Mesaj gelmişti. Ne dediğini hemen öğrenmeliydim. ‘’ Ne dedi ? O da hoşlanıyor mu?!!!! '' Öyle bir şey olamaz diyo '' dediği anda başımdan kaynar sular boşaldı … Ben kaç gündür bu sorunun cevabını merak ederken ,bu cevabı hak etmiyordum . Selen’e Onat’tan bahsettidiğimde yüzü değişiyordu.Bunun da bir mantıklı açıklaması var . '' Selen sen Onat'ı seviyor musun ? '' Saçmalama alakası yok sadece arkadaşça konuşuyoruz . '' Pek inanmadım . '' Bak eğer öyle bir şey varsa saklama benden gerçekten kızmam . '' Eve gelmiştik , kapıyı açıyordu . '' Öyle bir şey yok . Bu soruyu bir daha sorma , lütfen . '' Tamam diyemeden annesi geldi . '' Hoş geldiniz kızlar.
'' Çok tatlı bir kadın ve çok samimiydi.İkimizde ''Hoş bulduk '' dedik ve odaya geçiyorken , telefonuma mesaj geldi numarası yaparak yurda dönmeliydim . Moralim o kadar bozuktu ki canım hiçbir şey yapmak istemiyordu . ‘’ Selen yurttan acil çağırıyolar , ders daha sonra çalışsak olur mu ? ‘’ diyerek inandırıcı olmaya çalıştım . ‘’ Olur tabi de beni meraklandırma yurda gidince haber ver ama ‘’ ‘’ tamam görüşürüz ‘’ diyerek çıktım evden. Kulaklığı takıp, derin derin nefes aldım. Sevmek zorunda değil sonuçta değil mi? Zorla olsa ne anlamı olur. Böyle olması gerekiyor demek ki… Aklımdan onu çıkarmalıyım . Ya hayallerim ? Onunla gülmek , onunla gezmek , onunla eğlenmek … Niye böyle olmak zorunda niyeee ? Ağlamak istiyordum , gözlerim dolmuştu her an ağlayabilirdim . Ama yurda gelmiştim . Hemen odama çıktım oda arkadaşımla pek anlaşamıyorduk o daha gelmemişti . Hemen Selen’e mesaj attım ‘’Önemli bir şey değilmiş. Merak etme . ‘’ diye . Üstümü değişip yatağa uzandım . Oda deniz manzaralıydı. Denizi izledim bir yandan müzik … Bir an dayanamadım . Gözümden yaşlar akmaya başladı . Giderek daha çok kötüleşiyordum .Müziği kapatıp , yorganın altına girdim . Yatıştırmaya çalışıyordum kendimi . Kapının sesini duydum . Ağlamamalıydım . O duymamalıydı… Uyuyor numarası yaptım . Gözleri kapadım ve hiçbir şey düşünmedim . Sonra uyuyakalmışım . Aşağı kattaki oda da kalan melisa , çok yakın arkadaşım , yemeğe çağırmaya gelmiş .
‘’Deriiin uyaaann .’’ Uyumayı çok severim . Baştan duymamazlıktan geldim , uyumaya devam ettim ama uyandırmadan gideceği yoktu. ‘’ Melisa ben yemeğe gelmicem , canım bir şey istemiyor , sana afiyet olsun . ‘’ Normalde yemek vaktini hiç kaçırmam . Ama çok ağlamışım canım hiçbir şey yemek istemedi . ‘’ Sen ağladın mı? ‘’ Nasıl anlamıştı ya . ‘’ Yoo , hayır ne alaka ki ‘’ ‘’ Nasıl ne alaka ya şu gözlerine bak , anlamamak için salak olmak lazım . ‘’ ‘’ Biraz sinirlerim bozuldu o yüzden , kötü bir şey yok merak etme . ‘’ ‘’ Hemen anlatıyorsun ? ‘’ ‘’ Sen yemeğe gider misin Melisa , lütfen daha sonra . ‘’ ‘’ Anlatmadığın sürece bir yere gitmiyorum . ‘’ ‘’ Eğer anlatırsam yine ağlarım , biraz kendime geliyim , dinleneyim olur mu ? ‘’ ‘’ Peki , tamam yemekten sonra gelirim. ‘’ ‘’ Şimdi tekrar uyuyacağım, uyanmak istemiyorum, yarın akşam olur mu? ‘’ ‘’ Tamam iyi dinlen bakalım’’ diyerek yemeğe gitti . Şimdi tekrar nasıl uyuyacaktım ? Yine gözlerimi kapadım , hiçbir şey düşünmemeye çalıştım . Bir süre sonra yine uyumuşum .
http://www.youtube.com/watch?v=3O1_3zBUKM8 ( DİNLEYİN yandan dinleyiin :) )
La la la la la la la la la la la l
Hush, don't speak
When you spit your venom, keep it shut I hate it
When you hiss and preach
About your new messiah 'cause your theories catch fire
Alarm sesiyle uyandım . Erteleyip tekrar yatıp , uyudum . ‘’Uykucu uyaann geç kalıcaksınn ! Saat 7 buçuk kalk hemeenn ‘’ Melisa’nın sesiyle uyandım bu sefer . ‘’ Tamam bağırma ya kalkıyorum . Ohaa 7 buçuk mu ? Bugün okula gitmesem olmaz mı ? ‘’ ‘’ Suus , itiraz istemiyorum , hemen hazırlanıyosun ve okula gidiyorsun yoksa döverim tamam mı ? ‘’ ‘’ tamam sen git ben hazırlanıp , giderim . ‘’ ‘’ Tamam görüşürüz akşam gelince sana ne olduğunu anlatıcaksın ? ‘’ ‘’ Tamam anlatıcağım , görüşürüz . ‘’ Melisa gitti. Okula gitsem mi ? Bugün gitmesem , yarın gideceğim ? En doğrusu gitmek hemen hazırlanıp , çıktım odadan . Bizim yurt 4 katlıydı ben 2.kattaydım . Kahvaltı ve akşam yemekleri giriş katında veriliyordu. Tam kapıdan çıkıyordum , yurdun sahibi , ‘’ Kahvaltı etmeyecek misin ? ‘’’’ Yok geç kaldım zaten , görüşürüz ‘’ diyerek hemen çıktım . Hızlı adımlarla gidiyordum hatta koşuyordum da diyebilirim . Okula vardığımda Onat kapıda bekliyordu . Kalbim öyle hızlı çarpıyordu ki . Durucak sanki zaten nefes nefese kalmıştım . Ona bakmadan yanından geçerken kolumdan tuttu .İçimden ‘’Onat seni seviyorum .’’diye haykırdım . Hem olamaz demişti şimdide beni kapıda bekleyip benden ne istiyordu ? Acaba kararını mı değiştirmişti ?
