yaşasın kötülük

66 7 15
                                    

mültide barış var

Melikeye dönüp'' önemli bir şey değil. Ufak bir yara '' dedim. Aslında yaram acıyordu ama o kadarda önemsemiyordum. Ardından yanımıza Yağız geldi. Ona döndüğümde kaşları çatık bir şekilde bana bakıyordu. Anlaşılan hala sinirliydi. Peki ya benim teşekkür etmem gerekiyor muydu. Beni korumuştu sonuçta ama o bir katildi. Her ne olursa olsun. Ondan gözlerimi kaçırıp oldukça soğuk bir şekilde '' saol'' dedim. Ona baktığımda sırıtıyordu. Sırıtması sinirimi bozsa da belli etmemeye çalıştım. Daha sonradan etrafa bakındım. Bir sürü kişi bizi izliyordu. İzleyenlerin arasında Açelya, Savaş ve Ceylin de vardı. Ben etraftakilere bakarken melike elimden tutup şirince gülümsedi ve '' hadi gel yarana bakalım'' dedi. Kesin aramızın düzelmesine Açelya nın parmağı vardı. Bu kız kafamı karıştırıyordu. Amacı neydi? Belki de Açelya gerçekten iyi biriydi. Ama o bir katildi.

Bu gün Melike dün olanlar hakkında hiç konuşmamıştı. Bende keyfimiz kaçmasın diye konuyu açmamıştım. Ama işin aslı Açelyanın Melikeye ne dediğini deli gibi merak ediyordum. Ne yazık ki soramaya cesaret edemiyordum. Yağızın çocuğa yumruk attıktan sonra Melike yaram pansuman yapmıştı. Sınıfa gittiğimizde Barış yarınki doğum günü partisine çağırmıştı. Bizde hemen kabul etmiştik tabi. Gerçi annemden izin almamıştım ama annem büyük ihtimalle izin verirdi. Çünkü annem Barış çok iyi tanıyordu. Barış bizim eve sık sık gelirdi. Özelliklede kuzenim Berk evdeyse. Berkle çok iyi anlaşırlardı. Ben bunları düşünürken Melike kolumdan dürtüp '' heeeeyy sabahtan beri ben kime anlatıyorum'' dediğinde ona döndüm. Hemen darıldığını belli etmek amaçlı kafasını yana çevirdi. Okul çıkışı birlikte eve ilerliyorduk ve Melike bana Barışın doğum günü için ne giyeceğini anlatıyordu. Eğilip yanağına öpücük kondurdum ve '' özür dilerim kankiş. Dalmışım'' dedim. Hala bana trip attığını fark ettiğimde '' sana bitter çikolata alırım. Hem de büyüğünden.'' Dediğimde kafasını hemen bana çevirdi. Gözleri ışıl ışıl parlıyordu. Melike tam bir bitter hastasıydı ve ne zaman bana darılsa ona bitter çikolata alacağımı söylerdim. Oda dayanamayıp benle barışırdı. Bu yüzden Melikeyle fazla küs kalamazdık. Melike bana dönüp '' söz mü'' dediğinde '' söz'' dedim ve ilerde ki bakkala girdim. Hemen bitter çikolata alıp çıktım. Dışarıda Melike sabırsızca beni bekliyordu. Elimdeki bitter çikolatayı görünce hemen yanıma ışınlanıp elimden aldı ve anında açıp yemeye başladı. O yerken '' yuh yani melike. Hayvan mısın kızım sen. Hangi ara elimden alıp yemeğe başladın'' dediğimde ağzı dolu bir şekilde '' nopoyom. Bottoro çok sovoyorom''dedi. Tamam bir çok insan gibi bende bitteri seviyordum fakat olmazsa olmazlarımdan değildi. Melike elindeki bitter çikolatayı bitirdikten sonra '' Neriman teyze izin verir değil mi alışverişe çıkmamıza'' diye sorduğunda '' büyük ihtimalle izin verir.'' dedim. ''Sen ne yapıp edip izin al'' dediğinde kafamı olumlu anlamda salladım.

Eve geldiğimde kapıyı kuzenim Berk açınca ona şirince gülümsemeyi ihmal etmedim. içeri girdiğimde bir şeyin farkına varmam çok fazla zamanımı almadı. anlaşılan sabah yine bütün enerjim emilecekti. Çünkü Berk in küçük kardeşi Emir ne zaman bizde kalsalar sabah beni üzerimde tepinerek uyandırırdı ve bende sabah onunla uğraşmak zorunda kalırdım. Çok hareketli olduğundan beni çok yorardı bu bücür. Salonda teyzoşumu gördüğümde ona sarılıp yanağına öpücük kondurdum. '' hoşgeldin teyzoş'' dediğimde '' hoşbulduk tatlım'' dedi. Ardından arkadan bacaklarıma dolanmış iki küçük kol fark edince '' emir bırak beni. yoksa üzerine düşerim pestilin çıkar'' dediğimde anında bırakıp teyzoşumun yanına oturdu. Salonun sehbasının üzerinde duran baklavaları görünce mutfaktan hemen çatal alıp baklavalardan birini ağzıma tıkıştırdım. Annem bana çatık kaşlarla baktığında ağzımdaki baklavayla gülümsemeye çalıştım. Tabi ağzım dolu birşekilde ne kadar oluyorsa. Ağzımdakini bitirip çayalıma bir tane daha batırdım. Tam ağzıma atacakken annem yine bana baktığını anladığımda'' aman anne ya. Ne var ki. Teyzoşlar yabancı değiller'' dediğim anda çatalımda havada kalan baklavamı Berk bir çırpıda iyince bu seferde kaşlarımı ben çattım. Berk '' bana hoş geldin dememenin cezası'' dediğinde tam ağzımı açıp bir şeyler söyleyecekken telefonumdan gelen mesaj sesi beni durdurdu.

BİLDİĞİNLE KALHikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin