Artık SON

Harry

hee bu arada unutmadan Harry daha gelmedi, okulda ama birazdan gelir.'' ''peki sen nereye gidiyosun?'' ''dedim ya işim var ve senin okul kaydını yaptırıcam'' dediğinde yüzümde istemeden bir gülümseme oluştu. ardından Mitchel gitti. ''gel sana evi gezdireyim.'' dedi ve aksanlı konuşuyordu sanırım rustu. bana evi gezdirdikten sonra yemeğimi hazırladı ve yemeğimi yedikten hemen sonra kapı çaldı sanırım Harry gelmişti. Elena bulaşıkları yerleştirdiyinden sanırım kapıyı duymamıştı bu yüzden kapıyı ben açtım ve açar açmaz da önce bana sonra eve baktı. ''hmm ev doğru sanırım sen yanlışsın ve sen kimsin ayrıca burda ne işin var?'' bana daha cevap verme fırsatı tanımadan konuşmaya başladı."hee tamam yoksa sen şu babamın yetimhanelerden topladığı, sonra da onları kandırıp bi güzel döven çocuklardan mısın?" "b-bi dakka sen neden söz ediyosun ya şaka mı bu?bak eğer şakaysa çok kötü bir şaka söyliyim." "ne şakası kızım ya hem ben senin o sandıklarından değilim tamam mı şimdi izin verirsen içeri girmek istiyorum." dedi ve omzumu omzuyla itip geçti.bense orda öylece kalakalmıştım ne yani bu adam beni kandırmış mıydı? ama ben ona göstericem beni kandırmanın ne demek olduğunu! diye düşünürken Elena nın "hadi içeri geç üşiceksin" demesiyle irkildim. hemen içeri geçtim. salondaki koltuğa oturdum ve Mitchel ı beklemeye başladım.Elena ya "Mitchel ne zaman gelir?" dediğimde bana "biraz geç gelir" dediğinden televizyonu açtım. futbol hiç sevmem diye düşündüm ve tam kanalı değiştirecekken Harry kumandayı elimden kapıp yan koltuğa geçip ayaklarını uzattı. "hey napıyosun sen ya?!" "bi şey yaptığım yok gördüğün gibi televizyon izliyorum." "evet izliyosun ama yanlış kanal" "yoo gayet doğru bi kanal." "şu kumandayı verir misin?" "hmm bi düşüniyimmm hayır." "iyi bakalım sen vermezsen ben alırım" dedim ve sanırım ondan kumandayı alıcağımı anlamaış olmalı ki hemen koşmaya başladı. ben de onun peşinden koşuyordum. salonda bir kumandayı almak için birsürü tur atmıştık ve hâla kumandayı alamamıştım ama bu hoşuma gitmişti anlaşılan Harry nin de hoşuna gitmişti bu durum hem zaten canım da sıkılıyodu yani eğlenceye yer arıyordum zaten daha çocuktuk eğlenmek bizim de hakkımız. düşüncelerimden arınıp Harry nin elindeki kumandayı almaya odaklanmam gerekiyodu. hâla koşuyoduk. birden Harry nin Mitchel a koşup "babaaa" diye sarıldığını gördüm. onları öyle görünce kendi babam aklıma gelmişti ve birden gözlerim dolmuştu. Mitchel bunu fark etmiş olmalı ki Harry yi bırakıp bana "Sana güzel haberlerim vaar." dedi ama ben onu hiç takmamıştım bile hem beni kandıran bir adamı ben napiyim elineden bana gelebilecek tek hayır bana karşı dürüst olmasıydı ama tam düşüncemi tamamlicaktım ki Mitchel konuşmaya başladı "okul kaydını yaptırdım artık sen de Harry iel aynı okula gideceksin ve en önemlisi sana bir süprizim var." dedi ve elinddeki poşetlerden bir tanesini bana uzatarak "al bu senin ama bir şartım var bunu odanda tek başına açmanı istiyorum." dedi aslında bir yandan Mitchel i beni kullandığı için reddetmeyi, atar yapmayı,tavır koymayı istiyordum ama bir yandan da o hediyeyi deli gibi açmak istiyordum. en sonunda kararımı verdim tam onu terslicekken ağzım başka gözlerim başka şey söyelmeye başladı kendime engel olamayıp hediyeye uzanarak "teşekkür ederim" dedim ve koşarak merdivenlerden çıkıp odama gittim. off ya ben naptım salak ben adam zaten seninle oyun oynuyo sen burda kendini oyuna kaptırıyosun diye düşünürken odaya birden Harry girdi. "senin sorunun ne? yani neden böyle tam bir şey yapacakken birden yanıma geliyorsun hayır yani sanki biri senin yanına geliyo ve sana benim hakkımda durum raporu veriyo." "sen ne diyosun ya ne dedektifi ne ajanı bunları da nerden çıkarıyosun he yani rahatsız oluyosan o senin sorunun istediğim zaman istediğim yere gelirim. ev benim keyif benim." "ben dedektif ya da ajan demedim bu bir, evet rahatsız oluyorum bu iki, istemiyosan giderim bu da üç" "ben de sana senden rahatsız oluyorum,git demedim artı hiçbir yere gidemezsin" "istediğimi yaparım ya sanane. hem senin dediğin gibi ayak benim keyif benim nereye istersem oraya giderim ayrıca sen demedin mi Mitchel seninle oyun oynuyo filan diye." "dedim ama hepsi emin ol senin iyiliğin için" "bak biz daha çocuğuz sen bana neyin iyi gelip neyin kötü gelebileceğini nerden bilebilirsin ki ben daha bunun cevabını bilemeden sana noluyo?" "anlamıyosun dimi?" "neyi ya neyi?" "hediyeni aç bakta gör bakalım sana neyin iyi gelip gelmeyeceğini biliyo muymuşum bilmiyomuymuşum?" dedi ve odadan kapıyı sertçe kapatıp çıktı. gözüm hediyeme gitti. önce hediyeye öylece baktım sonra açmaya karar verdim. bu sefer bana hiçbir şey engel olamazdı. hediyenin üzerinde bir not vardı notu okumaya başladım.

MERHABA BEN HARRY TANIMIŞSINDIR ZATEN KİM BİR HEDİYE NOTUNA MERHABA DİYE BAŞLAR Kİ NEYSE ÇOK UZATMADAN KONUYA GİRİCEM. BU HEDİYEYİ AÇMADAN ÖNCE BUNU BİR FRAGMAN GİBİ DÜŞÜN ONA GÖRE OKU TAMAM EVET BAŞLIYORUZ BAK BEN SENİN BURAYA GELMEDEN ÖNCE NELER YAŞADIĞINI BİLİYORUM AMA NERDEN BİLDİĞİM BAŞKA ZAMANIN KONUSU NEYSE BU SEBEPLE HEDİYEMİ BİRAZ ONA GÖRE SEÇTİM BU HEDİYEDE BABANLA ROKİE İLE İLGİLİ BİRKAÇ İPUCU VAR VE SENİN BUNLARI MERAK ETTİĞİNİ BİLİYORUM AMA ÖNCELİKLE SAKİN OL AMACIM KÖTÜ DEĞİL VE EN ÖNEMLİSİ SAKIN AMA SAKIN KAÇ YAŞINA GELİRSEN GEL BU EVDEN YA DA BENİM YANIMDAN HİÇ AYRILMA OLUR MU? ÇÜNKÜ SEN BANA HİÇ YAŞAMADIĞIM DUYGULARI YAŞATTIN YAŞATIYOSUN DA (İYİ ANLAMDA) BU SEBEBLE EMİN OL BURDA GÜVENDESİN HEE HATTA BABAM SANA NE YAPARSA YAPSIN NE SÖYLERSE SÖYLESİN BEN SENİ KORURUM MERAK ETME AMA BANA SÖZ VERMENİ İSTİYORUM HEP BENİM YANIMDA KAL OLUR MU? HATTA OLUR MU DA DEĞİL HEP BENİM YANIMDA KAL ÇÜNKÜ ŞUNU BİL Kİ BEN SENSİZ BİR HİÇİM SENİN BANA KARŞI NE HİSSETTİĞİNİ BİLMİYORUM AMA BEN SENİ ÇOK SEVİYORUM VE SEVİCEMDE..

NOT: HADİ AMA BEN KAÇ YAŞINDAYIM TABİKİ BAZI SÖZLERİ BAŞKA YERLERDEN DUYMUŞ YA DA OKUMUŞ OLABİLİRİM AMA BEN DUYGULARIMIN ARKASINDAYIM VE YAZDIĞIM HER ŞEY DOĞRU BUNDAN EMİN OLABİLİRSİN ŞİMDİ HEDİYENİ AÇABİLİRSİN UMARIM SENİN İÇİN DOĞRU OLAN ŞEYİ SEÇMİŞİMDİR.

notu okuduktan sonra gözümden istemeden bir yaş geldi ama aynı zamanda da salak salak sırıtıyordum. gözyaşlarımı ellerimle silip hediyeyi açmaya koyuldum. hediyeyi yavaşça açtım.