Nazlım...

312 23 3
                                    

Savaş
Yarım saat sonra ameliyathanenin kapısı açılınca yerimden kalkıp doktorun önüne geçtim Nazlının iyi olduğunu duyunca bir oh çekip azda olsa rahatladım Duman hemen bana sarılıp mutluluktan ağalamaya başladı onu kucağıma alıp sım sıkı sarıldım... Ve evet bende mutluluktan ağalamaya başladım! Neden mi? Yani evet Nazlı sevgilim değil... Ama onun yeri her zaman ayrı bende sonuçta benden korkmayan ilk arkadaşım o! Nazlıyı odaya alınca doktor teker teker gireceğimizi ve fazla rahatsız etmeyeceğimizi söyledi bizde onayladık tabi ilk olarak Duman iceri girdi bende kapıdan konuştuğunu dinledim...
.
Duman: abla... Beni duyuyor musun? Duymuyorsanda sorun değil belki hissedersin... Ben çok korktum abla... Hayatımda hiç korkmadığım kadar! O... O kız o çakıyı sırtına saplayınca... Çok korktum... Seni kayıp ettim sandım! Beni bıraktım sandım! Savaş abide öyle... Oda çok korktu! Hemde çok! Bi ara kalbin durdu senin... Bizi bıraktın... O an savaş abi çok kötüydü... Çok ağaladı... Hani hep bir erkek ağalamaz derler ya! Savaş abi onun çok yanlış olduğunu gösterdi! Bir erkeğin ağalaması hiç tuhaf değil! Ve merak etme savaş abi o kızı yakaladı! Emre diye bir abinin yanındaymış şimdi! Sen iyileş ona ne yapmak istersen yap! Bu sefer seni durdurmayacağım! Çünkü o bunu hak ediyor! Ve abla! Ben senin kahramanın oldum! Sana kan verdim ben! Yani biz sadece kardeş değil... Kan kardeşte olduk! Şu an sende benim kanımdanda var! Seni çok seviyorum ablam! Sen benim aşkımsın!
.
Duman gözleri dolu odadan çıkıp bana baktı hadi geç diye işaret edince biraz korktum... Ne diyecemki ben nazlıya?
.
Savaş: ben ne diyecemki nazlıya?
Duman: içinden ne geliyorsa...
Savaş: ama...
Duman: hadi! Geç iceri!
.
Korkar adımlarla içeri geçtim Duman arkamdan kapıyı kapattı bende nazlının elini tutup yüzüne baktım... Solgun yüzüne... Gecelerini hala açmadı öylece yatıyor... Eli biraz sıcak ama hala soğuk... Dudakları... Bir dakika ben neden kızın dudaklarına bakıyorsam? Kendine gel savaş! Bir kere öptüm oda olmuş bitmiş bişey! Kızım dudaklarına dik dik bakma!
.
Savaş: ne saçma saçma konuşuyorum ben içimden ya? İç ses sen bir sus allah aşkına! Neyse... Ee görüşmeyeli nasılsın nazlı? İyisin inşallah! İyisin iyisin hadi sadece ufaktan kalbin durdu... Oda bişey değil yani dimi? Ne saçmalıyorum ben ya? Kusura bakma yani ne diyeceğimi bilmiyorum... Senin gibi inat kardeşin zorla soktu beni buraya! Şimdide saçma saçma konuşuyorum işte! Kız daha yeni ameliyattan çıktı sen kafasını şişir savaş! Susmuyorumda! Niye susmuyorsam acaba? (Nazlının elini bırakıp odada yürümeye başladım) bu neyin kafası yani anlamıyorumki? Acaba şimdiye kadar az konuştuğum için simdi birden çenem mi açıldı? Olabilir valla! Yani nazlı seni uykunda rahatsız edersem pardon canım! Yani... Canım dediğim şey... Lafın gelişi yanlış anlama! Yoksa ben sana neden canım diyim canım! Saçmalıyorum ya iyice saçmalıyorum! İcimden gelenleri söyleyim mi? Yada yok boş ver duyarsın falan onlar daha icimde kalsın! Belki bir gün duyarsın bilmiyorum... *fısıldayarak* nazlım....
.
O son kelimeden sonra yüzümde aptal bir gülümseme oluştu... Nazlıyı daha fazla rahatsız etmeyip dışarı çıktım ali yüzümdeki gülümsemeyi görünce hemen yanıma geldi...
.
Ali: N'oldu??
Savaş: hiç konuştum öyle...
Ali: ne konuştun? Ne dedin ona?
Savaş: ikiz! Senin galiba dedikodu damarın şişmiş! Şişmesin kardeşim tamam! Şişmesin!
Ali: off hiç bişey anlatmıyorsun ya!
Savaş: ya sabır!

Gizemli Karanlik...Hikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin