Marinette ' in ağzından,
Herkes odasından eşyalarını alıp otobüse koyuyordu. Biz de bagaja koyduktan sonra yine en arkaya oturduk. Yol boyunca birbirimize yaslanıp uyuduk. Ve tabi fırsatçı Alya bizim fotoğrafımızı çekmiş. Okula geri döndük. Ve derse giricez. Sınıfa çıkınca öğretmen yer değişimi yapıcağımızı söyledi.Öğretmen:
Alya - Nino
Marinette - Adrien
Max - Sabrina
Nathaniel - Juleka
Kim - Chloe
Alix - RoseChloe: Öğretmenim bir yanlışlık olmalı. Çünkü benim Adrien ile oturmam lazım yani Kim ' i Marinette ' in yanına alın.
Öğretmen: Üzgünüm küçük hanım ama hiç bir yanlışlık yok. Ama eğer istersen Nathaniel ' la beraber oturabilirsin.
Chloe: Hayır kalsın.
Chloe elbette vaz geçti. Öğretmen ona haddini bildirdi.
Öğretmen: Çocuklar! Müdürle bir karar aldık. Bu gün eve gidip dinlenebilirsiniz. Zaten yarın cumartesi. Güzel güzel dinlenin. Görüşürüz.
Tüm sınıf: Oleeeyeyyyyyyy!!!!!
Herkes evine gitti. Tam giderken Adrien evine gidebileceğimizi söyledi ben de kabul ettim. Eve tam giderken aklıma bir şey takıldı.
Ben: Adrien.
Adrien: Evet?
Ben: Peki ya baban beni sevmezse?
Adrien: Pek sanmam çünkü sen çok güzel tasarım çiziyorsun. Ve babam bunlara saygı duyar. Yani seni sevicektir.
Ben: Umarım. Çizim kitabım yanımdaydı zaten.
Adrien: Mükemmel.
Evin kapısına geldik ve içeri girdik. Adrien ' ın babası bana bakıyordu.
G. Agreste: Bu kız kim Adrien? Yoksa kız arkadaşın mı?
Adrien: Şey. Aslında evet. Ve sana göstermek istediği bir kaç çizim var.
G. Agreste: Pekala odama gelin.
Adrien beni Bay Agreste ' in odasına götürdü. Hemen çizimlerimi hazırladım ve içeri girdim.
Ben: Buyrun efendim.
Defteri verdim ve masanın yanındaki sandalyeye oturdum. Adrien karşımdaki sandalyeden bana gülümsüyordu.
G. Agreste: Bu çizimler çok güzel. Aferin...
Ben: Marinette.
G. Agreste: Aferin Marinette.
Ben: Çok teşekkür ederim.
G. Agreste: Bu çizimleri uygulamak ister misin? Sana yardımcı olabilirim.
Ben: Onur duyarım. Teşekkürler.
G. Agreste: Gidebilirsiniz.
Adrien: Tamam baba.
Adrien ' la odadan dışarı çıktık. Ve yemek salonuna gittik.
Adrien: Eğer acıktıysan aşçı sana bir şeyler hazırlayabilir.
Ben: Yo! Gerek yok.
Adrien: O zaman akşam yemeğini benimle yiyeceksin. Tamam mı?
Ben: Daha iyi olur.
Adrien: Benimle gel.
Adrien başka bir odaya girdi ben de odaya girdim. Oda da çok güzel bir kadının resmi vardı. Aynı Adrien ' a benziyordu.
Ben: Yoksa bu kadın senin annen mi?
Adrien: Evet. Ona ne olduğunu tam bilmiyorum. Babam bana onunla ilgili hiç bir şey anlatmadı.
Ben: Çok üzgünüm.
Adrien: Neyse. Sadece sana göstermek istemiştim. İstersen biraz dışarı çıkalım.
Ben: Sen bilirsin.
Adrien ' la bir kafeye gidip oturduk. Ve lanet olsun ki Chloe ile karşılaştık.
Chloe: Adribalıııımmm.
Adrien: Ahh. Chloe.
Chloe: Adrien hadi beraber gezelim.
Adrien: Eeee. Şimdi olmaz.
Ben: Ya da hiç bir zaman.
Baya sinirlenmiştim. Adrien bana sakin ol dercesine baktı. Biraz sakinleştim ama Chleo sarkmaya devam ederse patlıycam.
Chloe: Hadi Adribalım. Beraber alışveriş merkezine gidelim.
Ben: Görmüyor musun seninle gelmek istemiyor!
Chleo: Sen karışma ezik.
Ben: Sana eziği gösteririm!!!!
Adrien: Sakin ol Marinette. Gel gidelim.
Chloe: Nereye Adribalım?
Ben: Elinin körüne! (Aslına böyle demedi kendimi tutamadım pardon) Sana ne?
Chloe: Asıl sana ne! Benimle gelicek.
Ben: Görücez bakalım kiminle gelicek!
Chloe: Anlaştık. Adrien kiminle gelmek istediğini seçicek ve hep onunla gezicek. Ayrıca kaybeden kişiyle bir daha asla konuşmıycak ve görüşmiycek.
Ben: Bana uyar.
Çok sinirlenmiştim. Ne tür bir yarışma olsa katılıcak durumdaydım.
Ben: Adrien kimi seçiyorsun?!
Adrien: Marinette lütfen gel.
Adrien kolumu tuttu ve bir ağacın arkasına gittik.
Ben: Neden buraya geldik?
Adrien: Ne yapıyorsun Marinette?
Ben: Üzgünüm. Chloe beni deli ediyor.
Adrien: Tamam. Önemli değil. Hadi gidelim.
Ben: Tamam.
Bir anda biri üstümüze araba fırlattı. Adrien beni kenara itti. Adrien arabanın altında kaldı. Hemen dönüştüm ve arabayı kaldırdım ama Adrien orda değildi. Biri omzuma dokundu ben de hemen omzumdaki eli tutup yere doğru attım. Ama bu Kara Kedi ' ydi.
Kara Kedi: Sakin ol Prenses.
Hemen Kara Kedi ' ye sarıldım.
Ben: Öldün sandım.
Kara Kedi: Tamam. Bak bir şeyim yok. Ama kötü adamı yakalamalıyız.
Ben: Haklısın.
Kötü adam bize baktı.
Aşk Tanrıçası: Uğur Böceği ve Kara Kedi! Mucizelerinizi vermeye mi geldiniz? İyi seçim.
Kara Kedi: Hiç sanmıyorum.
Aşk Tanrıçası: O zaman zor yoldan alacağım.
Aşk Tanrıçası sopasını Kara Kedi ' ye doğrulttu ve Kara Kedi ' nin üstüne bir ışık geliyordu. Tam Kara Kedi ' ye değecekken önüne atladım ve ışık bana çarpttı.
Kara Kedi: Haaaaayyyyyyyyıııııııırrrrrrrr!!!!!!!!!!!!!!!!
Kara Kedi ' nin ağzından,
Uğur Böceği vurulmuştu. Hemen onun yanına gittim ve gözleri pembeleşti.Uğur Böceği: Ahh. Merhaba aşkım.
Ben: Uğur Böceği! İyi misin?
Uğur Böceği: Evet. Hadi bana mucizeni ver.
Ben: Nedenmiş o?
Uğur Böceği: Hadi aşkım.
708 kelime.