Çok güzel bir güne uyandım. Hemen dışarı çıkma isteği uyandı beynimde. Çok çabucak makyaj yaptım ve üstüme bir şeyler alıp çıktım. Uzun zamandır gitmediğim bir yer olan küçük ama sevimli bir dükkana gidip tıka basa kahvaltı yaptım. Kahvaltıdan sonra bir kafeye gidip sıcak çikolata içtim. Hesabı ödedikten sonra biraz sahil kenarında yürüdüm.Hava mükemmel dedim kendi kendime. Yarında plaja gitmeliyim diye söylendim. (TABİ GENE KENDİ KENDİME:) ) Yürürken yine aklıma o kız geldi. Ama nedense hiç aldırmadım, yada aldırmak istemedim belki....
Son hız yürümeye devam ettim, hatta bu sefer koşmaya bile başladım. Şükür ki boş bir bank buldum da soluklanmak için oturdum. Yoruldum, hemde çok...
Kan ter içinde kaldım. Kendimi çok normal hissediyordum. Neden? çünkü artık eskisi kadar mutsuz değildim. Hayata olan bakış açım değişmişti, kimseye benzemiyordum, zaten benzemekte istemiyordum. Otururken düşündüm de herkesin elinde o büyükçe ve çok güzel telefonlar var. onlar ne yapıyorlar? kafalarını bile kaldırmadan sadece o çok şık telefonlarıyla uğraşıyorlardı. Hayatla olan bütün bağlantıları kopmuştu. Halime şükür ediyordum. Onlar gibi hayatla bağlantımı kesmemiştim.Koşuyordum, mutluydum, hayatın tadını çıkarıyordum....
iyi ki, iyi ki elimde telefon yoktu. Bunun için çok ama çok mutluyum...
ŞİMDİ OKUDUĞUN
DOĞUM LEKESİ
RomanceHayat bazen insana çok iyi şanslar elde ettirir. ama bana değil.hayatım boyunca sadece annemi düşündüm. Hayatımın anlamını, kalbimin sahibini düşündüm. mutlu olmayı düşündüm, bulutların üzerinde uçmayı ve sadece, sadece annemi düşündüm....