justin: kalbimi açman gerektiğini düşünüyorum, kalbimi senin açman gerektiğini düşünüyorum.
justin: çünkü tam orada, koskocaman bir fotoğraf sergisi var olmakta.
justin: ve şu an neyin sergileniyor olduğunu düşündüğünü farz ederek cevaplıyorum seni; sol yanımda, gülüşlerinin, mutluluklarının, göz yaşlarının ve hüzünlerinin, her bir anının, her bir yanının çekilmiş fotoğrafları çerçevelere saklamış, bekliyorum.
justin: lakin bu kalbi açmadığın her zaman dilimi boyunca, çerçeveler sivrilip, cam oluveriyor ve öylece kesiyor kalbimi.
aspyn: beni sevdiğin, hatta düşündüğün her vakit, o kalp kesilecek. kanamasına da engel olamayacaksın, sevgili justin.
aspyn: bu sebeple yapman gereken tek şey, o fotoğrafları raflardan indirmen olacak.
justin: yazdığın tüm bu kelimeler arasında, gözlerime işleyen tek şey, 'sevgili justin' oldu. yakında, sevgili kelimesine bir 'm' harfi gelmesini diliyorum.
justin: ve sana bir alıntı daha bırakıyorum: "sen aklıma gelince her şey gülümserdi.*"
*sabahattin ali'nin, kürk mantolu madonna kitabından bir alıntı.