. "Hayırdır birader"!!!!
Bakışı atıyordu hiç takmayarak telefonumu çıkardım.
" Lan Alin senin sevgilin var sanane çocuk taşsa!" Biri bu kızın çok fazla sesli düşündüğünü ona söylemeliydi. Sevgilisimi vardı! Kaşlarımı çatıp kıza döndüm:
-İç organlarımıda görebildinmi. Göremediysen üzgün değilim! Çek o mide bulandırıcı gözlerini üzerimden.!
Gözleri dolmuştu. Tam pişman olacaktım ki o söz bana Züppe demişti. Şimdi çok olmuştu bu cadı;
-Kimsin be sen züppe! Yanıma oturamazsın!Git başka yere.!
Bana kimse Züppe diyemez ve bağıramazdı ben Mordem Taşkıran'ım.
- Çıkın dışarı!
Bağırmamla beraber sınıf boşalmıştı. Herkes beni biliyordu şimdi sıra bu cadıya ders verecektim.
- Bana bak küçük sürtük. Bana sesini bir daha yükseltmeyeceksin! Hakaret etmeyeceksin! İstediğim yere otururum! İlk günden canını yakarım!
Her kelimemde kendime engel olamamış ve bağırmıştım. Bir anda yanağıma yediğim tokatla şaşırmıştım. Bunu beklemiyordum. Ama artık fazla olmuştu. Şimdi kimse onu elimden alamaz. Kafamı kaldırdığımda bir an duraksadım.Gözlerinden yaşlar akmaya başlarken titreyerek konuştu
- Ben sürtük değilim!
Hıçkıra hıçkıra ağlamış ve sınıftan koşarak çıkmıştı. Yumruklarımı sıkıp sakinleşmeye çalıştım. Sıraları tek tek yıkarken ambulans sesi duydum kapıyı açtığımda... Hemşireler Alin denen kızı sedyeye yatırıyordu. O an ilk defa vicdanım sızlamıştı. Sırf sürtük dedim diye bayılmıştı! Bu kız çok salaktı! Bir çocuk onun başında bağırıyordu:
-Ben sevgilisiyim bırakın!
Lan bu ne be alt tarafı sürtük! dedik bu ne dram bu kız kesin oynuyordu.. Ama bu numaralar bana sökmez cadı hiçbir kadın masum değildir. İşlerim hallolduktan sonra bu acıtasyonun hesabını soracaktım.. Sürtük ve cadı sadistçe ama bu kadınların derisini yüzerek onları öldüresim var!!!

NEFESHikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin