*Jungkook'un Ağzından*
Hass demiştim en son.
Çünkü YuNa burada!
O kim mi?
Lise'den eski sevgilim.
Ama şimdi ondan nefret ediyorum.
-Jungkook?
-Ne işin var burada YuNa?!
-Ben sadece öylesine gelmiştim.
-Şimdi git.
-Neden?
-Sevgilim gelecek!
-Oo sevgili yapmışsın hemen.
-KİM YUNA! Sana git dedim.!
-Peki şimdi gidiyorum ama o sevgilin olacak kızı bulursam bittin sen!
-Hıı tabii tabii . Hadi naş!
Diyip kapıyı suratına kapadım.
* Bojogae'nin Ağzından*Yaklaşık yarım saat 45 dakika sonra gelmiştim. Taksiye parayı ödeyip iki katlı şirin bir baçesi olan bir evin önünde durdum. Burada mı yaşıyordu. Woah! Çok şanslı. Bende şanslıyım ama ailemle büyük bir evde yaşıyorum tek değil -_-
Zile bastım.
-Kim o?
-Benim Bojogae.
Kalbim yerinden çıkacak gibi oldu.
Ve kapıyı açtı.
-JUNGKOOK!
-B-bojogae...
-Senin ne işin var bu evde? Yanlış mı geldim?
-H-hayır yanlış gelmedin. B-burası çocukluk arkadaşının evi.
-Sen de ev arkadaşı falan mısın? Ne kadar büyük bir tesadüf.
-Be-ben burada tek yaşıyorum Bojogae.
-Hahaha hadi ca- NE TEK Mİ?
-Evet.
-O-o zaman s-sen ?
-Evet ben. Ben senin çocukluk aşkın ve arkadaşınım.
Şuan hayatımın şokuydu yani. Evlilik teklifi alsam bile bu kadar şok geçirmezdim.
-J-jungkook?
-Evet?
Tedirgindi. Ve gergin.
-Be-ben nedemeliyim ki? Seni hatırlamıyorum. Ama yani ben senin numaranı nasıl bulmuş olabilirim.
-Kader?
-Olabilir.
-İçeri geçsene kapıda kaldın.
-Yok ya sende hazırlan dışarı da konuşalım. Hem yemek sözün vardı ? Unutmadın umarım?
-Ne unutucam ya. Yok yok yeriz.
-Peki.Git hazırlan.
-Gerek yok sadece arabanın anahtarlarını alacağım.
*Yarım saat sonra* -Bir restoratta-
*Yazar'ın Ağzından*
İkiside çok güzel bir şekilde her lokmalarında birbirlerine bakarak ve gülümseyerek bir şeyler yemeyi becermişti.Ve şuan kahvelerini içiyorlardı.
-Jungkook?
-Efendim hayatım?
-Annem sizi çağırdığında neden gelmedin?
-Aslında çoğu zaman geldim ama kapıdan geri döndüm. Hazır değildim.
-Hm~
-Bojo?
-Oh?
-Sen üniversiteye geçince evlenelim mi?
Bojogae içtiği kahvenin son yudumunu alırken Jungkook'un dediği şeyle bir güzel boğazında kaldı.
Jungkook ise kıkırdadı. Birazcık (!) sesli.
-Jeon Jungkook! Sen ne dediğinin farkında mısın?
-Evet. İkimizde birbirimize 8 yıldır aşığız.Neden evlenmeyelim?
-Haklısın .
Aniden Bojogae'nin telefonu çaldı. Annesi arıyordu. İçinden annesine 'Şimdi değil anne?!' Dedi.
-Efendim anne?
-......
-Hı? Evet evet Jungkook yanımda.
-.....
-Biliyorum.
-......
-Anladım hadi öptüm.
Kapadı ve telefonu çantasına attı.
-Jungkook~
-Evet?
-Annem seni bize çağırdı. Akşam yemeği için.
-Yani?
-Beni eve götürmen lazım. Sana güzel gözükmem ve yemek yapmam lazım.
-Anladım. Hadi kalkalım.
Jungkook centilmeliğini gösterip esabı ödemişti. Ve birlikte arabaya binip Bojogae'yi evine bıraktı.
332 kelime.
Evet. Bojogae'nin çocukluk arkadaşı Jungkook'tu. Ve o YuNa onu kafaya takmayın. Jsjzj.