BÖLÜM SONUNDAKİ AÇILLAMAYI OKUYUN LÜTFEN :)
Doktorum beni bir süre hastanede misafir etmek istediğinde düşündüğüm tek şey yemeklerin ne kadar iyi olacağı idi sonuçta yemek bir erkek için en önemli şey değil mi? Bazı sorunlarım vardı ve bunları aşmak istiyorum mesela çok çabuk sinirlenirdim, öfke problemi gibi bir şey, sonra garip huylarım vardı ve en en en önemlisi karşı cinsten nefret ederdim. Onlar garip mahlukatlardı, dişi insan bedenine girmiş mahlukatlar. Fazla tehlikeli çıngıraklı yılanlar.
Yirmisine girmek üzere olan bir erkek olarak tabiki bazı ihtiyaçlarım vardı ancak bunları kendi üstün zekamın, pratik çözümleri ile çözebiliyordum. Her ne kadar bazen fazla zorlansamda bir yolunu bulurdu benim biricik pratik zekacığım. "Sen zaten işin olunca gel bana, diğer türlü ne selam ne sabah. Hem zaten o benim zekacığım sana noluyor ben izin vermesem deli dana gibi dolaşırsın ortalarda." diyerek isyan eden biricik iç sesime içimdem "Seni seviyorum." Dedim. O benim bedenimde yaşayan ayrı bir insandı. Ve bana eziyet etmek için bu dünyaya gelip benim iç sesim olmuştu. Hayır olmasada olur yani "İyi gidiyorum bakalım bensiz ne kadar dayanacaksın." Diyerek kız gibi atar yapan iç sesimi pek taktığım söylenemezdi. Size ne kadar 'o bir toka değil' espirisini yapmak istesemde duruyorum, şu ana kadar kimseye yapamadığım için içimde kaldı, gerçi yapmış kadar oldum o ayrı boyuttaki, ayrı dünyadaki, ayrı benim meselem. Yani sizi hiç mi hiç alakadar etmez. Ve sanırsam iç sesim gerçekten kız olabilir, emin değilim. Her bok çıkabilir yani.
Elimde valizim önümde bana kalacağım odayı gösterecek hemşireyi takip ediyordum. Doktorun odasından çıkalı üç dakika yirmi bir saniye olmuştu ve iki yüz kırk yedi adım atmıştım ki sonunda mavi renkli kapıların birinin önünde durabilmiştik. "Burası sizin odanız, bir oda arkadaşınız var, boş olan yatağa ve dolaba eşyalarınızı yerleştirirsiniz. İyi günler." Diyerek totosunu gidip döndü erkek hemşire. Yok totsunu dönüp gitti o. Ve tabikide erkek hemşireler var, güzel bir kızda olabilirdi ama. O zaman dönüp gittiği totosunu izleyebilirdim. Hayır hayır abaza falan değilim ancak güzel bayan bir hemşire daha iyi olurdu. Ve gelmiş 'boş olan yatağa yerleşebilirsiniz' diyor sanki benim başkalarının yatağına yayılmak gibi bir fantazim var. Ve yeni oda arkadaşı nasıl biri olduğunu bırakın kız mı, erkek mi hiç bir fikrim yok. Ancak bir kız ile kalma ihtimalim fazlasıyla düşük.
Odanın kapısını yavaşca açtım ve kapatmam bir oldu. Biraz önce fazlası ile düşük olduğunu söylediğim ihtimal gerçek oldu sanırsam, burdan anlıyoruz ki büyük konuşmamak lazım çocuklar, yarın büyük konuşmamak lazım konulu bir hikaye yazıyorsunuz, iyi dersler. Saçmalamayı bırakıp omuzlarımı dikleştirdim ve odaya girdim. Oda arkadaşım olan kız garip bir şekilde yatıyordu. Yüz üstü yatmış ve kafasını ve kollarını yataktan sallandırıp, ayaklarını duvara dayamıştı. Garip bir şekilde yattığı kadar, tipide baya bir garipti.
Mavi uzun saçları vardı ve sarktığı için yerleri süpürüyorlardı 'acaba kafasına oksijen gitmiyor ondan mı böyle yatıyor anlam veremedim doğrusu hem benim oda arkadaşım olacak mahlukat niye kız ki?' Ve üstlerden iki tutam alıp toplamıştı. Üzerinde beyaz bir şort vardı, bu mu anormal demeyin hemen anlatıyorum işte, sağ dizinin üstüne gelen şeker pembe bir çorap gitmişti, sol bacağında dizinin altı ve üstünde beşer parmak şeklinde dizlik gibi bebe mavisi bir şey vardı ve bebe mavisi bir kısa çorap giymişti. Üzerinde ise sol kolu sıfır, sağ kolu bollaşan hani şu Hürrem Sultan modeli gibi olan bebe mavisi bir buluz vardı. Sol elinde parmakları açıkta olan deri gibi görünen beyaz renkte bir eldiven vardı. Ve kırmızıya yakın pembe lensler. Kız resmen japon animasyonu olan animelerden fırlamış gibiydi.
Garip oda arkadaşımı umursamdan sağımda kalan dolabı açtım ve eşyalarımı yerleştirmeye başladım. Yaklaşık kırk beş dakika on saniyede işim bitmişti. Üç adımda yatağıma vardım ve ayakkabılarımı çıkarıp sırt üstü yatıp tavan ile bakışmaya başladım.
ŞİMDİ OKUDUĞUN
¿SORUNLULAR¿ #WATTYS2016
Humor"Hiç mi erkek görmedin?" Beni takmayarak sırıttı ve cevap verdi "Kafanda mantar var." Dediğine karşılık "Yok seninde boynuzların var!"diyerek böğürdüm. "Oha! Gerçekten mi?" ~¤~ "İsmin ne mantarlı çocuk?" Sinirle soludum ve garip oda arkadaşıma dönüp...