AYRILIKLAR

461 12 115
                                    


"Hadi Rüya, bir gelinliği giyemedin !"

"Evet Rüya Hanım, az bir zamanımız kaldı.." diyorlar ikiside bitmiş sabırlarından ödünler vererek.

İlk seslenen yakın arkadaşım; Aslı. İkinci seslenense; düğün organizatörümüz.

Ben mi ?

Bende Rüya İnci. Kardiyoloğum, ve harika giden bir yaşantım var. Renkli gözlüyüm, açık tenliyim, sarışınım, boyuma çok uzun denilemez ama bence böyle de tatlıyım. Neşeli ve hayatımdan sürekli zevk alan biriyim. Hayatımda ailem tarafından hiç üzülmemiş, eşim tarafından da kötü duygulara maruz kalmamış bir insanım. Daha doğrusu müstakbel eşim.

Evet, az önce Aslı'nın seslenişindeki 'gelinlik' lafından evleneceğimi anlamış olmalısınız.

Eşim, Emre. O gerçekten harika biri. Benim gibi neşeli bir ruh haline sahip. Zaten onunla evlenmeyi isteyeceğim bir özelliği de bu. Bana karşı her zaman dürüst, iyi kalpli ve çok yakışıklı biri.

Ve bugün bu muhteşem adamla dünyaevine gireceğim. Evliliğin tam anlamıyla ne demek olduğunu, büyüdüğümü, değerimin gerçekten bilindiğini anlayacağım. Beni önemseyip, düğünüme gelen onca insanın karşısında, sevdiğim beye 'Evet !' diyeceğim. Hayali bile güzelken, ben bir kaç dakika sonra gerçeğini yaşayacağım.

Ultra lüks döşenmiş gelin odamdaki giyinme kabininden perdeyi açıp, gelinlikler içinde çıkıyorum.

"Kuğu gibi olmuşsun tatlım. Çok zarif, ince ve kibarsın, canım arkadaşım benim.." derken gözleri doluyor Aslı'nın.

Ah böyle yapma ama Aslı.. Gelinliği hem seninle birlikte seçmiştik, şimdi ilk defa görmüşsün gibi ağlamak üzeresin.

-"Sağol tatlım da, bakalım seninkini ne zaman göreceğiz ?" diyorum bende onu kollarım arasına alarak.

Ama maalesef Aslı bu aşk meşk konularından hiç hoşlanmaz. Bu yüzden henüz bir ilişkisi bile yok. En yakın arkadaşıyım, ama kendi düğünümde bir eniştemiz bile yok.

-"Rüya lütfen ama, bu konulardan hoşlanmadığımı biliyorsun. Ben böyle tek tabanca gayet iyiyim.." diyor benden ayrılıp aynanın karşısında elbisesinin eteklerini düzelterek.

-"Peki güzel arkadaşım. Benim evlenmeme de kızmıyorsun değil mi ?" diyorum aynadan ona bakıp gülerek.

-"Hayır be salak, siz birbirinizi çok seviyorsunuz. Emre çok iyi biri, seni de çok seviyor. Bir de bana bak, kimseyi sevmek istemiyorum, birini sevipte niye hayatımı berbat edeyim ki ? Böyle yalnızken karışan yok, kıskanan yok, oh mis.. Kızım zaten benim bir ilişkim olsa mutlu olamam ki ben.! Ama sen mutlusun bak, gülmek sana çok yakışıyor inan bana.." diyor yanağıma bir öpücük kondurarak.

-"Rüya Hanım, artık çıkmamız gerek. Emre Bey buraya doğru geliyordur zaten.." diyor düğün organizatörümüz.

Ve Aslı'yla son bir sarılışımızdan sonra, odaya Emre giriyor. Bordo renkli damatlığıyla, odaya girdiği andan itibaren gelin odamdaki herkesin dikkatini üstüne çekmeyi başarıyor.

Bana doğru yaklaşarak ellerimden tutuyor usulca. Gözlerime bakarak;

"Çok güzel olmuşsun.." diye fısıldıyor.

Ardından koluna girmem için yanımda duruyor. Kolumu yavaşça geçirerek, koluna giriyorum.

Arkamızda gelinliğimi tutan baş nedimem olarak Aslı'yı ve düğün organizatörümüzü görüyorum.

Yavaş adımlarla düğün salonuna giriyoruz. Girdiğimiz andan itibaren maytaplar ve konfetiler patlamaya başlıyor. Ve hepimizin gözü, bizim için buraya toplanan kalabalığa alışmaya çalışıyor.

EKSİK PARÇAM Hikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin