Kapıdan giren Bridget'mış ( siz ne sandiniz Thomas mı ) Bridget bilerek benim sıramı pas geçip arka sıraya oturdu neden küsmüşmüydük nedenini anlamam 10 saniye falan sürdü heralde kapı tekrar açıldı ve içeri Thomas girdi Bridget az önce benim yanım dışındaki son boş yere oturduğu için Thomas benim yanıma oturdu aman tanrım galiba kalbim duruyordu pencereden süzen ışık onun mükemmel ötesi baktıkça dokunmak isteği yaratan saçlarıyla dans ediyordu bir ara nefes alamadığımı hissettim ona garip bir şekilde yaklaşmış olmalıyım ki bana boş ve soru soran mükemmel gözlerle bakıyordu aman tanrım bir ara nefes alamadığımı hissettim yüzünü tekrar kitaba döndürdü fakat ben bakışlarımı bir türlü ondan çekemiyordum sonunda başardım ama bu başarı 2 dakika falan sürdü bana döndü ve manzara orda güzel galiba dedi bu söylediği karşısında kızardım o da kızarmama güldü o güldükçe daha çok kızarıyordum konuyu değiştirmek için yüzüğünu gösterip çok güzelmiş dedim yüz ifadesi ifadesizliğe büründü(benim gibi betimleme yapan var ya) konuşmaya devam etmeye çalışıyordum eskiye benziyor "evet aile yadigarı dedi ben de benimkini gösterdim annemindi dedim öldü mü dedi başımı olumlu anlamda sağa sola doğru salladım "Üzgünüm"dedi ama yüzünde öyle bir ifade yoktu ya da ben manyıyordum onun yüzüğünü gösterip senin ki dedim trafik kazası dedi ben ise yalnızca üzgün olduğuma dair bir şeyler mırıldandım o da gülümsedi yani çalıştı ben de cesaretimi toplayıp onla tekrar konuşmaya devam ettim
O gece olanlar için üzgünüm kendimi affettirmeme izin verirsen bu akşam yemeğini birlikte yiyelim hem film falan da izleriz dedim o da gülümseyerek başını salladı saat 7'de ben de gülerek cevap verdim7'de
Thomas' ın Ağzından:
Bella'yla konuştuktan sonra zil çaldı dışarı çıktım. Ezbere bildiğim telefon numarasını tuşladım ikinci çalışta telefonu açtı
Evet güvenini kazandım evet hiç bir şeyden şüphelenmedi bugün plan başlıyor intikamımı alacağım.....
sınır:5read
umarım beğenirsiniz:)
ŞİMDİ OKUDUĞUN
Sevdim seni bir kere
Teen FictionGözyaşlarım yanaklarından süzülürken yağmur damlaları na tutunup yere düşmemeye çalışıyorlardı. Benim ona tutunmaya çalışıp onun beni yukarılara çıkararak beni sertçe yere bırakıp çakılmama izin vermesi gibi. Hiç bir yerim kırılmamıştı kalbim dışınd...