"Hayır ışıl onu giymiyceksin"
"Ya savaş gayet güzel ışte eteğim"
Yarim saattir savaş yüzünden etegimi giyemiyorum neymis çok kisaymis. Hayır yani dizinden 2 karış yukarda
"Ya kızım delirtme beni giy şu pantolonu uzatma ışte"
"Of ya of tamam çik dışarıda giyiyim"
"Yanımda da giyebilirsiniz"dedi ve sırıttı
"Ya gerizekali çık odadan salaga bak be" gülerek odadan çıktı mal ya bugün okulun ilk günüydü su'yu özledim lan neyse siyah yüksek be pantolonumu ustumede okul formasını giydim sacimi dağınık bir topuz yaptim eyeliner ve rimel surdum dudagikida parlatip aşağı indim savaş ve sude kahvaltı ediyordu.yanlarına gidip oturdum ekmeğe nutella sürdüm ve sudeye verdim.
"Anne ben ne zaman okula gidicem""Büyüyünce"
"Nasıl buyucem"
"Mesela sutunu içersen ve kahvaltini yaparsan buyuyebilirsin"dedim hemen sutunu içti zaten az olan kahvaltısını bitirip kalktı
"Buyudum mu?" Onun bu haline güldüm
"Büyüdün büyüdün hadi odana çık oyuncaklarını çantaya koy babaannene gitceksin"
"Oleyyy" biz okula gidicegimiz için sude de savaşın annesinde kalicakti 3 ay tabi hafta sonları alicaz. kahvaltimizi edip çıktık
"Hadi savaş ya oyalanma geç kalcaz"
"Ya tamam tamam"
Sessiz bir yolculuktan sonra önce sudeyi bıraktık sonra da okula geldik küçüklüğümden beri okyanus kolejine gidiyordum ve herkez beni burda tanıyordu. Biraz hırçın bir kızım genelde kavga eden bir tipim.
Savaşda benimle birlikte kaydını bu okula aldı.
Arabadan indim savaşta inince yanima gelip elimi tutunca sirittim. Korumacı odun ay yerim seni ya ne kadar da tatlı kupesi, dağılmış saçları, okul üniformasıyla çok tatlı duruyordu.
Kafamı iki yana sallayip aklimdaki düşüncelerden kurtuldum okula baktığımda bütün kızlar savaşı kesiyordu onlara 'biraz daha bakarsanız gozunuzu sikerim' bakışları attım önlerine döndüklerinde gulumsedim. Savaş bana bakıp sırıttı
"Ne ya"
"Beni kıskandığını bu kadar belli etme"
"Ne kiskancam be "
Güldü bende utançla başımı öne egdim. Sınıfa girdiğimizde her zaman ki yerime oturdum sınıfa yeni 2 kişi gelmişti birisi kıvırcık saçlı tatlı birisiydi diğeri de yakışıklı ve hayran kalinasiydi. Savaş onları görünce ayağa kalktı
"Ooo kardeşim" dedi ve erkekçe kivircikli çocukla sarıldı
Arkadaki yakisikliyi görünce kaslarını çattı
"Senin ne işin var burda lan" diye bağırdı
"Ooo savaş bulut duyduğuma göre evlenmissin" eliyle beni göstererek
"Bu güzel kizlami evlendin ne kadar şanslısın"
"Kes lan bir daha ona guzeli geç bakarsan bile seni sikerim"
"Savaş bu kim"dedim dayanamayarak.
"Gereksiz salagin biri bundan uzak durcaksin ışıl"
Kafamı salladim.
"Demek adın Işıl sevdim. Bende kerem."
"Sorduğumu sanmıyorum" siritti. Savaş yanıma oturdu kıvırcık yanımıza geldi
"Ooo yenge nasılsın ben can."
Gulumsedim.
"Ben ışıl"
Oda benim gibi gülümsedi.
"Savaş o keremle ne alıp veremedigin var."
"Boşver ışıl kötü biri iste sen karışma"gözlerimi devirdim gıcık ıste ya
Hoca sınıfa girince ben hariç herkez ayağa kalktı Ben genelde kalkmazdim ve ogretmenlerde umursamazdi
Ders fransizcaydi yani en nefret ettiğim ders çok sıkıcı ve hiç bir bok Anlamiyom.kafamı sıraya gondum ve uyudum
*
*
*
*
Biri saclarimla oynuyordu zeten uykuluyum daha çok mayistim sacimla oynayanın savaş olduğunu düşündüm taki savaşın
"Ne yapıyorsun lan sen çek elini isildan"demesiyle hemen kalktım ve yanimdakine baktim saskinca keremi gormemle kaslarimi catmam bir oldu.
Savaş kereme yumruk attığında elimle ağzımı kapattim
"Savas sakin ol ilk gunden okuldan atılma" dedim kolunu tutarak.
Kerem
"Ne oldu çok mu kızın savaş emin ol bundan daha çok kizicaksin bu okulu sana zindan edicem ve sen bana yalvaracaksin yaşarken oluceksin bulut yaşarken oluceksin..."dedi ve sinirle sınıftan çıktı ben ne olduğunu anlamaya çalışıyordum kerem ve savaşın arasında ne vardi ki acaba
Savaş gelip elimden tuttu ve beni kaldırdi
"Ne istiyor kerem senden"
"Eski okulumda kavga etmiştik"kafamı salladim bahçeye gidip bir banka oturduk.yanımıza
Can da geldi savaşla birlikte konuşmaya başladılar. bende su'yu aradım
"Ha?" Ne kadarda kibar bir insan
"Bahçeye gelsene knk"
"Tamam"
2-3 dk sonra yanımıza su da geldi ve yanında neşe de vardı o da bizim çocukluk arkadasimizdi ama farklı yerlerde oturuyorduk o buraya servisle geliyor. Neseyi gorunce gidip sarildim
"Neseee"
"İsilll"
"Ya seni çok özledim"
"Bendee"
Elimle savaşı göstererek
"Bu savaş kocam olur"
"Neeeeeeeee"diye bi çığlık atti
"Kızım ne bagriyorsun zorunlu evlilik di yani babamin zoruyla"diyince gözlerim doldu neşe cenazeye gelememisti ama biliyordu gözlerimi sildim
"Neyse ışte bu da Can"dedim canı gostererek. Neşe can'a gülümsedi can da neseye gulumsedi zil çalınca okula gitmeye başladık
"Burakda bu okula gelicek knk"dedi su. Sırıttım neşe
"Burak kim ya biri bana da bişey anlatabilir mi"su kafasını salladı ve anlatmaya başladı bende savaşı kızlara kaptırmamak için yanına gittim ve koluna girdim. Gulumsedi ya sen ne güzel gülüyon zalimin oğlu
"Daha ne kadar hayran hayran bakicaksin sınıfa geldik"dedi ve sırıttı "ben sana bakmiyordum canım hah"dedim kolundan çıktım ve saçımı savurarak sınıfa giremedim çünkü kapıya başımı kapıya carptim
"Kahretsin ya bi cool bile olamıyorum ya" dedim başımı tutarak çünkü sert vurmustum savaş ve can kahkaha atarken su umutsuz vakaymisim gibi bakıyordu kaslarimi cattim ve Kapıyı AÇIP içeri girdim sirama oturdum. 2.derste fransizcaydi bu sefer bi değişiklik yapıp dersi dinlemeye karar verdim. Hoca tahtaya bir kaç soru yazdı
"Işıl bu soruyu sen çöz bakalım"
Hassiktir sictik cafer bez getir amk fransizcam bok gibidir önce tahtaya sonra hocaya baktım kaltak kadın siritiyordu tahtaya çıktım
Soruya bakarak
"Hey sen benimle sorunun ne? hayır yani neden ben? Ne yaptım ben sana?ha?"
Siniftakilar gülerken ben hala soruyla bakisiyordum.
"Yeter ışıl yerine geç bir dahakine dersi dinle!"
"Peki hocam"
Diyerek yerime geçtim. Savaş bana piç piç siritirken ona dil çıkararak oturdum yerime.
*
*
*
*
Son dersde bitince çantamı alıp savaşla arabaya doğru gittik.
Eve gelince sıcak bir dus aldım sonra aşağıya inip dolaptan erik aldım askim ya dünyada erikden daha güzel bir meyve varmı ha? Erikleri bitirdim içeri girdiğimde savaş film izliyordu bende önünden geçerek diğer koltuğa geçiyordum ki Savaş beni çekince kucağına düştüm
"Ya savaş napiyorsun be" diyerek kalktım savaş hala gülüyordu salak ya gözlerimi devirerek yanına oturdum film izlerken uyuya kaldim.

ŞİMDİ OKUDUĞUN
Zorunlu evlilik
Novela Juvenilbu ışıl ve savas'in hikayesi isilin babası holding de çalısan zengin bir iş adamıdır savaşın babasi da öyle. ama isilin babası batmak üzeredir tek careleri savaşla isili evlendirmek olur savaş ve ışıl her ne kadar istemesede...