Luke kollarında biriktirdiği kitapları dolabına fırlattı. Acele ediyordu çünkü, Michael her cuma saat dörtte Starbucks'a giderdi. Onunla karşılaşmak istiyorsa okuldan erken çıkmalıydı. Çantasını yerden alıp omzuna taktı ve gözlerini telefonundaki saatten ayırmadan çıkışa yürümeye başladı. Oldukça sert bir şeye toslayıp birkaç adım geri savrulduğunda içinden küfretti.Kimdi bu
-Michael'la karşılaşmak için Starbucks'a gitmesini birkaç saniye de olsa geciktiren-lanet olası yabancı?!Luke gözlerini öfkeyle kaldırıp önüne baktığındaysa, nefesi kesildi. O kadar büyülenmişti ki, tek kelime edemeden bakıyordu önündeki oğlana. Tüm vücudu birden taş kesilmişti sanki. Michael karşısında kot ceketi, mavi saçları ve masum bakışlarıyla dikiliyordu.
"Pardon dostum." dedikten sonra bakışlarını yere indirdi Michael. Yere düşmüş olan Luke'un telefonunu aldı ve Luke'a uzattı.
Luke'un tek yapabildiği aynı öfkeli yüz ifadesiyle Michael'a bakmak oldu. Şoka girmiş gibiydi, yüz ifadesini dahi yumuşatamıyordu.Telefonunu almak için bile tepki gösteremiyordu. Michael ufak bir gülümseme bahşettiğinde gerçek hayata dönerek hızla elini Michael'ınkine doğru uzattı ve telefonu aldı. Michael yanından sıyrılarak geçip gitti, ancak Luke aynı ifadeyle orada kalakaldı. Luke Starbucks'a gitmeyi boşvererek deli gibi koşarak evine ulaştı ve hissettiği duyguların yoğunluğundan dolayı ağlamaya başladı. Sadece birkaç dakika daha görebilmek için üç saat beklediği çocukla bugün çarpışmışlardı. Göğüsleri birbirine değmişti. Michael ona "Pardon dostum" demişti, telefonunu alıp ona uzatmıştı, ona gülümsemişti utangaç bir şekilde, elleri birbirine değmişti ve giderken Luke'un omzuna değip geçmişti. Luke için tüm bunlar çok önemliydi, her anını hatırlamaya çalışıyordu yaşadıklarının. Bugün belki de en mutlu günüydü onun.
penguinsrmylife08: hey mike o kadar mutluyum ki
kittenshollyballs: BEN DE ÖYLE KUTSAL KEDİ PENİSİ ADINA
penguinsrmylife08: neden bu kadar mutlusun bebeğim? yani, büyük harflerle yazdığına göre... cidden mutlusun
kittenshollyballs: BUGÜN AŞIK OLDUĞUM ÇOCUKLA KONUŞTUM
kittenshollyballs: O KADAR SERT BİRİSİ Kİ
kittenshollyballs: SANIRIM EN ÇOK DA SERT YANINA AŞIĞIM
kittenshollyballs: ONUNLA GÖZ GÖZE GELDİĞİMİZ HER AN, HER SİKTİĞİMİN ANI, VÜCUDU GERİLİYOR SANKİ
kittenshollyballs: ohhhh yüce tanrım onu gerçekten çok seviyorum
kittenshollyballs: elleri de çok soğuktu lol keşke ben ısıtmasına yardımcı olabilseydim
kittenshollyballs: pekii, şimdi sen neden mutluydun anlat bakalım?
penguinsrmylife08: ah :D
penguinsrmylife08: boşversene
Ve Luke o gün ikinci defa ağlamaya başladı. İlkinin aksine, çaresizce akıyordu göz yaşları.
'Michael neden başka birisine aşık'
'Benim ona beslediğim duyguları o neden başka birisine besliyor'
'Tanrı beni önce en mutlu sonra ise en mutsuz insan yaptığına göre benden gerçekten nefret ediyor olmalı'
'Oh, kendimden ben de nefret ediyorum'
'Michael'ın aşık olduğu gibi birisi olamadığım için.'
***
evet arkadaşlar luke michael'a koridorda aynen medyadaki gibi baktı
alckwkzkskdjamzkkskskspclwjagqyshlşfiş
YA AMK KEKOSU
ŞİMDİ OKUDUĞUN
in another life | muke
Fanfiction✗ Texting ✗ Michael'a gizliden gizliye büyük bir aşk besleyen Luke'un hisleri, aralarında yaşananlar, konuşmaları ve karşılaşmaları. ✧ Başka bir hayatta senin olurdum, kalmanı sağlardım. ✧