- Medyada Gabriel var. Bana model önerisinde bulunursanız sevinirim. Ayrıca bölümü PeyCod'a ithaf ediyorum. Çünkü ilk okuyanım ve ilk beğenmek isteyen kişi. Ayrıca kapağım hakkında öneride bulunur musunuz? Teşekkürler... (Çok fazla ayrıca lafını kullandım)-
***
"Sadece seninle konuşmamız lazım."
"Hangi konuda?"
Nasıl bir konuşma olabilirdi?
"İnsanlar..."
"İnsanlar..?"
"İnsanlar okula girerken sana bakıyordu, fark ettin mi?"
"Evet."
"Şimdi söyleyeceğimiz şey sana inandırıcı gelmeyebilir. Ama gerçek. Biz Aurora'larız."
"Aurora?"
"İnsan değiliz."
Ve bu lafları sindiremeden başka bir bomba geldi.
"Öğretmen gelmişti. Ama biz böyle olduğunu fark edince öğretmene söyledik. Konuşmak için. Sende bir Aurora'sın."
Ne saçmalıyordu bu? Ve Gabriel aniden yok oldu.
"Gabriel..."
"Bizi yanlız bıraktı."
"Aurora'ları anlat."
"Tamam. Ama karşılığında..."
Aman Tanrım. Bir de karşılık mı istiyordu? Aslında çok meraklıydım.
"Ne peki?"
"Bir öpücük."
Ona orta parmağmı kaldırdım. Oda müthiş derecede bakımlı olan tırnağıma baktı. Güldü.
"Peh, öpücük vermeye pek hevesli değilsin. Akşam benim evime gel."
Tanışalı yarım gün olmayan bir çocuğun evinde ne işim vardı? Annem hayatta izin vermezdi.
"Anneni ikna ederim."
Az önce zihnimimi okumuştu?
"Evet, okudum."
Ağzım yerçekiminden nasibini almıştı.
"Annemi nasıl ikna edeceksin?"
"Numarası?"
"Tabi ya, ben herkese annemin numarasını dağıtırım."
"Açıklama istiyor musun?"
"05** *** ** **"
"Arıyorum."
Telefon anında açılıdı.
"Alo?"
"Şey, Rhiannon bizde kalabilir mi?"
"Tabii. Bu akşam sizde kalsın. Acelem var. Kapatmam lazım."
Telefon kapandı.
"Anneme ne yaptın?"
"Sadece ikna ettim."
Balıksırtından kurtulan bir tutam parmağıyla kulağımın arkasına sıkıştırdı. Bu hareketi beni benden aldı. Bana neler oluyordu?
"Akşam için heyecanlıyım."
"Sadece, anlatacaksın. Ayrıca adımı nereden biliyorsun?"
Aslında saçma bir soruydu. Zihnime giriyorsa bu bilgiyi kolaylıkla elde edebilirdi.
"Evet bilgiyi zihninden aldım. Ayrıca sadece anlatmayacağım."
"Sen tam bir sapıksın."
"Aynen."
"Aman tanrım gerçekten bu akşam sizin evinizde mi takılacağım? Anne baban nerede?"
"Yurtdışı gezisi. Balayı. Her ne diyorlarsa. Ve biliyor musun, balayıları tam tamına 27 gün sonra bitiyor. Yada tatilleri. Her neyse."
Ağzım bir karış açık kaldı. Bir ay? Yalnız?
"Anne baban buna izin veriyor mu?"
"Evet."
Okulun ilk günü, okulu ekm
"Evet, çok isterim."
Ve müdürün odasına gittik. Bishop müdüre bir bakış attı.
"Tamam. İzin veriyorum. Çıkın."
Bishop çıkarken bana baktı.
"Ağzına sinek kaçacak."
Utançtan kızara kızara yürümeye başladım.
"Araban var mı?"
"Var."
"Yanında mı?"
"Evet."
"Seninkini mi kullanalım benimkini mi?"
"Benimki."
"Peki."
Arabasını görünce çok şaşırmadım. Lamborgini ve siyah turuncuydu.
"Hmm. Benim arabam seninkinde daha güzel."
"Hey, Pearl'ün de bir kalbi var. Değil mi kızım? Canım benim."
Ve arabayı öptü.
"Neden arabana Pearl adını koydun?"
"Çünkü o benim incim. Çünkü onu çok seviyorum."
"O sadece bir araba."
"Hmm. Pearl bunları duyuyor havuç."
"Tamam."
Sürücü koltuğuna bindi ben de onun yanına oturdum.
"Eviniz uzak mı?"
"10 dakikalık mesafe."
"Gelince beni uyandır."
Ve tatlı bir uykuya daldım.
Uyandığımda bir yataktaydım. Ne kadar rahattı. Uyumaya devam etmek istiyordum. Uyku... Ve sonra kafama dank etti. Bir yataktaydım. Anında kendime geldim. Ayağa fırladım. Bishop bir sandalyeye oturmuş beni izliyordu."Burada ne işim var benim? Arabada uyandır dememiş miydim?"
"Evet demiştin. Ama o kadar tatlı uyuyordun ki, kıyamadım uyandırmaya."
"Gerçekten mi?"
"Evet."
Yazar Anlatımı
***
Uyurken bile bir meleğe benziyordu. Ve o melek benimdi. Başka kimsenin olamazdı. Eve gelince onu uyandırmaya kıyamadım. Bu melek uyandırılmamalıydı. Kucağıma aldım ve yatak odama taşıdım. Tüy gibiydi. Yatağa yatırıp, alnını öptüm. Ve mırıldandı.
"Öp beni."
Ama öpmedim çünkü şu an bilinçsizdi. Ne söylediğinin farkında değildi. Ve uykuya devam etti. Onu bir saat kadar izledim. Ve sonra uyandı.
-Gelecek bölümde her şey ortaya çıkacak. Öpüldünüz... -