0.9

512 50 21
                                    

ChangKyun başı öne eğilmiş bir şekilde kapının açılmasını bekliyordu. Birkaç dakika sonra kapı açılmış ve kafasını hafifçe kaldırıp HyungWon'a selam verdikten sonra içeri geçmişti. Salondaki koltuklardan birine oturmuş hala elleriyle oynuyordu. HyungWon ortamdaki gergin havayı bozmak için konuşacak bir şeyler düşünüyordu.

"Bu kadar kötü hissetmene gerek yok ChangKyun. Cidden bunu sorun etmiyorum."

'Demek sorun edilecek kadar önemli değildi.' diye geçirdi içinden ChangKyun. Bu nedensizce daha da üzmüştü onu. Önemsizmiş gibi hissettirmişti.

"Bir şeyi merak ediyorum. Sen benden hoşlanıyor musun?"

Duyduğu soruyla gözleri kocaman açılmıştı. Ne yapacağını bilememiş ve kaskatı kesilmişti. Ağzını açarsa her şeyi mahvedeceğini biliyordu bu yüzden susmayı tercih etti. Susmak kabullenmek demekti zaten.

HyungWon oturduğu yerden kalkıp ChangKyun'a yaklaşmıştı. Koltukta iki büklüm olan ChangKyun'un önünde ayakta durmuş ve uzun parmaklarıyla çenesini kavramıştı. Kafasını hafifçe kaldırmıştı fakat bu yaptığına pişman olduğunu hissetmişti HyungWon. Çünkü kendisinin bacakları uzundu ve ChangKyun ise oturuyordu. Düzgün bir şekilde otursa bu kadar sorun olmazdı ama mahçupluktan iki büklüm olduğu için yüzü kasık bölgesinin biraz üstüne denk geliyordu. Bu yakınlık içinde garip bir his uyandırıyordu. Tıpkı öpüştükleri gündeki gibi bir his. HyungWon bu histen hoşlansa da bu his onu korkutuyordu. Eşine de aynı hisleri besliyordu zamanında. Bu yüzden evlenmişlerdi zaten.

Fazla yakın olduğunu düşünüp bir adım geriledi ama eli hala onun çenesini kavrıyordu.

"Sana bir soru sordum ChangKyun."

Biraz ChangKyun'un üstüne eğilmiş gözlerinin içine bakıyordu. ChangKyun aceleyle gözlerini kaçırmış ve nereye bakacağını bilememişti. HyungWon gittikçe daha çok üstüne eğiliyor ve onu koltukla arasına sıkıştırıyordu.

"Susmanın kabullenmek olduğunu sen de benim kadar iyi biliyorsundur ChangKyun."

'Biliyorum hyung'

Bu içinden geçirdikleri, HyungWon'un dudakları ikinci kez kendi dudaklarına kapanmadan önceki son düşünceleriydi.

Sib Ncaim [HyungKyun]Hikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin