0.7 -pt.1-

469 51 7
                                    

HyungWon aceleyle evden çıkmıştı. Eşi biraz sorun çıkarsa da ChangKyun için onu bir şekilde ikna etmişti. Hızla gönderilen adrese doğru ilerlemiş ve gözleriyle ChangKyun'u aramaya başlamıştı. En sonunda kuytu bir köşeye sindiğini görmüş ve kalabalığı yararak olabildiğince hızlı bir şekilde ona ulaşmıştı. HyungWon'un kendisine yaklaştığını gören ChangKyun'un gözleri parlamış ve oturduğu yerden kalkarak ona yaklaşmıştı.

"Hey, iyi misin? Bir şey yapmadılar, değil mi?"

"Merak etme hyung, ellemekten ileri gidemediler."

"NE?! NASIL SANA DOKUNMALARINA İZİN VERİRSİN?!"

"Engelleyebilecek güçte değildim."

"Her neyse, hadi gidiyoruz buradan."

HyungWon ChangKyun'un bileğini sıkıca kavramış ve tekrar kalabağının içinden geçmeye çalışıyordu. Fakat bir anda ilerleyemediğini fark etti geriye dönüp sorunun ne olduğuna baktı. Bir adam ChangKyun'u tutmuş ve kendine çekmişti. ChangKyun'un bileğini HyungWon'dan kurtararak belini kavramış ve kollarıyla sıkıca sarmıştı. ChangKyun kendini geriye çekmeye çalışsa da adam onu bırakmıyordu. HyungWon sinirden kudurduğunu hissetmiş ve ChangKyun'u o adamdan ayırmıştı.

"Sen kim oluyorsun da avımı elimden almaya çalışıyorsun?"

Adam sinirle HyungWon'a doğru birkaç adım atmış ve tekrar ChangKyun'u kendine çekmişti.

"Defol buradan da şu güzellikle keyifli dakikalar yaşayayım."

Yamuk bir şekilde sırıtıp yüzünü ChangKyun'a çevirmişti. Belindeki ellerini daha da sıkılaştırıp dudağına eğiliyordu. ChangKyun kafasını yana çevirse de ondan kaçamıyordu. Elleriyle itmeye çalıştıkça daha çok kendine bastırıyor ve arsızca inliyordu.

HyungWon eline geçen ilk şeyi -büyük bir içki şişesini- alıp adamın sırtında parçalamıştı. Adam acıyla geriye çekilirken onun suratına bir yumruk geçirmişti. Tekrar ChangKyun'un bileğini kavrayıp hızla oradan çıktılar ve biraz uzaklaştıktan sonra küçük bir çocuk parkındaki banklardan birine oturdular.

ChangKyun hala olayın şokunu atlatamamış, tek bir noktaya odaklanmış öylece bakıyordu.

"Hey, kendine gel."

"Ah, üzgünüm hyung. B-ben, hala g-gözümün önüne geliyor."

"Bir daha sakın tek başına öyle yerlere gitme. Cidden derdin neydi senin?!"

"Sadece kafa dağıtmak istemiştim."

"Evde de içebilirdin!"

"Özür dilerim hyung."

Sib Ncaim [HyungKyun]Hikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin