Hepimiz kenar mahalle çocuğuyuz öyle varlıklı olanimiz yok bu yüzden 5 saatlik yolu akbillerimizle gidecektik
Ya o bu değilde bu manyak hakkaten topladı hepimizi götürüyor dedi erdo sonra hep beraber bi gülme onun ardından sarı "yanlız baya bi yol gittik ve hiç bir aksilik yaşamadık sanırım bu sefer güzel olacak" bu sefer daha sesli güldük halimize aldırmıyorduk 5 tane koca adam sırtlarında çantaları tramvay vagonunun en arkasında yere oturmuş hatta yayılmış vaziyetteydik insanların bakışları umurumuzda bile değildi utanmaz değildik belki ama utangaç hiç değildik saat 7 gibi kamp alanımıza vardık her şey beklenmeyecek kadar güzeldi sağ tarafımız orman önümüz deniz arkada köy sol taraf dağlık "mükemmel derecede huzurlu bir mekan burası" diye lafa daldım ama karşılık alamadım oturup birer sigara içtikten sonra cadirimizi kurduk hemen yerleştik ve yüzmeye gittik ama hepimizin içinde bir tedirginlik vardı bu kadar güzel olmamalıydı bir engel olmalıydı bu durum en fazla erdonun canını sıktı köpekten ve tenha alanlardan korkan erdo hava kararmaya başlayınca sıkıntısını dışarı doğru vurmaya başladı çünkü sahil yavaşca tenhalasiyor yerine köpekler ve alkolikler doluyordu hemen mangal yakıp karnımızı duyurduk mangal ateşini de yakıp yıldızları seyre koyulduk şehirde görülmeyecek bir şeydi çok güzeldi sıra ile konuşmaya başladık ateşin başında simdi nolcak be abi deyip sigarasından bir duman çekti Apo herkes ona yoğunlaşmıştı ikinci cümlesini bekliyordu dumanı ufledikten sonra dönüp ciddi ciddi ayrılacak mıyız derin bir sessizlik oluştu ortamda dalgaların sesi yanan odun citirtisi öne eğilmiş beş kafa