YENİ KIZ

5.Bölüm

Derin;

Şuan hastanedeydik çünkü Elif hanım  Erkan şerefsizi için ağlamaktan kendini üzmekten zayıf düşmüştü. Ve sonuç hastane işte. Peri'nin çığlığını duymamla odaya girmem bir olmuştu nasıl hastaneye getirdiğimizi bilmiyoruz bile o korkuyla. Annemin kolumu dürtüklemesiyle ona baktım ve hafif bi tebessüm ettim. ''Nolduğunu bana anlatıcak mısın annecim?'' diye sorduğunda kafamı hafif sallayıp ''Anlatıcam'' dedim kısık sesle. Annem Erkan'ı öğrenmişti. Aslında Elif'in annesine söyler diye korkmuştuk ama ikna edebilmiştik sonunda. İşi garantiye almak amaçlı bir daha konuştuğumda kimseye bir şey demeyeceğine söz vermişti. ''Kızım bak Erkan içinse yapmasın. Ailesiyle yüz göz etmeyin beni. Ben buraya getirdim kızı sonra benden bilirler iyi bakamıyorum diye o yüzden yapmayın''

''Anne bizim bir şey yaptığımız yok. Elif'e o kadar çok şey söyleyip anlattık ki kız Erkan diye tutturmuş yani hani aklından çıkmıyo. Artık nasıl seviyorsa. Ama yanlış kişi Erkan. O sadece şerefsizin teki. Kızlarla yatıp kalkan aptal. Elif'i göremeyecek kadar bencil işte. Geçen gün beni aradı özür diledi işte'' dediğimde annem anında ''Sakın! Uzak durucaksınız ondan! Elif'e de yaklaştırma sakın kızım''

''Hiç merak etme annem sen'' diyip yanağını öptüm. Peri gülerek yanıma geldiğinde ''Uyandı! Uyandı! Elif Uyandı!'' diyip çığlık atmaya başladı. Bende ayağa kalkıp Peri'ye sarıldım. ''Oh be çok şükür!'' diyip Elif'in odasına doğru ilerledim. 

Tam tamına 1 buçuk saattir Elif hanıma çorba içirmeye çalışıyoruz. Çocuk gibi mızmızlanıyordu şuanda. ''Lan ye şunu ağzını burnunu kırdırma bana he!'' diye sinirden bağırmıştım. Gelemem ben böyle şeylere aaa ne bu be! Peri kahkaha atıp ''Çocuğuna sen nasıl yemek yedirceksin çok merak ediyorum'' diyip gülerken koluna vurmuştum. ''Gülme! Yemin ederim o çocuk bile çenemden bıkıp bitirmişti şu çorbayı be!'' dediğimde Peri daha çok gülmeye başlamıştı. Bende dayanamayıp gülmeye başladım. Gülerken Elif'e baktığımda ağladığını gördüm. Gülmeyi kesip Peri'yi de dürttüm. ''Noldu yine'' diye sorduğumda Elif gözlerini silip güldü. Daha doğrusu gülmeye çalıştı. Ama beceremedi tabi. Erkan içinse cidden yeterdi. Daha fazla dayanamayıp konuşmaya başladım. 

''Aaa yeter ama Elif he! Ne Erkanmış arkadaş ya. Valla bıktım ya şu haline bak kızım, hastaneye düştün artık ya. Yeter cidden yeter. Bize bak üzdüğünün farkında değil misin ? Sen hiç düşünmüyor musun bizi? Lan başlarım bundan sonra Erkan'ına da onada bunada yeter! İyi davranayım yanında olayım diyorum ama ağlamaktan başka bir şey yapmıyorsun kızım ya. Kendine yazık anlıyor musun? Etrafına baksana biraz! Onca yakışıklı tatlı çocuklar varken neden Erkan hala Elif neden? Güzelliğine gençliğine en çokta kendine yazık, yapma bunu. Halini görüyomusun? Şu dönüp aynadan kendine bi bak istersen. Ben sana unut demekten bıktım sen unutmamaktan bıkmadın be. Harbi helal olsun sana. O çocuk şerefsiz anladın mı? Şerefsizin teki. Kızları kullanmaktan başka bir halt yediği yok ama sen bunu göremiyorsun. Peki Elif hanım niye göremiyor bi düşünün. Çünkü Erkan şerefsizi yüzünden gözü hiç birşeyi görmüyorda ondan! Yetmedi mi? Canın yanıyor işte daha niye vazgeçmiyorsun. Belki kolay değil belki kolay ama sana göre zor dimi? Denemiyosun çünkü. Denesen herşey kolay. Mücadele etmiyorsun. Yeter lan yeter. Şuna bak ya hem kendini hem bizi üzüyorsun. Böyle devam et sen aferin Elif. Gülmeye çalışma. Gülemiyosun. Sen artık gülemiyosun o it yüzünden. Hala ağlıyorsun. Ulan hastane düştün lan sen onun yüzünden hala ne ağlıyorsun ne! '' diyip yataktan kalkmıştım. Peri kolumdan tutup ''biraz sakin olsan diyorum kız zaten kötü''

''Peri kötü olduğunu bende görüyorum ama haline bak hala Erkan için ağlıyor ya ağlıyor. Deliricem. Kaç senedir kendine yazık ediyo Peri anlasana sende. Susmasana sende. Güzelliğine gençliğine yazık ediyor ben buna kızıyorum. Öyle biri için ağlayıp bu hale gelmesi beni de üzüyor. En çokta kendisi ama bu benim canımı sıkıyor işte. Ağlamasını üzülmesini istemediğimden belki bu bağırmam kızmam yanlış anlaşılabilir anlaşılsın! Umrumda mı sizce? Değil. Peri sende bir şey de. Daha demin gördüm ağladığını, ben bakınca hemen sildi güldü. Daha doğrusu gülmeye çalıştı ama beceremedi tabi nasıl becersin dimi Elif?'' Oflayıp koltuğa oturduğumda Peri de yanıma oturmuştu. Elif'e baktığımda ağlıyordu. Peri en sonunda konuşmaya başlamıştı. ''Ağlama Elif! Harbiden Derin haklı bu kadar üzme kendini'' demişti. Elif göz yaşlarını silip ''Olmuyor anlamıyorsunuz silemiyorum ben Erkan'ı. Çok seviyorum ben onu. Çok sevmekten de öte bir şey bu. Aşk mı bilmem aşık olabilirim o yüzden. Kendime yazık ediyorum haklısın Derin ama kendime yapıyorum sana değil! Üzülme o zaman bana anladın mı? Unutamıyorum ben. İstediğinizi diyin''

''Anladım. İyi bok yiyorsun devam et amk banane ne halin varsa gör bundan sonra yüzüme dahi bakma. Sen Erkan için böyle davranıyorsan bize sana dicek bişeyim yok. Hadi eyvallah herkes kendi yoluna.'' diyip ayağa kalktım. Elif'e bakıp ''Sen bunların hepsini hak ediyorsun. Böyle yaptıkça hastanelerde yatılı kalırsın. Aferin devam et. Bundan sonra da ne sen benim yüzüme bak ne de ben senin'' dediğimde Peri de ayağa kalkıp Elif'e sırıtarak bakıp ''Bencede hak ediyosun devam'' diyip odadan çıktı. Bende peşinden gittim , annem bize baktığında ''Anne eve yürü'' dedim. Gözlerim dolmuştu. Periye baktığımda ağlıyordu, bende ağlamaya başlamıştım. Onun üzülmemesi için yapıyoruz konuşuyoruz ama Elif bunu anlamıyor. Çünkü anlamak istemiyor. 

Periyle salonda oturup televizyon izliyorduk. Aklıma birden Elif geldi. Ne zaman çıktı ki gerçi? Acaba napmıştır şimdi. Eee burada bizden başkası da yok. Nereye gidip nerede kalacaktı peki? Gitsek alsak dicem olmaz. Söylediğim sözleri yerim öyle de olmaz. ''Lan Peri'' dediğimde Peri bana bakıp ''Ne''

''Elif nerede kalacak''

''Ne bileyim amk nerede kalacaksa kalsın'' dedikten 10 saniye sonra 

''oha harbiden nerede kalacak?'' dedi.

''Gerizekalı mal insan! Ben zaten sana soruyorum ''

''Ben nereden bilecem''

''Haklı sende beyin mi var ki amk sana soruyorum bende ki  de soru''

''Sürtük seni'' diyip güldü.

*****

Elif kendi odasındaydı bizde Periyle benim odamdaydık. Yemek yendiği zamanda ilk onun yemesini bekliyorduk sonra biz yiyorduk. Elif'e kırgındım. Erkan için bizi karşısına aldı. Onun yüzünden bizi kırdı , üzdü. Değmediğini kısa zamanda anlayacak. Susamıştım. Aşağı inip suyumu içip geri odama gidecekken Elif'in kapısının açık olduğunu gördüm. Yatakta öyle uzanmış duvarı izliyordu. Of. Belki konuşmasaydım öyle hiç böyle olmazdı ama konuşmasam da çatlardım ben. Çok bile dayanmıştım yani. Aman. Böyle devam ederse hak ediyor. Erkan ağzına sıçıyor bu salakta  hala götünden koşuyor çocuğun. İstemiyor işte seni daha ne demesini bekliyosun. Çocuk senin olduğun mekanlardan resmen koşarak kaçıyor ama sen hala peşinden gidiyorsun. Buna ne denir ki? Kim ister arkadaşının kardeşinin üzülmesini? İyi bi arkadaşsanız istemezsiniz. Bizde Peri ile istemiyoruz ama Elif Erkan'ı tercih etti bize. Onun için bize böyle davrandı. Ne diyim ki söz bırakmadı bizde. Ama özür dilemicem. Çünkü dilicek bi hata yapmadım ben. Haklıydım. Odama girdiğimde Peri fotoğraf çekiniyordu. ''Yatmış yatağa tavanı izliyordu'' dediğimde omuz silkip ''Aman naparsa yapsın hak etti'' dedi ve fotoğraf çekinmesine devam etti Peri hanım. Manyak kız ya. Fotoğraf hastası resmen. Telefonunu açsam bi 300-400 fotoğrafı vardır. Belki daha fazladır. Telefon mu dayanır bu manyağa. Dayanmaz tabi. ''Ay yeter'' diyip güldüğümde ''Aman tamam be çekinmiyorum'' diyip telefonu elinden bırakıp ''Ee '' dedi

''Nee eee?'' dediğimde gülüp ''Elif diyorum?''

''Nolmuş''

''Lan Elif'i ne yapıcaz diyorum salak ''

''Heeee bilmiyorum ki olum ya''

''Neyi biliyorsun ki sen''

''of sus'' diyip yatağıma uzandım. 

Peri odamdan çıkıp kendi odasına gitmişti. Bende ışığı söndürüp uyumaya çalıştım. Uykumun geldiğini anlayınca kendimi o huzurlu uykunun kollarına bıraktım.