💞1💞

59.1K 1.3K 803
                                    

IG; tugbadansmaz
Snap; tugba.dansmaz

Medya Derin💞

Hani bir anne kızına sarılır ya, ya da bir baba hem kızını evlendirmek isteyip hem de yanında tutmak ister ya, birde beyaz gelinliğin içinde görünce mutluluktan ağlarlar. Ya da bir anne kızının saçını tarayıp örer ya, ilk âdet döneminde kız korkar ve anne teselli eder, hani sevgili konusu açılınca baba kızar kızını paylaşamaz ya, hani okula ilk gidişinde ya da mevzun olunca ikiside yanında olup ona destek olurlar, hani seni sürekli kollayıp iyiliğini isterler ya, sana kıyamaz ve seni paylaşamazlar, kimseye vermek istemezler, evlerinden ayrılmasını hiç istemezler ya hani, buna rahmende beyazlar içinde görüp torun sevmek isterler.

Hani buna aile denir ya? Hani bunları aileler yaşar? Anne baba ve çocuktan oluşan aile. İşte ben buna ne sahibim ne de sahip olabilirim. Ne de bu anlattıklarımı yaşadım, yaşayabileceğim. Bende bu anlattıklarımı yaşamak için gerekli olan 2 şey yok. Anne... Baba...Ama aile yerine koyduğum ve onlar için canımı vereceğim arkadaşlarım vardı. Onlar benim ailemdi.

Ben 6 yaşımda yetimhaneye bırakıldığım da korkmuştum. Daha neyin ne olduğunu, ailemin beni istemeyip buraya bıraktığını farkında değildim. Onlarla büyüyüp neyin ne olduğunu anladım. Anladık.

Birbirimizi sevdik.

Birbirimizin yaralarını kapattık.

Birbirimizi mutlu ettik.

Tabii bu yara tamamen kapanmıyor o ayrı. Sadece kabuk bağladı diyelim. Hayır hâlâ anlamadım biliyor musunuz? Bir anne çocuğunu nasıl istemez? Ya da bir baba? Soruyorum size ya! Bir anne ya da bir baba nasıl kendi canından kendi kanından olan birini istemezler? Sanki geçici bir eşyamışım gibi beni kullanıp bırakmak? Bu saçmalık. Ama onlarda haklı onları hayal kırıklığına uğratmışım. Erkek çocuk istiyorlarmış. Zaten erkek çocuk sahibi olmuşlar. Oluncada beni yurta bırakmışlar. En azından müdürün odasında ki bilgi kağıdımda böyle yazıyor. Yani açık açık yazmışlar istemediklerini. Herneyse.

Alıştım artık. Olmayan şeyimde bile değil. Ne beni istememeleri nede 12 yıl boyunca yurtta büyümek zorunda kalmamı. Çünkü bitti artık. Artık reşit oldum ve o lanet yerden kurtuldum. Yani kurtulduk. Neşe, Hülya ve ben. Hülya bizden 1 yaş büyük olduğu için o yurttan geçen sene çıktı. Çıkar çıkmazda yurdun ayarladığı bir şirkette asistan oldu. Hedefi yeterli parayı biriktirmek ve 3'ümüze yetecek bir ev bulmaktı. Sonra da biz yurttan çıkınca orada hep beraber yaşayacaktık. Tabii şirketin patronuyla aşk yaşayacağı planda yoktu. Patron dediğimde yaşlı falan değil hani. Taş gibi 26 yaşında ki Önder Ak. 9 aydır çıkıyorlar. Hülya pansiyonda kalıyordu. Önder eniştemde sağolsun ev almış Hülya ya. 3 katlı hemde. Tabi ha onun ha bizim evimiz fark etmiyor. Hülya yurt da 6 yaşındayken gelmişti. Aynı benim gibi. Tabii onun olayı farklı. Babası hapishanedeymiş. Annesini öldürmüş. Akrabalarıda ona bakmayınca yurt da bırakmışlar. Hülya sarışın. Eee sarışınlıktan gelen güzellikle beraber gözlerindeki yeşilde çok güzel.

Neşe... adı gibidir. Ne zaman mutsuz olsak güldürür bizi. O yüzden uzun süre mutsuz olmayız.Mesela ilk hastalandığımızda yani âdet olduğumuz zaman çok korkmuştuk. İlk Hülya olmuştu. Bize kan geldiğini söyleyince çok korkmuştuk. Tedirgin olmuştuk. Neşe de "yarın geçer. Kan damarları yolunu kaybetmiştir . Yarına kadar bulurlar."demişti. Bizde yarına kadar bekledik. Yarın da kan geldi. Daha da fazla geldiğini söyledi. Biz Neşeyle gizlice ağlamıştık. "Kan kaybından ölebilir mi acaba?"demişti Neşe. "Bilmiyorum olabilir."dedim bende. "O zaman kolumuzu azcık keselim ve kanımızı bir bardağa dolduralım. Hülya da içsin."demişti. Onaylamıştım bende. Küçüktük daha. Bunu Hülya ya söylemek için yanına gittiğimizde Hülya yatakta yatmış karnını tutarak ağlıyordu. Ne olduğunu sorduğumuz da "canım acıyor. Sanki bıçak saplıyorlarmış gibi acıyor karnım."demişti. O zamanlar yetimhanenin hademesi Hüsnü amca vardı. Adam çok kısa boylu ve zayıftı. Neşe de "kesin Hüsnü amcayı yuttu o da bize sinyal veriyor."demişti. "Saçmalama"demiştim bende. "O zaman yanlışlıkla bıçak yuttu o batıyor."dedi. Bu mantıklı gelmişti bana. O sırada içeri birden yetimhane müdürü girdi. Sonra da olanları anlattık işte. O da bize açıklamasını yapmıştı.

DENGESİZ!Hikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin