Çıkış Yapsam Silinir Mi? (KaiSoo)

31 ÇYSM? (M)

Yorumlarınızı bekliyorum*-* Çünkü en uzun bölüm bu oldu eheheh

Bir de smutumsu sahneler var<31

31. BÖLÜMÜN GELMESİNİ BEKLİYORDUM!!!

*****

Kyungsoo duyduğu şeyle kıkırdadı.

''Hyung *hıck* öpüyüm mü *hıck* seni?''(çıldırtıyım mı seni , napcan okuldan mı atcan?)

Jongin aniden yanaklarını basan sıcaklık yüzünden elleri ile kendine hava verdi.

''Yah! Sehun başka bir şey iste öğretmen-öğrenci arasında olabilecek bir şey mi o sence...'' 

Sanki onun dudaklarını öpen o değilmiş gibi konuştu. Kyungsoo duyduğu şeyle kaşlarını çattı.

''Öyle mi *hıck* hyung... TAMAM KYUNGSOO *hıck* KİM Kİ ZATEN? UYDURUK BİR *hıck* ÖĞRENCİYİM BEN DEĞİL*hıck* Mİ?

Jongin işlerini batırdığı hissediyordu yüzünü sıvazladı ve kucağındaki ufaklık ile ayağa kalktı.

''Artık geç oldu hadi eve gidin.'' Sanki kovarmış gibi söyledi. ''Yani Kyungsoo daha yeni hastaneden çıktı biraz dinlensin.''

Sehun ona imayla göz kırptı ve Luhan'ı kolundan tutup onu da kendiyle beraber kaldırdı.

''Eee tabi sizin işleriniz vardır. Biz gidelim.'' Ardından yukarıdakilere seslendi. ''Çocuklar!! Hadi gidiyoruzz!!''

Kırmızı saçlı Chanyeol ve kırmızı yanaklı Baekhyun yanlarına geldiğinde Sehun kahkaha atarak konuştu.

'''Siz böyle kırmızı kırmızı iyi yakıştınız haaa.'' Ardından bakışları Baekhyun'un dudağına kaydı. ''Oooo işi de pişirmişler ve başka yerleri de kırmızı-'' Luhan gözlerini devirdi ve boşboğaz- sarhoş hocasını kapıya doğru ittirdi. 

Kızarmaktan morarmaya geçmiş Baekhyun kapıdan çıkarken, Chanyeol bakışlarını Kyungsoo'ya çevirdi.

''Hey ufaklık , görüşürüz.'' Kyungsoo, hocasının kucağındayken sersem sersem gözlerini kırpıştırdı ve kahkaha atıp ellerini salladı.

''Sana da görüşürüz, sana da *hıck*  baybay ,sana da kırmızı*hıck* kafa.'' Chanyeol onun tatlılığına kahkaha attı ve uzun kahverengi saçları karıştırıp evden çıktı.

Jongin sinirle nefesini dışarıya verdi .

''Artık onla bu kadar yakın olma.'' Küçük olan zıpladı ve kahkaha atarken konuştu.

''Neden neden neden *hıck* yoksa sen beni kıskanıyor musuğğğn???''

Kyungsoo ellerini ağzına kapatıp utangaç kızlar gibi kıkırdadı. Esmer olan ise onun tatlılığı yüzünden kafayı yiyecek gibi hissediyordu. 

Kafasını iki yana sallayıp kucağında ki Kyungsoo'yu yatağa bıraktı ve cebinden telefonunu çıkarttı. Ev arkadaşını ararken gözleri ile Soo'yu süzüyordu , deli çocuk ellerini havaya kaldırmış yatakta dönüp duruyordu. 

''Alo?'' Diğer taraftan duyduğu sesle sıçradı. Ona bakmaya öyle dalmıştı ki , dünyadan soyutlanmıştı.

''Öhm...Jin hyung?''

''Jongin bugün ben arkdaşım da kalacağım. Hem siz de rahat rahat öpüşürsünüz.'' Jin , kıkırdadı ve telefonu kapattı. 

Uzun olan telefonu kızaran yanaklarından çekti.

''Neden herkes bu imada bulunuyor. Tanrım...'' Bakışları diğerine kaydığında nefesinin kesildiğini hissetti. 

''K-kyungsoo n-neden  t-tişörtünü ç-çıkarttın?''