SS~2

176 17 1
                                    

Helöww🌼 Napher? Hadi okuyun😊

Multi~> Uzay -,-

*****

Yeni bir güne, güneş ışıklarının yüzüme vurmasıyla uyandım. Yatakta doğrulup esnedim ve ayağa kalktım. Banyoya girip kısa bir duş aldım, giyindim ve aşağıya kahvaltı sofrasına indim. Demek isterdim. Fakat öyle bir şey olmadı.

Arda'nın hayvan gibi adımı böğürmesiyle gözlerimi açtım ve bıkkın bir nefes aldım. Kapımın pat diye açılıp içeri bir orangutan girmesiyle baygın bakışlarımı ona çevirdim.

"Böğürmesene be hayvan. Sabah sabah yine aynı senaryo. Ulan mal domuz, bir kere de öperek uyandır be. Bir sabahta böğürmek yerine, 'hadi kardeşim uyan, sabah oldu.' de be. Orangutan işte ne olacak. Yürü git. Hala tepemde. Toz ol Arda. Yüzünü görmek istemiyorum. Midem bulandı sayende. Tipe bak. Gitsene oğlum. Git ya." Uzaylı görmüş masum köylü gibi bakan Arda'ya mal mal baktım. (Hdjsjx nasıl cümle oldu be.)

"Sabah sabah çenen mi düştü kardeşim? Sen hayırdır yine? Susmadın bir. Hadi kalk geç kalıyoruz." Sinirli bakışlarım gözlerine ulaştığında tıslayarak konuştum.

"Allah cızırtını çıkarmasın Arda. Uyku mu bıraktın yine. Gerizekalı mahlukat. Yürü git şuradan. Kalktım işte." Gözlerini devirip kapıya ilerledi.

"Acele et he." Yatağın kenarında ki panduflarımın tekini alıp arkasından fırlattım.

"Defol Arda!" Kıkırdayarak aşağı indi. Kendimi yorgandan kurtarıp ayağı kalktım ve pandufumun tekini ayağıma geçirdim. Bir ayağımda panduf, bir ayağımda çorap kapıya doğru ilerledim. Kapının önünde duran diğer pandufumu da ayağıma geçirip banyoya ilerledim. Kısa bir duş aldım. Tam çıkıyordum ki, ayağım kaydı ve ben popo üstü yere yapıştım. Sonuç; kocaman bir morluk, ağrı ve acı. Bir süre yerde acı çektikten sonra popomdaki ağrıyla doğruldum ve bir havlu alıp üzerimi kuruladım. Güzelce formalarımı giydim. Siyah düz bileksiz çoraplarımı ayağıma geçirdim. Saçlarımı taradım ve kuruttum. Bir at kuyruğu yapıp banyoyu toparladım.

Hoplaya zıplaya aşağı indiğimde, gördüğüm manzarayla şok oldum. İyi de babamın burada ne işi vardı? Dört yıl sonra anca mı aklına gelmiştik? Bu kadar umrsamazlıktan sonra şimdi niye geliyordu? Dört yıl diyorum bakın. Dört yıl babamın sesini bile duymamıştım. Hiç mi özlememişti? Hiç mi sesimizi duymak istememişti?

"Kızım, günaydın gel bak kahvaltı yapalım." Rahat konuşmasına daha da öfkelendim. Arda'ya ve anneme baktığımda huzursuz görünüyorlardı. Masaya ilerleyip, babamın başında dikildim.

"Neden geldin?" Cevap ise oldukça basitti.

"Sizi özledim." Histerik bir şekilde güldüm. Soğuk ve alaylı ifademle yüzüne bakmaya başladım.

"Sen mi? Sen mi bizi özledin? Kimi kandırıyorsun? Sekiz yaşında bırakıp gittiğin çocuk yok senin karşında. Beni bu sefer kandıramayacaksın. O zaman küçüktüm. Barışacağınıza inanıyordum. Kendimi kandırmışım. Daha sonra öğreniyorum ki, babam olacak adam bizi, ikizimle beni istemediğini anneme söylüyor. Annem bunu kabul etmeyince, anneme boşanma davası açıyor. Biz senin yüzünü 2-3 yılda bir görüyoruz. O da zorla. Biz sekiz yaşına gelince mi aklına geldi istemediğin. Sen hiçbir zaman şefkatle bakmadın ki bize. Şu an neden buradasın, ben sana söyliyeyim. Vicdanın rahat değil çünkü. Küçücük iki tane çocuğu bıraktın gittin. İki üç yılda bir gördün. Şimdi de vicdanın rahat değil. Vicdan azabı çekiyorsun. Çok yazık. Benim babam olacak adam karaktersizin tekiymiş meğer." Sol yanağımda hissettiğim acıyla yüzüm sağa döndü. Tam o an gözümden iki damla yaş süzüldü. Olduğum yerde donup kaldım. Ne hakla ya? Hangi yüzle vurdu şimdi? Arda oturduğu yerden hızla kalkıp babama ilerledi.

Senden SonraHikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin