MESAFE

BÖLÜM 4**

Medya: Mesafe Kapak Tasarımı
Playlist: Emre Aydın»Buralar Yalan
Ed Sheeran»Give Me Love

   "Özlenen yakınındayken  
                  hasret olmaz mı?"

Neler yaşıyoruz? Ne olaylar geçiyor başımızdan? Peki bunların sebebi ne? Durun durun ben söyleyeyim. Güven.

Karşınızdaki insana güveniyorsanız, sırlarınızı paylaşıyor belkide ondan akıl alıyorsunuz. Sonra ne oluyor? Bom! Her şey başınıza yıkılıyor. Üzülüyor, belkide suçu kendinizde arıyorsunuz. Ama bu yaşadığınız hayal kırıklığını düzeltmiyor aksine sizin içiniz kapanık bir tip olmanıza yol açıyordu. Ve burda güvenin sevgiden daha güçlü bir duygu olduğunu anlıyorsunuz. O insanı ne kadar severseniz sevin eğer güvenmiyorsanız olay bitmiştir.

Şu anda bende büyük bir hayal kırıklığı yaşıyorum ve bunun düzeleceğinide düşünmüyorum. Bir şeyin yanlış olduğunu bile bile yapmak aptallıksa ben şu dünyadaki en aptal insanlardanım.

      Onlar karşımda benden bi'haber tartışmaya devam ederken bende aptallığımı düşünüyordum.

"Sana o kızdan uzak durmanı söylemiştim Utku."
Bu o'ydu şüphesiz. Bu cümleyi duyduktan sonra güvenlik kulübesine biraz daha sinmiş onları dinlemeye karar vermiştim. Kimden bahsettiklerini merak etmiştim açıkçası.

"Bende sana o kızı tavlayacağımı söylemiştim Barkın Atasoy. O sefil ve umursamaz Buzlar kraliçesinin sizin dediğiniz kadar zor lokma olmadığını, kendi isteğiyle yatağıma girdiğinde kanıtlamış olacağım." dedi o küçümser ve acımasız ses tonuyla.

Bu-bunları söyleyen Utku olamazdı. Bugün yanımda şebeklikler yapan beni güldüren insanla bu insan aynı kişi değildi. Kendimden bir kez daha nefret ettim ona bu kadar çok çabuk güvendiğim için.
Böyle bir şeyi nasıl yapar diye düşünürken Barkın'ın;

"Bak dostum o kızın yanına yanaşıp, onunla takılarak onun kolay lokma olduğunu bize kanıtladın zaten. Şimdi, o lanet kızın babamın arkadaşının kızı olduğunu biliyorsun. O yüzden beni şu saatten sonra bir de bebek bakıcılığı yapmak gibi bir duruma düşürmeden şu ise bir son versen iyi olur."
diyen sesiyle bir kez daha yıkılmıştım. Ve bunu herne kadar kabullenmesemde şaşkındım. Şaşırdığım birçok şey vardı.
  Benim üzerimden iddiaya girmeleri, Barkın'ın beni kolay lokma olarak nitelendirmesi ve son olarak beni tanıyor olması. İnanabiliyor musunuz beni farkındaymış. Beni tanıyormuş.
Babasının arkadaşının kızı olarak.

Seni tanıyor olması sana lanet kız, bebek veya kolay lokma gibi yakıştırmalar  yaptığı gerçeğini yok etmiyor Buzlar kraliçesi.

Ve işte bende benim çok sevgili(!) iç sesim nerde kaldı diyordum.

Bir kaç saniyeliğine girdiğim transtan çıkmış yine onlara odaklanmıştım. Bunları daha sonra da düşünebilirdim.

"Bir işe başladığımda o işi yarım bırakmadığımı en iyi sen bilirsin dostum. O yüzden şimdi gitsen iyi olur çünkü eritmem gereken bir Buzlar kraliçesi var." diyen Utku'yla bir kat daha ondan tiksinmiş ve hemen telefonuma sarılmıştım.
Gönderilen: Utku
"Beni bekleme. Acil eve gitmem gerek. Kusura bakma."
Mesajı gönderdikten sonra ona bakmıştım ve saniyeler sonra telefonuna mesaj geldiğini bildiren ses ortamdaki sessizliği bozmuştu.
Bir kaç küfür mırıldanıp telefonla uğraşmıştı. Bana mesaj attığını titreyen telefonumdan anlamıştım.
Gönderen: Utku
"Başka bir zaman yaparız o halde. Umarım evde bir sıkıntı yoktur. Görüşürüz." ve o yanakları kızarmış tatlı gibi duran gülen emoji.

"Buzlar kraliçesinin buzlarını başka zaman eritme gerekecek dostum. Kızın evde işi çıkmış." dedi o iğrenç ses tonuyla.

"Yürü o zaman mekana gidelimde kafa dağıtalım. O ucubeyle hakkından fazla uğraştın zaten." diyen Barkın'la birlikte oldukları yerden uzaklaşarak okulun önünü terkettiler.