4.bölüm

44 2 0
                                    

        Güzel bir sabahtı bugün. Hava berrak , dışarıda kuşlar iş başındaydı.  Her  taraf baharın güzelliğini taşıyordu. Her mevsimin güzelliği vardı ama bahar birazcık kayrılmış olmalı.    Deniz sağlıklı bir şekilde uyandı. Güzel bir uykunun ardından günün de güzel başlaması  normaldi.  Kahvaltı hazırlamaya girişti.  Çayı koydu ve   dolaptan kahvaltılıkları çıkardı. Sofrayı hazırladıktan sonra sıra Derya’yı kaldırmaya gelmişti.  Daha kaldırmadan Derya mutfağa girdi.  “Ooo hamarat kardeşim benim  , günaydın. Ben elimi yüzümü yıkayıp geliyorum.”  Dedikten az sonra sofraya oturdu. 

       “Eee bakalım Deniz Hanım akşamdan sonra nasılsın bakalım “ 

    “İyiyim ne olacak sanki. Müthiş mutlu olmamı bekliyordun herhalde.  Alt tarafı yemek yedik.  Öküzlüğünden sıyrılmış olduğunu gösterdi biraz.  Ama bu benim için önemli değil . Şu şeytanca gözlerini üstümden çek lütfen. “

        “Kızım cidden kör müsün ? Hiç mi dikkat etmedin sana nasıl baktığını görmedin  mi ? Çocuk bence senden hoşlanıyor. Şans verebileceğin biri. Ne olur hemen çocuğu geri çevirme. Artık seni de mutlu görmek istiyorum.”

    “Böyle şeyleri nereden çıkarırsın hiç bilmem.  Öyle bir şey yok. Hem ben halimden memnunum. İstediğim bölümdeyim , hocalarla aram iyi,  düşünceli bir kardeşim var, İstanbul güzel .  Daha ne isteyeyim ki ?  Çocukta da o tarz bir şey yok. Özür dilemek istemiş madem ilerisini düşünme. Hemen bakabileceğim biri değil. Çok zengin ve yakışıklı .  Bana pek uyacağını düşünmüyorum.”

   “Sen sözüme gelirsin canım benim. Hem ne olmuş zengin ve yakışıklıysa. Sen gerçekten değişik bir modelsin. Kızlar normalde öyle tarz ister. Bilmiyorum ki Hazal Teyze seni küçükken elinden düşürmüş de almamış mı yerden merak ettim şimdi.”

     “Çayını soğutma Derya. Bu konuyu da açma lütfen. Memnunum durumumdan. Erken bitirirsen okula gidelim artık.”

    Deniz , Derya’nın lakırdılarıyla meşguldü.  Yok olamazdı herhalde. O çocuğun tipi değildi ki? Gezdiği kızları görmüştü. Hepsi katalogtan fırlamış gibiydi. Oysa ben güzel bile değilim.  O kadar elit kesimde tarzına göre binlerce kadın vardır. Hem hoşlansa ne olacaktı ki? Kültür , aile , statü farkları o kadar belirgindi ki . Kendi denginde biriyle evlenmek çok daha mantıklı olurdu ve hayali de hep oydu. Diğer kızlar gibi hiçbir zaman zengin ya da çok yakışıklı sevgilim olsun diye düşünmemişti. Onun  için önemli olan şey hep kişilikti. Bunları düşünürken sınıfa girdiklerini fark etti.

    Deniz’in sınıfa girince Arda ile göz göze geldi. Arda Ankaralı , çok iyi ve tatlı bir sınıf arkadaşıydı.  Deniz ve Derya’nın sınıftaki en yakın arkadaşlarından biriydi.  3 yıldır süren arkadaşlıkları hayli derindi.

     “ Günaydın kızlar.  Nasıl gidiyor bakalım görüşmeyeli ? “ diye sordu Arda.

   “  Günaydın  Arda iyi  ne olsun işte. hoş gelmişsin bu arada Ankara nasıldı?” dedi Deniz ilgiyle.

    “Ankara güzeldi. Selamları var. Bir ara gidelim hep beraber.”

    “Olur gideriz. Anıtkabir’i bir daha görmek tarif edemeyeceğim bir mutluluk olur.  “      konuşurlarken Arda ve Deniz aynı sıraya geçtiler.  Muhabbetlerine devam ettiler.

     Arda aslında ilk seneden beri Deniz’e karşı boş değildi.  Onu tanıdıkça bu duygusu daha da derinleşti. Bir yandan ona söylemek isterken diğer yandan onu  kaybetmekten korkuyordu.  Deniz ile gelecek için çok güzel planları vardı.

Yayımlanan bölümlerin sonuna geldiniz.

⏰ Son güncelleme: Dec 07, 2013 ⏰

Yeni bölümlerden haberdar olmak için bu hikayeyi Kütüphanenize ekleyin!

Aşk Kapıda GözüktüHikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin