Cem

9 0 0
                                    

Gerçektenmi ben pizzayı iyi pişirirdim? Ne kadar olmuştu ya hamuru pişmeyib, veya tatsız oldu gibi laflarla yiyecekleri getirib üstüme atmışlardı. Pizza pişirmeyime geline, bundan önceki yöneticiden ufak tefek övgüler duymuştum. Ama bu yeni yöneticini öldürseler bile iyiye iyi demezdi.
Bir kaç gün idi ancak o oğlan hakta düşünüyordum başka bir şey girmiyordu kafama. Sık sık gelip mutfakın büyük penceresinden Esmiraldanın hizmet ettiği masalara bakıyordum. Gözlerim gelip giden müşteriler içinde onu arıyordu. Amma yoktu. Neredeyse onun bir hayal olduğuna inanacakdım. Sanki böyle biri hiç gelmemişti buralara.
Bir ay falan geçmişti. Artık profilinden aklımda kalan azacık şeyler de silinip gidiyordu. Zaten utandığımdan güçlükle bakmıştım yüzüne. Ya da bakıyorum gibi yapmıştım. Şimdise her şey kaypolarak gidiyordu.

Her zaman olduğu gibi yine işimle uğraşıyordum.
Sevda beni sesledi:
-samira hanımla kocası bir de başka misafirler gelmiş gel sipariş alacaksın. "Kocasımı? O türk ne zaman bunun kocası oldu? Neyse gidince Aysundan merak etdiğim için sorarım". O Samiranı iyi tanıyordu. -Hemen -geliyorum söyledim.
İkinci kata çıktım. Samira yine her zamanki gibi bencil, şımarık haliyle oturmuştu. Bir de hiç görmediğim iki kişi daha vardı. Biri orta yaşlarda şişko, diğeri genç bir delikanlı idi. Onlardan siparişi aldıktan sonra aşağı mutfaka indim. Sevda mutfakın önünde çay içiyordu. bana:
-onlar biliyormusun kimdi? o orta yaşlarda şişman olan buralara sık sık gidip geliyor, her türlü kötü işle meşguldür. uyuşturucu, insan ticareti, adam kaçakçılığı falan gibi işler. Çok zengindir. Öteki delikanlı da müdür beyin küçük kardeşidir. Çok yakışıklı değil mi? -gülümsedi ve bana göz kırptı. -
bilmiyorum bakmadım dedim.
-Adı da Cemdi. -Ekledi.
- Bu kadar bilgiyi nereden topladın beş dakikada?
Kahkaha atıp güldü.- kızım ben burda uzun zamandı çalışıyorum bunları benden sor. İyi tanıyorum. Sanki patronun kardeşi değil bu çok iyi birisi kardeşine hiç benzemiyor.
-bilemem. İlk defa görüyorum.
-Natali, bugünden o da burda çalışacakmış.
-Nasıl yani? Bir bu eksikti. Bir genç başımızın üstünde durup buyruk verse ben hiç çalışamam.
-yok, yöneticiyle birlikte, restoranının genel durumu ile ilgili falan işlere bakacak. Bu tür işler. Biliyormusun çok hoşlandım ondan. Öküz hiç bakmıyor bile ben tarafa.
Sevdanın kafası lafa dalmıştı. Ansızın cem belirdi:
-kızım, yukarıdan müşteri seni sesliyor- dedi. Sevda yukarı çıktı.
-Natalia, bana bir bardak su verirmisiniz lütfen?
Suyu getirip önüne koydum. Yavaş yavaş içmeye başladı. Sanki burada durmak için suyu bahane etmişti. Benim ona doğru bakmadığımı görüp keyifsiz çıkıp gitti.
Yiyecekler pişmişdi. Ocaktan çıkarıb servis ettim. Ali tepsiye toplayıp onlara apardı.
Sıcak beni bunaltmışdı. Lavaboya gidip elimi yüzümü yıkadım. Yüzüme dağılmış saçlarımı yeniden derleyip topladım. Aynadan kendime baktım. Bu kadar işin içinde hiç de Samira hanımın baktığı gibi kötü görünmüyordum.
 Bir sürü sipariş beni beklemekteydi. Onun için basamakları hızla inmeye başladım. Ansızın Cem karşıma çıktı. Ben aşağı o yukarıya doğru çıkıyordu. Göz -göze geldik. Ben geçmek için sağa doğru çekildim, o da aynı fikirle saga taraf çekildi, ben sola çekilirken o da yine bilmeden sola çekildi. Bir kaç defa aynı şey tekrar oldu. İkimizi de gülme tuttu. Birden durdu: -Natalia hanım, buyrun geçin -dedi.
Gülümsedim "teşekkür ederim" söyleyip basamakları hızla indim. Hiss etdim ki, ben merdivenlerden inene kadar arkamca özlemle bakakaldı.

Yayımlanan bölümlerin sonuna geldiniz.

⏰ Son güncelleme: Nov 13, 2016 ⏰

Yeni bölümlerden haberdar olmak için bu hikayeyi Kütüphanenize ekleyin!

Geçmiş OlsunHikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin