Omzumda bir çift elin beni sarstığını farkettim . Daldığım düşüncelerden sıyrıldığımda rüzgar ile göz göze geldim . Başımı kaşdırdığımda garson tepeme gelmiş sipariş bekliyordu . Tercihşeri rüzgara bırakıp telefonu elime aldım . Babamın mesajını tekrar ve tekrar okudum . Bir süre çaresizce mesaja baktıktan sonra aklıma gelen şeyi uygulamaya koyuldum . Babamın attığı mesajı ss alıp masala attım .
" umarım ne demek istediğimi anlamıştır . "
" efendim "
Rüzgarın tuhf yüz ifadesi ile karşılaştım .
" ne efendim ?"
" umatım ne demek istediğimi anlamıştır dedin ya "
" ha dışımdan mı söyledim ben onu . Hem sen herşeye burnunu sokma sarışın .... Brnim için çok özel birisine mesaj attım ve bu seni hiç ilgilrndirmez !!! "
Elindeki bardaktan bir yudum su alarak dewam etti .
" brnim numaramı da kaydet "
" gereleceğini sanmıyorum ama "
Rüzgar bu sözüme sadece gülümsedi. Garson elindeki tepsi ile masaya doğru yaklaşıyordu . Daha somra da nazik bir şekilde yemekleri bırakarak uzaklaştı . Önümdekilerden atıştırmaya başlatınca konuya girdim .
" evet , dinliyorum "
" neyi dinliyorsun ? "
" bu yemeğe niçin gelmiştik biz ? "
" ha şu mesele ! Aslında o kadar da önemli değil ya . Tesadüfler işte . "
Bu cevaba oldukça sinirlenmiştim .
" ne demek yaaa sırf bunun içinmi çağırdın "
" ne güzel işte sayemde dışarıda yemek yiyorsun "
" iyimisin sen acaba , sanki hiç dışarda yemek yemedim töbe töbe "
" gerçekten o kadar önemli birşey değil ama o kafanda bu konular AŞK adı altında toplandıysa sil onları ufaklık öyle birşey yok !!"
Doğrusunu söylemek gerekirse şaşırmıştım . Çünkü gerçekten bu konuda şüphelenmiştim . Farkettirmemeye çalışarak tepkimi ortaya ortaya koydum.
" olamaz da zaten !"
" uuwww merve ağır çıkıştı "
Rüzgarın bu lafını gülümseyerek ve başımı onaylar gibi sallayarak cevapladım . Evet bana neler döndüğünü anlatmayarak brni cinlendirdi . Ama bi o kadar da zevkli bir akşam yemeğiydi . Buraya gelmeden önce rüzgar evimin önünden almıştı brni . Şimdide saatin geç olduğunu bahane edip yine o bıraktı . Saat 12 olduğu için bizimkilerin uyudugunu düşünüp anahtarla içeriye girmiştim ki yanıldığımı farkettim . Tuna bir tencere makarna ile koltuğa çıkmış berkaya makarna fırlatıyordu . Berkay ise " öldüm allah al canımı " misali tuna ya beddualar yağdırarak kırk bir bin çeşit fantezi kuruyordu . Masal mı ? Masal ise arada kendini yırtıyor ama bi halta yaramıyordu . Bari yakalanmayayım . Direkt odama geçip yatayım yetiyle arkama dönüp parmak uçlarımda yawaşca ilerlerken tuna nın adımı bağırması vr yakalanmış olma hissi ile arkaöa döndüm . Evet yakalanmıştım . Ellerimi teslim olmuş gibi havaya kaldırarak onlara baktım . Sadece bir kaç saniye içerisinde beni yere oturtup etrafıma toplandılar . Ne kadar yorgun olduğumu bahane etsem de kabul etmediler ve maalesef anlatmak zorunda kaldım . Yer yer sinirlendiler , yerine göre güldüler , bazen ise şaşırdılar . İşte o anda mutluluğumu , üzüntümü , heyecanımı paylaşabileceğim insanları bulduğumu farkettim. Bir süre gıybet yaptıktan sonra masal ile işimiz olduğunu söyleyip ayrıldık . Ben üzerime bir hırla alıp balkona çıktım . Masal ise mutfakta kahve yapıyordu . Çok sürmeden oda geldi yanıma zaten . Bir sandalye çekip oturdu . Kahvesinden yudumlarken söze başladı .
ŞİMDİ OKUDUĞUN
Bizim Molekül
FantasySizden bir ricam var . Kitabımı okurken lütfen ön yargıyı bir kenara bırakarak okuyun . Belki 15 milyonluk kitaplar kadar muazzam bir kitap değildir ama berbat olduğunu da düşünmüyorum . Tabiki de renkler ve zevkler tartışılamaz ama eğer " B.M " k...