SU PERİSİ

1. Bölüm Part 2 (Tuna Soykan)

"Tuna! Uyanır mısın evladım artık! Bak işe geç kalacaksın."
Canım annemin! bağırışlarıyla uyandım.Tabi kafamda ki baş ağrısına, kendime ve şu lanet hayata sövmeyi ihmal etmedim.
"Kalktım.Kalktım."
Sanki bir gün işe gitmesem babam batacak! Diye söylene söylene soğuk bir duşun altından geçtim. Biraz olsun baş ağrım dinmiş, kendime gelmiştim. Sıra geldi hazırlanmaya derken telefonuma gelen mesaj sesiyle telefonuma odaklandım. Sizce kim olabilir?
Ah tabiki de biricik vıcık sevgilim: Bade!
"Aşkııım günaydııın. Bugün mutlaka buluşalım seni çoooook özlediiim."
"Tamam. 1 saat sonra sahile gel." Yazarak yanıtladım onu. Çalışacak havada değildim, bugün biraz deniz kokusu almak ve birkaç çıtır kesmek bana iyi gelir diye düşündüm. Üzerime düz siyah tişörtümü giyip altıma açık kot şortumu giydim. Elimle saçlarıma biraz şekil verdikten sonra ayna karşısından çekildim.
Zaten doğuştan gelen bir karizma var ne diye yapaylıkla uğraşıyorsam. Şu muhteşem tondaki esmer ten, siyah renk saçlar, kara kaş, okka burun, kirli sakallı sert bir yüz hattına da sahiplik, öpülesi dudaklar ve tabi nadiren bulunan bal sarısı gözler... Aslında abartılacak bir vücudum ya da kasım yok ama yine de boyuna orantılı kilomla iyi bir fiziğe sahibim.
Kendimi övmem bittikten sonra çantama mayo, havlu, parmak terlik ve güneş kremi koydum. Birazcık baştan çıkarıcı olan parfümümü de sıktıktan sonra gözlüğümü takarak evden çıktım. Kendime acilen bir iş bulup şu evden kurtulmam lazım. Tabi Baran Beyimizi de unutmak olmaz. Kardeşimle ayrı hayat kurmayı hep istemişizdir ama karşımıza çıkan gereksiz engellerden dolayı bir türlü yürürlüğe sokamadık henüz. Her ne kadar Furkan da bizimle yaşamak istesede karşı çıktım.Birde canın annemin! dırdırını çekemem. Bu düşüncelerle boğuşurken Bade'nin yanına varmıştım bile. Bana el sallayan sevgilimin yanına gidip uzun soluklu bir öpücük kondurdum dudaklarına. Sevmiyorum ama çıkıyorum nasıl bir salaklıksa bir kere daha küfrettim kendime ve beni bu duruma sürükleyen hayata.
Sahil manzaralı küçük bir kafede kahvaltımızı ettikten sonra sahile indik. Üzerimizi de değiştirdiğimize göre suya girebilirdik. Ee hani biraz da çıtır kessek hiç fena olmaz. Aman ha olum Tuna sakına Bade'ye yakalanma. Geçen gün önümden geçen esmer hatuna dalınca bir ton laf işitmiştim bu sefer de aynı işkenceyi kaldıramam.
"Aşkım ben suya giriyorum."diyen sevgilime öpücük atıp cevap verdim.
"Tamam aşkım sen gir ben biraz güneşlenmek istiyorum." Yalan!!! Sen yetmiyorsun da aşkım ben biraz göz ziyafeti çekip yüzeceğim . Dediğimi anlamış gibi suratıma gözlerini kısmış bir şekilde baktı ardından bir öpücük atıp suya girdi. Bende şezlonga uzanıp etrafa bakınmaya başladım.

   Lütfen yorumlarını da bırakın ki sizin hikayemiz hakkındaki düşüncelerenizi öğrenelim bu bizim için çok önemli...
Bir daha ki bölümde buluşmak dileğiyle...