3.Bölüm

31 4 1
                                    

Medya:Nefes

"Bazen değişen insanlar değil düşen maskeleri."

Sabah uyandığımda ilk mavi tavana sonra Selma teyzeye baktım. Gözleri dolu bir şekilde bana bakıyordu. Ona uykulu ve endişeli bir ses ile "n'oldu?!"dedim. Sonra aşağıdan takırtılar gelince yataktan kalktım ve aşağı hızla indim. Annem bavulu ile aşağıda duruyordu. Babam ise telefon ile uğraşıyordu. İkiside beni görünce hemen yanıma geldiler "anne n'oluyor?!"dediğimde annem sakin bir ses ile "kızım biz sabah baban ile boşandık"dediğinde öylece kaldım. Babam bana bakarak "biliyorum senin için zor ama ya annenle yada benle beraber geliceksin"dediğinde ikisinede baktım sinirle "gidin!"dedim ikisinede annem anlamamış bir ses ile "anlamadım?"dediğinde ikisinede bakarak "sizinle gelmek istemiyorum. Ben burda yaşıyacağım. Ne seni nede babamı görmek istemiyorum. Siz benim neler çektiğimi biliyor musunuz? Ayakta durmak için çabalıyorum ben. Daha çok gencim hayatımı yaşayamadan yanızda bir kuyruk gibi duramam. O yüzden siz nereye gidiyorsanız gidin ben gelmiyorum!"dedim kararlı bir ses ile annem alay dolu bir sesle "saçmalama Gece"dediğinde anneme ciddi bir ses ile "ben ciddiyim!"dedim. Annem bir babama bir bana bakıp "baba kız ne haliniz varsa görün!"dedi ve bavulunu alıp evden çıkıp gitti. Babam bana bakıp "emin misin?"dediğinde kafamı olumlu anlamda salladım. Bana sarılıp geri çekildikten sonra bana bir kart uzatıp "her ay sana göndere bildiğim kadar para gönderirim"dediğinde kartı iteleyip "ikinizdende bir şey istemiyorum. Sadece gidin sonsuza dek"dedim. Babam kafasını salladı ve bavulunu alıp evden çıktı. Kapının kapanması ile yere çöktüm. Selma teyze hemen gelip sarıldı "tontişim gittiler"dediğimde Selma teyze üzgün sesle "ah be deli kız yine deliliğin tuttu"dedi ve bana daha sıkı sarıldı.

1 Yıl Sonra...
"Anne ben çıktım!"diyerek seslendim. Annem koşarak geldi "al bakalım şu harçlığı lazım olur!"dedi ben yanağından öpüp "sağol Selma sultan"dedim. Ben yürürken arkamdan "ah benim deli kızım kimseye bulaşma"dediğinde bu beni güldürmüştü. Mahllede yürürken komşumuz Fatma teyze "hayırlı işler deli kız"demişti. Bende hemen elini öpüp "sağol Fatma sultan"dedim ve gülerek yürüdüm. Kızlar ip atlarken bende içine girdim. Biraz ip atladıktan sonra yoluma devam ettim. Arkamdan mahallenin bücürüğü bana seslendi "Gece abya"dedi. Bende arkamı döndüm "geldi benim prensesim" dedim ve kucağıma alıp döndürdüm. Yanağına güzel bir öpücük kondurduğumda kıkırdadı "neyeye Gece abya"dediğinde benim bunu ısırasım geldi "işe ablacım"dedim. Sonra ona gülerek "söyle bakalım dönerken ne istiyorsun?"dediğimde düşünür gibi yaptı "donduyma ve oyunyak"dediğinde güldüm. Öptüm ve onu Selen ablaya verdim. Selen abla ise "ah be Masal neden Gece ablanı rahatsız ediyorsun"dediğinde Masal'ın yüzü düştü. Hemen samimi bir şekilde "olsun Selen abla o benim kardeşim sayılır"dedim. Sonra Masalımı öpüp yoluma devam ettim. Yoldan gecerken top oynayan küçük çocuklara katıldım. Onlarla oynadıktan sonra otobüs durağında geldim. Ankara'yı bir yılda zor öğrenmiştim. Çukurambara gitmek için otobüsüm gelmişti. Selma annem aklıma gelmişti. Neden ona anne diyorum? Çünkü hep o bana sahip çıktı bende onun kızı gibi olduğumdan. Bir yılda mahalle ile kaynaştım. Mahallede herkes bana 'deli kız' derler. Hepsi iyi anlaşır hep maddi ve ya manavi anlamda her türlü destek oldum. Bir yıl boyunca okulu dondurdum ama bu yıl başlıyacağım. Annem ve ya babamla bir yıl boyunca sadece doğum günümde konuştum. Sonrası zaten ne ben aradım ne onlar. Hep gayet hayatımdan memnunum Berke'yi unuttum ama hala ona öfkem var. Tek unutmadığım o adam. Adı şeydi Necat... Nedim... Nef... Ha Nefes. O ne değişik bir isim. Suratını pek hatırlamıyorum ama eğer görürsem belki bir umut tanırım. Otobüsün durması ile indim. Hemen çalıştığım kafeye girdim. Arka tarafa geçtiğim gibi en yakın arkadaşım cidden dost denicek insan Hayâl yanıma geldi. Bana bakıp "kızım içeri kalabalık benimkilere sen bak ben diğer bölümle ilgileneyim. He bu arada Murat işten çıktı"dediğinde neden aceleci olduğu belli oluyordu. Hemen üstümü değiştirip saçlarımı dağınık bir topuz yapıp işe koyuldum. Bir kaç masanın siparişlerini, bir kaçının hesapları ve bir kaçınında servisini yaptım. En köşedeki masadan sipariş almak için yaklaştım. Kafamı not tuttuğum deftere çevirdim. Adam menüye bakarak "ben damla sakızlı bir kahve alayım"dediğinde hemen yazdım ve kafamı kaldırıp sipariş veren adam bakarak "başka ar-"diyemeden sözümü kesen bu adamın bana yardım eden adam yani Nefes oluşu. Nefes yüzünü bana döndürüp ilk şaşırır gibi oldu ve sonra "bir şey mi oldu?"dediğinde kendimi topladım. "Ah hayır sadece başka arzunuz var mı?" dediğimde menüyü kapatıp bana uzatarak "bide soğuk su lütfen"dedi. Ben menüyü alıp "tabii"dedim ve ordan uzaklaştım. Cidden tanımadımı beni. Ah Gece adam her gün sanki seni düşünüyor. Tabii tanımaz adam sadece yardım etti. Ben bunları düşünürken birine çarpmam ile elimdeki menü ve not defterinin yere düşmesi bir oldu. Çaptığım kişi "önüne baksana be!"dediğinde ben kendimi tutarak "özür dilerim"dedim. Kız beni takmayarak "Nefes!"diyerer çığlık attı. Beni bile sağır edicek bir türden sesi vardı. Bir çok kişi kıza bakıp göz devirdi ama gençler kızı süzüp aralarında bir şey konuştular. Sonuçta kız güzeldi dikkat çekerdi. Ben yerdeki not defteri ve menüyü alıp kasaya yürüdüm. İlk menüyü sonra siparişi verdim. Yanıma Hayâl gelip "kızım o nasıl bir kız ya şurda çalışan olmasam döverdim"dediğinde bende ona gülümseyerek "sen bide bana sor"dediğimde ikimizde gülüştük. Ben bir kaç masa ile ilgilendikten sonra damla sakızlı kahveyi Nefes'e götürdüm. Soğuk suyunuda yanına koydum. Yanında ikram ettiğimiz lokumlarıda koydum. "Afiyet ols-"diyemeden sözümü o bana çarpan kız konuştu "canım bende bir latte alıyım"dedi. Bende emir kulu olarak "peki efendim"dedim sakin bir ses ile birlikte. Gidip latte siparişi verdim. Bir kaç masada hesap ve servis yaptım. Sonra gidip o kızın lettesini önüne koydum "başka emriniz"dediğimde kız yüzüme bakmadan "defolup gidebilirsin"dediğinde benim sinirler tavan yapmıştı. Ben tam dalıcakken Hayâl'in belime sarılıp çekilmem bir oldu "kızım bırakana şunu döviyim!"dediğimde Hayâl bana sinirle baktı "boşver kızım uğraşmaya değmez!"dediğinde takmadım. Arada bir Nefes ile göz göze gelsekte bana boş boş bakıyordu. Tam onların arkasına bir erkek grubu gelip oturdu. Bende notdefterimin sayfasını açıp "siparişlerinizi alabilir miyim?"dediğimde. Aralarında esmer olan "evet seni alsak"dediğinde diğerleri ile birlikte gülüştüler. Ben tabii kendimi yine tutum. Unutma Gece sabırdan sonra hep güzellik gelir. Bu laf bizim annem ile yeni kuralımız "özür dilerim ama öyle bir servisimiz yok!"dedim uyarıcı bir ses ile birlikte. Aralarında kumral olan "ben bir çikolatalı kek alıyım ve yanına.... Portakal suyu"dedi. Aralarında insanda varmış. Diğer sarışın olan "ben americano alıyım"dedi. Esmer olan ise bana muzip bir şekilde sırıtarak "ben aynı karardayım hâlâ"dediğinde. İki elimi masaya koyup eğildim ve yüzüne yaklaşarak "öyle bir servisimiz yok!"dedim vurgu yaparak. Sonra geri çekildim. "Tamam ozaman bende bir limonata alırım"dedi. Bende kafamı sallayıp geri çekildim. Diğer bir masaya bakarken Nefes'in önündeki kızın bağrışlarını duydum "garson!"diyerek sesleniyordu. Önümdeki masayı bitirip hemen o masaya gittim. Kız bana iğneliyici bakışlarla "hayır nerde benim lattem?"dediğimde. Arkadan hemen önüne latte konuldu. Arkama baktığımda Hayâl bana sırıtıyordu. Ben minnettar bir şelikde gözlerimle işarer yaptım. Kız bana bakarak "tamam ne duruyorsun git!"dediğinde bende zeferi kazanmışça kafamı salladım. Tam geçiyordum yan masada ki esmer "limonatam?"dediğinde ben ona dönerek "hemen getiriyorum"dediğimde tam gidecektim ama beni yine durdurdu "ben onu demedim"dediğinde masaya yaklaşarak "ne dediniz?"dediğimde beni belimden tutup kendine çekti "sana dedim"dediğinde sabırda bir yere kadardı. Kafasına şaplak geçirdim. Sonra ellerinden kurtulup "kimsin lan sen? Kime sarkıyon sen... Ne sandın sen beni?!"derken her yerine vuruyordum. Adam ayağa kalktı ve iki bileğimden tuttu "eh yeter be!"dedi. Ben kurtulmaya çalışırken adam beni çekiştiriyordu. Ben yakın dövüşten hatırladığım bir tekniği yaptım. "Sen baksana bana bir!"dediğimde bana döndü ve burnuna kafa attım. O acı ile ellerini bileklerimden çekti. Ben bunun karnına tekme attım. Böylelikle eğildi. O eğilince dirseğim ile sırtına vurdum daha çok eğilince bende kafasını tutup dizim ile gödüm. Bunlar hızla gelişirken adam yere serilmişti bile "sen kimsin lan öküz? Utanman yok mu? Beni taciz ediyon. Sapık herif!"derken havalanmam bir oldu. Biri beni omzuna almıştı. Kafam aşağı sarkıyordu. Ben beni omzuna alan kişinin sırtına yumruklarımı yağdırıyordum "bırak ya beni. Alo kardeşim bıraksana. İmdat! Ya bırak! Daha bitmedi onunla işim! Kime diyor-"sözümün kesilmesi yere indirilmem ile kesildi. Beni omzuna alan kişiye baktığımda bu o adam Nefes. Birden haddinden fazla yakın olduğumuzu fark ettim. Ben onun gözlerinin içine oda benim gözlerimin içine bakıyordu.

Arkadaşlar bir kaç yorum bile gelmiş teşekkür ederim. Umarım zamanla büyürüm... Sevgilerle yazar...

AŞKIN ÜÇ KURALIHikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin