" Kimse anlamıyor . Kimse anlamıyor. Beni kimse anlamıyor. "
Diyerek karşı koltuktaki hastam konuşmaya devam etti.
Her psikolağa gelen insan gibi o da kendi dertlerini başkaların sırtına yükleyerek kurtulmaya çalışıyor . Ne yazık ki insanlar çok çabuk " çocukluğuna in " numarasına kanıyor. Gülerek masamdaki saati alıp hastama uzanmasını söyledim. İlk başta lafını kestiğimde onu dinlemediğimi anladığı için afalladı . Fakat denileni dinledi. Saatime uzanıp dalga amaçlı sağa sola sallayıp "Gözünü açtığında çocuksun " dedim .
Ahmak insanlar. Kafasını sallayınca koltuğun altındaki düğmeye bastım. Eğer normal bir insansanız şirin çocukluk anılarınıza döneceğinizi sanırken birden ellerinize ve ayaklarınıza kelepçe yerseniz yapcağınız ilk iş çığlık atıp kurtulmaya çalışmak olur. Fakat ne hastalarım normal bir insan ne de ben.
Gördüklerinin sadece kendisinin hayal gücünü sanan zavallı hastam bana onların burda olduğunu ve bana kaçmam gerektiğini söylüyor. Tabi hastamın çığlık atmamasında onu hipnotize etmemde de bir etken olabilir. Saat sadece bir süs değildi.
Düğmeye basmak için masaya bıraktığım saatimi alıp hastamın sadece ona bakmasını sağlayan emirler verip saate odaklamaya çalışıyordum. Bir kaç uğraşın ardından amacıma ulaşmıştım.
Artık hastamın - debelenmenin ardından cebinden düşen karta göre Jacyn'ın- beyni şuan sadece benden emir almaya yönelik olduğu için emrimi bekler şekilde bana bakıyordu. Bende ona benden istediğini verdim ve ilk ödevini yapması için eve gitmesini söyledim. Evcil bir hayvan gibi her denilene uyup etrafına mutluluk saçarak odadan çıktı.İlk bölüm olduğu için kısa oldu fakat ikinci bölümde telafi edeceğim hepinize iyi okumalar.
Medya Alexndra Daddario.