Şişman Prenses(Ara Verildi)

3.Bölüm

       Güzel bir uykunun ardından sabah erkenden huzurlu bir şekilde kalkmış perdeleri açmıştım derin derin nefes aldım.Nedense bugün dolu doluydum kimseye görünmek istemesem bile kapımda bekleyen nazırlar peşimden gelmek için hazırlanırken "gelmenize gerek yok banyo yapacağım hizmetçiye gerek yok"dedim ve kraliyet banyomu yapmak için odaya girdim banyoda bekleyen hizmetçilere "kendim yapacağım siz çıkın"diye emir verdim.İçimden "iyi ki kimseye belli etmiyim dedim" diye geçirdim.Kocaman neredeyse 4 kişinin de banyo yapabileceği kraliyet banyosuna girdim yavaş ve hissede hissede rahatlaya rahatlaya banyomu yaptım.Kilo mu verdim? Diye kendime sorarken banyodan çıktım banyodaki kocaman boy aynasının önünde durup "yok vermemişim hala aynıyım!" diye kendime kızdım.Neyse bir mahzuru yoktu beni seven böyle sevsin herkes beni sevmek zorunda değil ya?! Kıyafetlerimi giyinmek için kendi kıyafetlerimi almadığımı farkettim ve kapıda bekleyen hizmetçilere üzerime tül alıp kapıya çıktım kapıdaki hizmetçilere "en güzel fakat fazla aşırıya kaçmayan giysilerimi getirin"dedikten sonra etrafıma baktığımda karşımda başını önüne eğmiş beni görmeyi beklemeyen utanmış kızarmış Aaronu gördüm. Çok kızmış ve utanmıştım.Tülü sıkı sıkıya tutarak

-Ssenin ne işin var burada Aaron?! Burada sadece kadın hizmetçiler durabilir!

başını önüne eğip utancından yan tarafa bakarak

-Eefendim özür dilerim fakat kraliçenin emriydi sizi bulmamı istedi birlikte kahvaltı yapacaksınız...Hhemen sizi bekliyor hemen giyinmemeli yyani giyinmelisiniz...!

Hem o hem ben utanmıştım

-Pekala sen lütfen dışarıda bekle

 deyip hızlıca banyo odasına girdin kapıya sıkı sıkıya tutundum bu da neydi böyle utanmamalıydım! Suç onundu ona ceza vermeliydim aynada yansıyan yüzüme baktım kıpkırmızı ıslak bir maymun adeta(!) bu halimle mi çıktım diyerek iyice utandım.Üzerimdeki tülü çıkardım daha fazla üşümemek için sıcak banyoya girip dizlerimi göğsüme kadar çektim ve ellerimle tutup başımı içine koydum.Hizmetçiler kapıyı tıklatana kadar böyle kaldım.Kapının tıklamasıyla

-Girin!

Kendi hizmetçim ve arkasında diğer hizmetçiler duruyordu başlarıyla selamladılar

-Efendim giysilerinizi getirdik ve yeni bir tül kurumanız için efendim

-peki şuraya bırakın diyerek banyodaki oturma taşlarını işaret ettim. dediğimi yaptıktan sonra

-Tamam çıkabilirsiniz.

-Peki efendim.

Dediler ve baş selamlarıyla elleri önünde dışarı çıktılar.Hızlıca banyodan çıkıp kurulanıp hemen giyindim pembe,beyaz renkli fırfırlı elbise ve beyaz düz ayakkabıları üzerime geçirip aynada saçlarıma biraz şekil vermek için iyice kurutup salladım annemin bana küçükken öğrettiği saç yapma yöntemiyle saçımı yaptım anneminde dediği gibi "bir prenses her şeyi öğrenmeli ve uygulayabilmelidir her zaman başkasından beklememelidir!."Aynadaki tombul yüzüme bakıp birkaç hareket ve aynada dik durma koca göbeği içine çekme alıştırmaları yapıp dışarı çıktım.Herkes ben geçerken selamlarken dışarıda beni görür görmez kızarıp anında önüne eğilen Aaron'u gördüğüm anda bende kızardım aklıma geliyordu utanmamalıydım fakat nasıl utanmazdım?!Yanından geçip giderken "artık utanmana gerek yok yüzüme bakabilirsin"

 deyip hızlıca kraliyet kahvaltı odasına gittim Aaron peşimdeydi.İçeri gidip annemi selamladım hiçbirşey demedi güler yüz gösterirken birden

-göbeğin içeri!

dedi hızlıca şaşırarak

-Bu içine çektiğim halim...