Koşarken birşey aklımdan hiyonaya onu sevdiğimi hatırlatsam mı hayırlatmasam mı acaba diye
düşündüm ama birden birşey dank etti ve gerçekten titredim ve kendime geldim akılsız gaffur , bu haldeyken ne aşkından bahsediyorsun ne sevgisinden bahsediyordun dedim kendime hayır gaffur hayır olmaz yapma gaffur yoksa
hiyona senden ebediyen nefret etmeye başlar.
derken ,derken içimden birden hiyonaya baktım ve o saf ,temiz ,hoş gunlerimiz geldi aklıma ve sinsira gecesi geldi aklıma.
hiyona ile ikimiz survan ı alt etmek için ne cok zorluklar çekmiştik dedim yürürken içimden o sırada survan boş durmamış miçoları ile gardını almış bize doğru hızlı ve emin adımlarla ağır ağir koşarken eski ama dayanıklı bir kayık gördüm tam hiyonam şu kayıkla hemen hızlıca kaçabiliriz diyecektim ki üzerime aniden hızla ve sanki terddütsüz müşcesine bir ağırlık düşüverdi...
Tabi iykide sevgili hiyona üzerimdeydi.
Ama az önce niye ağırlık yoktu üzerimde dedim.
Düsünür düşünmez hiyona ya baktım ve birde ne göriyim hiyona gözlerini kapatmış omzuma yatıyordu.
Onu omzumda taşımak bir gurur gibi birşeydi.
Herhalde bayılmıştı ne yapacağimı bilemez bir hale geldim hemen onu kayığin yanına yaklaştığimız için yatırdım ve kürekleri aldığim gibi kuvvetlice çekmeye başladım.
Biraz uzaklaştıktan sonra hiyona hiyona diye cagırmaya başladım 5 10 dakika sonra uyanmaya başlarken yüzüne su attım gözlerini hızlı güler yüzlü bir şekilde açtı kalktı ve sağol dostum!Dedi...